Diktatöre karşı iç savaş başlayınca,
Suriye'nin 'Devlet' olma vasfı da
giderek ortadan kalkınca…
Türkiye-Suriye sınırının hemen
güneyinde, Kürtlerin yoğun yaşadığı
bölgelerde;
Kilis'e komşu Efrin…
Suruç'a komşu Kobani…
Nusaybin'e komşu Cezire yöresinde
oldu-bitti'ye getirilerek üç 'Kanton'
kurulduğu açıklandı!
…
Ardından, bu sözde Kantonlarda güya
'demokratik özerklik' ilan edildi,
PKK uzantıları arasından bazı kişiler
bu sözde oluşumların başına geçirildi!
…
Derken, nereden çıktığı pek de belli
olmayan 'Işid' adlı bir terör örgütü
bölgede varlık göstermeye başladı…
Hunharca kafa kesti, ırza geçti, önüne
geleni öldürdü ve 'Şeriat Devleti'
kurduğunu ilan etti!
…
Suriye'nin çok bölgesini yaktı-yıktı,
Irak'a girdi, ülkenin büyük bölümünü
ele geçirdi…
Şimdilerde, 'Kobani'ye çulu serdi!
…
Kanton kurma iddiasında olanlar ise,
'Yemeği yok yemeye, at ile gider
helaya' deyişinde olduğu gibi;
Elde silah yok…
Ekonomi yok…
Yetişmiş işgücü yok…
Daha doğrusu 'hiçbir şeyi yok'
iken giriştikleri bu macera sonucu
'el elde-baş başta' kalıverdiler ve
başladılar 'imdat' çağrısı yapmaya!
…
'Bizi kurtarın!'…
…
Bereket ağabey Türkiye kucağını açtı
da Işid'den kaçan Kobani halkı canını,
ırzını kurtarmak için geldi, sığındı…
…
PKK uzantısı PYD militanlarına işte
bu aşamada Amerika gökten yardım
yağdırdı…
21 ton silah, Erbil Havaalanı'ndan
kalkan 3 ABD Kargo uçağıyla ve
28 paraşütle tepelerine atıldı…
…
Ancak,
'Dışkıdan terazinin, tezekten olur
dirhemi' deyişindeki gibi;
PYD Militanlarının, gökten yağmur
gibi yağan bu gelişmiş silahları
kullanmayı bilmediği ortaya çıktı!
Kullanmayı bilen, Amerikanlı askeri
uzmanlardan eğitim alan Kuzey Irak
Kürt Yönetimi Peşmergeleriydi!
…
Hadi bakalım şimdi!
…
Bunun üzerine Türkiye, Peşmerge'nin
bölgeye geçişi için koridor açtı…
Peşmerge, Kobani'ye ulaşıp, gelişmiş
ABD silahlarıyla Işid ile mücadeleye
girişecekti ki…
…
Bu kez de "Peşmerge'ye ihtiyaç
olmadığı" gerekçesini ileri süren
PYD buna tepki gösterdi!
Bölgeden gelecek hiçbir desteğe
gerek duymadığını açıkladı!
Kürt desteğine bile 'Hayır'…
Ama ABD desteğine 'Evet'…
…
O zaman, üç-beş gün öncesinin;
Bunca 'İmdat' çağrısı…
Bunca 'Yardım' talebi de neyin
nesiydi?
Bu yüzden değil miydi vandalları
sokağa dökmeleri?
Bu yüzden yitmemiş miydi 42 can?
…
Aslında, şüphesiz amaç farklıydı;
Türkiye'yi yıpratmaya çalışmak!
…
"Popo hasırda-gönül Mısır'da"
ama, Kanton kurmayı planlamak…
"Kendi kendine hâllenip" halkın
şiddetle reddettiği teröre kalkışmak…
Gökten hep yardım yağacak sanmak...
…
Bazılarının aklı başına gelsin diye,
gökten hep 'ateş' mi yağması lâzım!