Kapalıçarşı'da da hatlar karıştı. Kavak Yelleri ile başlayan 'arkadaşımın aşkısın ama olsun' mantığı diğer
dizilere de sıçradı. Melekler Korusun'da alevlenen Özgür-Barış aşkından sonra Kapalıçarşı'da da Arda gönlünü Diyar'a kaptırdı. Olaylar farklı gelişse de aslında karakterlerin aşka tutulması açısından aynı. Diyar, Hereke'den kaçıp İstanbul'a geldiğinde gönlünü Cemal'e kaptırmıştı. Çapkın Arda, Diyar'ı güzel bulsa da bu aşk karşısında geri adım atmıştı. Zaten Arda, grubun uçarı kaçarı elemanı olarak
ciddi bir ilişkiye fersah fersah uzaktı. Taa ki Cemal ölüp de Arda, Cemal'in kızkardeşi Zeynep'i bulana kadar. Işık hızıyla diziye giren Zeynep, Arda'yı Amerika'ya götürmeye kalkıştı. Ancak Arda Kapalıçarşı'dan ve dostlarından ayrılmaktan
son anda vazgeçti. Zeynep'le aşkı tanıyan Arda, kalbinde bu yeni filizlenen duyguyu ne yazık ki, son iki bölümde Diyar'a yönlendirdi. Bu gelişmeyi fark eden de tabii ki Mahmut oldu. Diyar'ı önce ölen arkadaşının karısı olarak gören Arda,
gönlünü kaptırınca ortalık karıştı. Arda işi abartıp Diyar'ın yeni aşkı Fırat'a ateş bile etti. Oysa Arda da arkadaşının aşkına aşık olmuştu. Cemal artık hayatta olmasa bile bu aşk bence Arda'ya yakışmadı. Ayrıca dizideki aşk labirenti de
reytingin yükselmesini sağladı. Şöyle ki labirentin ucu hep Diyar'a çıkar oldu. Arda ve Fırat, farklı yollardan dolaşarak Diyar'a ulaşmaya çalışıyor. Mustafa ise hep aynı mesafede Diyar'ı bekliyor. Dudaktan Kalbe'de 'aşık olunacak kadın'lığını izleyiciye kabul ettiren Aslı Tandoğan, Kapalıçarşı'da da
gönülleri çalmaya devam ediyor. İşin enteresan yanı ise bu karmaşık gelişmeler, reyting alıyor. Kapalıçarşı, reyting listesinde yükseliyor. Kaos ve entrika seviyoruz, ne yapalım?
