Lakin her hafta Trabzonspor'u izleyip farklı şeyler söyleyememek gerçekten çok acı!
Ben Trabzonspor'a "kötü" demiyorum.
Takımın kötü olması için öncelikle 'takım' olması gerekiyor.
Bu tespiti yapmak için de Konfüçyüs olmaya gerek yok.
Her haliyle dökülüyor.
Sahadaki 'ruhsuzluk' kenardaki 'yoksunluk' baştaki 'umursamazlık'… Nereden tutarsak tutalım elimizde kalıyor.
Başakşehir maçının özetidir şu gelecek cümleler. Futbolcular sanki hiç birbirlerini tanımıyorlar.
O an tanışmışlar gibi oynadılar!
Bakınız, Trabzonspor sezon başından beri sürekli saha dışındaki olaylarla gündeme gelen futbol kulübü. Bu işin çaresi de bir şeyler söylemekte değil bir şeyler yapmakta gizli. Trabzonspor için birileri çok geç kalmadan harekete geçmeli. Gemi batıyor, üstelik mutedil bir denizde… Tarihe kayıt düşelim de; pişman olmayalım. Bugün harekete geçmezseniz yarın üzerine konuşacağımız ya da söz söyleyeceğiniz bir Trabzonspor kalmayacak.
Üstat Necip Fazıl, Konya mitinginde konuşmasına başlamaz. Gençler bağırır: "Hocam neden başlamıyorsunuz? Sizi dinlemek için sabırsızlanıyoruz!" Necip Fazıl, gençlere uzun uzun bakar ve şöyle der: "Artık söz bitti, harekete geçin!"
Evet, son yazımızda sözü bitirmiştik.
Şimdi söyleyin.
Bir söz kaç defa biter!
MAÇIN EN iYiSi YALÇIN AYHAN
Golü attı, savunmada da çok başarılıydı.
MAÇIN EN KÖTÜSÜ M.EKİCİ
Sakatlıktan oldukça etkisiz bir dönüş yaptı.
