Ocak 2013…
El Kaide militanlarının bir doğalgaz
tesisinde çalışanları rehin alması
sonucu düzenlenen operasyonlarda
Cezayir kana bulandı…
Çatışmalarda 'kırk iki' rehine hayatını
kaybetti!
…
Ekim 2010…
Irak'ta bir katedralde bulunanları rehin
alan eylemcilere, Amerikan ordusu ve
Irak güvenlik güçlerinin müdahalesi
sonucu 'elli iki rehine' yaşamını
yitirirdi, altmış yedi kişi de yaralandı!
…
Ekim 2002…
Çeçen eylemciler Moskova'nın
göbeğindeki bir tiyatroyu basıp,
sekiz yüz elli kişiyi rehin aldı!
Rehineler arasında, politikacılar,
yabancı diplomatlar, generaller de
bulunuyordu! Rus özel birliği Spetnaz
tarafından düzenlen operasyonlarda
'dokuz turist ile yüz sekiz kişi' öldü!
…
Eylül 2004…
Kuzey Osetya'nın Beslan kasabasında
yaşanan rehine kurtarma operasyonu
da tam bir fiyasko, tam bir faciaydı!
'Yüz seksen altısı çocuk, üç yüz kırk
dört' kişi yaşamını yitirdi!
…
Bunlar, hemen akla geliveren, rastgele
seçilmiş bazı kurtarma operasyonları!
Kanlı sonuçlarının yanı sıra, ülkelerin
dış itibarlarını fazlasıyla etkilemeleri
bakımından da çok önemli izlenimlere
yol açmışlardır…
…
MİT'in, 'tereyağından kıl çeker' gibi
başardığı, IŞİD'in elinden rehinelerin
alıp-getirilmesi operasyonuna, biraz
da bu gözle bakmak lâzımdır!
…
Böylesi günler sevinç günlerimizdir…
Ancak, kısa süre önce, TBMM'deki
yasa düzenlemesi sırasında, MİT'e
'yurtdışı operasyon yapma yetkisi
tanınmasın' diye kendisini yırtanların
da, şu aşamada 'utandıklarını itiraf
etmelerini' beklemek hakkımızdır!
Böyle bir itiraf gelmediği takdirde,
o zaman;
Bu direnci göstermiş olanlara ya
'hain'…
Ya da iyimser bir tabirle 'ufuksuz'
gözüyle bakmak zorunda kalınacaktır!
…
Doğrusu, artık…
İşin özü de şurada yatmaktadır;
devlet, 'DEVLET' olmuştur…
millet, 'MİLLET' olmuştur…
sistem, 'SİSTEM' olmuştur…
…
Doğal sonuçtur ki;
mit de 'MİT' olmuştur…
…
'YENİ TÜRKİYE' dediğimiz de
işte kısaca budur…
Hala anlayamayanlara duyurulur!
