Tarihi 13 Şubat 2013

4 yıl önce Ergenekon ve Kontr-Ergenekon 2

Dört yıl önce TSK ve Emniyet'i karşılaştırdığım, o yazıya devam ediyorum...
Şimdi yumurta kapıya dayanınca değil daha dört sene önceden, inandığım ve gördüğüm çok taraflı gerçekleri yazıyordum, yine yazıyorum hep yazacağım... Tüm taraflar önce varolan gerçekleri dürüstçe ifade etmelidir...
2009'da yazılmış bugünü de aydınlatan satırlara dönelim:
"...TSK'nın kurumsal zekâsında ciddi sorunlar var iken, Emniyet'in kurumsal zekâ katsayısı tam aksi yönde ilerliyor!
Bunu net olarak görmek lazım.
Genelkurmay'da subaylar kendi meslekleri dışında bir sürü konuyla ilgilenirken, Türkiye'nin yeni kuşak emniyetçileri tam aksi istikamette ilerliyorlar...
Çoğunlukla yaşı 30-45 arasında olan bu emniyetçiler, istihbarat ve güvenlik işlerinden başka bir şey düşünmeyen, tüm beyinsel faaliyetini buna odaklamış, dünya literatüründeki gelişmeleri takip eden bir kuşağı ifade ediyor...
Ve evet bu emniyetçiler içinde Gülen hareketinin kurumlarından yetişmiş, o okullardan, evlerden, dersanelerden gelen çok sayıda insan var.
Bu yeni kuşak emniyetçiler somut iş becerisi açısından istihbarat subaylarından çok öndeler...
Fakat zihniyet olarak bu bahsettiğimiz Türk devlet mantığından çok mu farklılar? Bu noktada olumlu bir cevap veremeyeceğim... Mesela bu yeni kuşak emniyetçi modelinin en kalifiye örneklerinden olması gereken Emre Uslu bile Kurtlar Vadisi gibi bir hukuk-düşmanı ve Emniyet İstihbarat birimleri tarafından yönlendirilen diziyi övebiliyor...
"Bu dizi bizim taraftan yana" diye düşünüyor çünkü...
Bir TV dizisini Jandarma istihbaratı kullanınca gayrı meşru, Emniyet kullanınca meşru olmaz!! "Emniyet iyidir, asker kötüdür" gibi bir denklemle Türkiye'de demokrasi mücadelesi verilemez! Maalesef bu yeni emniyetçi kuşağı, zihniyet olarak Uslu'nun da gerisinde. Ergenekon zihniyetine karşı Kontr-Ergenekon mantığıyla mücadele etmeyi meşru görüyorlar...
Jandarma ve Emniyet istihbaratları arasında dozu her gün artan çatışma, gözleri kör edebiliyor! Bu noktaların üzerinde daha fazla durmak gerek..."
Evet son cümlemiz "Emniyet bağlamında bu noktaların üzerinde daha fazla durmak gerek" olmuş... Keşke yukarıda yazdığım noktaların üzerinde daha fazla durulsaydı. Ergenekon'la mücadele edilirken bir yandan da özeleştiri süreci işleseydi Emniyet açısından büyük bir kriz olan 7 Şubat kepazeliği olgusu yaşanmazdı...