Seçim öncesi bir siyasi partinin
ülkeye yön vermek iddiasıyla
hazırladığı beyanname, yani;
'Yapılacak İşler Listesi'…
O partinin çapını-niyetini gösterir!
…
Örneğin…
Bayram harçlığı dağıtacağını ya da
petrolü kısıtlı bir iş alanına ucuza
vereceğini vaat etmek, buna mukabil
köklü sorunlara-çözüm önerilerine hiç
değinmemek, dar görüşlülüğün-ufuk
darlığının daniskasıdır!
'Cambaza bak cambaza' diyip,
dikkati, çapsızlığın farkedilmemesi
için farklı istikamete çekme çabasıdır!
Belli konulara değiniyormuş gibi
yapıp çerçeveyi havada bırakarak
kaydedilmiş ifadeler de, bu vaadin
cân-ı gönülden olmadığının ciddi
belirtisidir! Derler ya;
'Gönülsüz rahimden
ya kel doğar, ya da kör!'…
…
Aslında, geçmiş başarısız dönemlere
bakıldığında görülecektir ki, ülkenin
en önemli sorunu 'sistem'dir!
'Böyle gelmiştir, ama böyle
gitmeyeceği de bellidir'…
…
Ancak bu vahim sorun parti vaatleri
arasında ya yer almamış ya da yasak
savma kabilinden, birkaç müphem
cümleyle geçiştirilmiştir!
…
Madem seçim beyannamelerini
eleştiriyoruz, bari biz sisteme ilişkin
birkaç somut öneri dile getirelim…
…
Milletvekili Sayısı;
Dar Bölge sistemi ile seçilecek 300
Milletvekili, 100 de her partinin aldığı
oy oranına göre meclise sokacağı
vekillerden oluşan toplam 400 sayısı
yeterlidir! Mevcut vekil sayısı (550)
'nerde çokluk…' diye başlayan
deyişin tümünü kanıtlar niteliktedir!
…
Seçim Sistemi;
Dar Bölgeli, iki turlu, çok adaydan
halkın tercihini ortaya koyabileceği
bir sistem benimsenmelidir…
Böylece, baraj ortadan kalkacağı,
vekil de desteği tümüyle halktan
alacağı için, temsilde tam güçlü bir
parlamento kavramı ortaya çıkacaktır!
…
Yönetim Yapısı;
İki tur seçimli Devlet Başkanlığı,
günümüzde elzem hâle gelmiştir!
…
Yargı;
HSYK üyeleri ve Başsavcılık makamı
halkoyuyla belirlenmelidir…
…
Belediyeler;
Mevcut mahalli idare sistemi belli
ki miadını doldurmuş, yeni kontrol ve
idare tarzlarının devreye girmesi
acil gereklilik hâline gelmiştir…
Toplumun geri kalmışlığında en
büyük pay geçmiş belediyelerin çağ
dışı uygulamalarıdır…
Şehir düzgün-gelişmiş değilse, orada
yaşayanların da düzgün ve gelişmiş
olamayacağı aşikârdır!
…
Kuvvetler Ayrılığı;
Devlet Başkanı, Meclis dışından
uzmanlarla hükümeti oluşturmalıdır…
Yasamanın (TBMM) Yürütme ile
(Hükümet) bağlantısı olmamalıdır!
Yargı da, seçimle belirlenen üst
kademesiyle gerçek bağımsızlığa
kavuşmalıdır!
…
Özelleştirme;
Dışişleri, İçişleri, Silahlı Kuvvetler ve
Adalet Mekanizması dışında kalan her
sektör özelleştirilmeli, Devlet sadece
'çok sıkı bir denetleyici' olmalı, tüm
gücünü de bu hizmetlere vermelidir!
…
Bu özet öneriler kapsamında;
Devlet Başkanı ve kuracağı hükümet,
Parlamentonun çıkardığı yasalar ve
verdiği bütçeler doğrultusunda ülkeyi
yönetir…
Parlamento, kuracağı komisyonlarla
hükümeti çok yakından denetler!
Üst mahkemeler halkın iradesi ile
oluşur, adalet sistemi özgürleşir!
…
Ülke geleceği için bu hayatî konuları
bile dile getirmeyenlere şu denilebilir;
İncir dalından oklava…
Darı unundan baklava olmaz!