Ulaş ÖZDEMİR

ULAŞ ÖZDEMİR

ulasugras@gmail.com
Tarihi 1 Eylül 2014

Vahid Hoca ümitlendir bizi!

Bir türlü temizlenemeyen 2011-2015 sezonunu da hayırlısıyla açtık. Sezona Trabzonspor'un, "Türk futbolu kirlidir" açıklamasının vurduğu damgayla başladık.
Haliyle kadro yapısının geniş olması değildi beni düşündüren, oyuncuların birbirlerine uyumun nasıl olacağıydı merak ettiğim.
Kayseri Erciyes karşısında, Trabzonspor'un 90 dakika boyunca sağladığı uyum sadece 10 dakikayla sınırlıydı.
Onda da zaten iki net pozisyon buldular ancak gole çeviremediler. Kalan 70 dakikada Trabzonspor'un her yeri dökülüyordu.
Defansı, orta sahası, kanatları.
İki pası doğru dürüst yapamadılar.
Oyuncular sanki sahada tek başına maç oynuyorlarmış gibiydi. Rakibin hatasını bekliyorlardı.
Rakibin hızına ayak uyduruyorlardı.
Halbuki sezonun 'transfer şampiyonu' Trabzonspor rakibi hataya zorlayan, hızı da kendisi belirleyen olmalıydı. Yani reaksiyoner değil, aksiyoner!

BOŞA AKIP GİTME YUSUF
"Yeni bir takım" diyebilirsiniz. İyi de Erciyes'te 7 yeni oyuncu sahadaydı.
Sanki senelerdir beraber oynuyorlarmış gibiydi... İşin özü, maçta kazacağına inanan bir takım yoktu. Sadece Deniz ve Constant vardı. Bir de Zeki, Yusuf'a da bir kaç kelam edelim.
Kendisi, 1461'de ne yapıyorsa bugün onu yapıyor.
Geçen senenin kötü takımı arasından sıyrılan 'yıldızı' ne ise bugün de o! O zamanlarda saçmalamasını makul görebilirdik ama şimdi öyle değil Yusuf... Sen artık bu takımın 'yıldızı' değil bir parçasısın.
Boşa akıp gitmeyeceksin!
Her şey bir kenara... Bu hafta Trabzonspor, Fenerbahçe'yle oynayacak.
Bir galibiyet takımı ve taraftarı motive edecek. Ama bir mağlubiyet taraftarın Trabzon'a olan 'iyimser ve umutlu' yönünü yerle bir edecek. Diyeceğim odur ki... Trabzon bu oyun mantığıyla ümit vermiyor. Vahid Hoca, ümitlendir bizi!