Tarihi 19 Mayıs 2010

Ezel fena sürüklüyor

Türk Malı ile çekişme yaşayan Ezel, bu hafta farklılığını fena halde ortaya koydu.
Soluksuz, nefessiz izledim bu bölümü. Üstelik sadece Tuncel Kurtiz ya da Kenan İmirzalıoğlu için değil, Bade İşçil, Barış Falay ve özellikle de Sarp Akkaya için izledim.
Her anı heyecan doluydu, tırnaklarımı yedim. Tefo'nun kurduğu her cümle en az Dayı'nınkiler etkileyici ve güçlüydü. 'Onlar haklı abi' cümlesi Ezel ve Dayı'nın karşısında diklenen Kerpeten Ali'ye tokat gibi çarptı.
Namlunun ucundaki Tefo, gözleriyle bile oynadı.
Kenan İmirzalıoğlu, 'salon erkeği imajını' ilk kez bozdu. Ezel'i izlettirmeye kararlı İmirzalıoğlu ve senaryo ekibi Miroğlu'na ufak bir dönüş yaşadı. Her ne kadar kapı gibi olsa da Ezel'in Ali'nin tüm adamlarını teker teker dövmesi biraz Polat Alemdar'ı da çağrıştırdı.
Ancak ufak bir detay her sahne için ne kadar düşünüldüğünü de ortaya koydu. Dayı ve Ezel, plan yaparken apartmanın çatısında 'volta' atıyordu.
Hapishanede tanışan iki adamın düşünmek ve plan yapmak için seçtiği yol, incelikli bir beyin fırtınası eseriydi belli ki!
Ve tabii ki 'aptal sarışın olmadığını' her açıklamasıyla bir kez daha kanıtlayan Bade İşçil, Şebnem olarak döktürdü. Saf ama gözükara Şebnem, sevdiğini geç de olsa anladığı adamın canı için mücadele etti.
Son haftalarda herkes Türk Malı'nın zirveye oturduğunu konuşsa da size rakamsal değerlerle reytingin nasıl anlamsız bir yarış olduğunu anlatayım. Türk Malı, Tüm İzleyiciler'de 9,9 reyting almış, Ezel 9,6! AB'de Türk Malı 11,2, Ezel ise 11 reyting. Bu kadarcık fark için 'Ezel izlenmiyor artık' diyenlere selam olsun!