Gel de 'çık' işin içinden;
Kalp 'çıksa' diyor…
Beyin ise 'çıkmasa'…
…
Duruma bakıldığında aslında;
'çıksa' da olur, 'çıkmasa' da!
…
Gönüllerde; 'keşke çıkmasa da
istikrar sekteye uğramasa' vehminin
hâkim olduğunu tahmin zor değildir!
Endişenin kaynağı, yerine geleceğin
başarısız olacağı yolunda peşinen bir
öngörüden ziyade, 'hazırı gaibe
değişmeme' içgüdüsündendir!
'Riske girme' tedirginliği, ya da
'garantinin sona ermesi' ürpertisi
gibi bir şeydir işte!
…
Öyle ya…
Bunca yıldır denemişler, sevmişler,
sözler alıp-sözler vermişler, başarıyı
görmüş alkışlamışlar, nice badireleri
birlikte atlatmışlar, artık bütünleşmiş,
bir olmuşlar…
…
'Çıkacağım' derse destek hazır!
Ama gel gör ki;
'Boşanmak' da…
'Yeni eşe alışmak' da…
'Yeni eve yerleşmek' de…
'İş değiştirmek' hatta 'arabayı
satıp yenisine binmek' de pek
kolay olmuyor, hatıralar yerlerini
öyle sessiz sedasız terk etmiyor!
…
Beraber yürüdük biz bu yollarda
Beraber ıslandık yağan yağmurda…
…
En azından, bu şarkı olmasaydı
belki daha kolaydı…
Ama bu şarkı var!
Ve bunun için zor!
…
'Çıkarsa çıksın'…
Ya da,
'Çıkmazsa çıkmasın'…
Vereceği karar, toplumda minnettar
kesimin olduğu gibi, içten içe hayran
ama dili bunu itirafa pek yanaşmayan
karşıdakinin de elbet aklına yatacak…
Ama öyle de olsa-böyle de,
o şarkı dudaklarda hep kalacak;
…
Şimdi dinlediğim tüm şarkılarda
Bana her şey seni hatırlatıyor…
…
Bir süre sonra;
Belki 'hicran'la…
Belki 'coşku' ile… söylenecek!
Yarınlarda nasıl terennüm edileceğini,
bugünlerde yine kendisi belirleyecek!