Lütfi Albayrak

LÜTFİ ALBAYRAK

Tarihi 26 Haziran 2015

Dert köşesi bilader

Gazeteler neden "Dertleşme köşelerinde" Erkek yazara yer vermezler ?

İŞTE NEDENİ...:
Sevgili Erkan Ağabey..
Bana yardımcı olursunuz diye size yazıyorum..
Geçen gece işe giderken kocamı her zamanki gibi evde TV seyrederken bıraktım.
Arabamla daha 500 metre gitmedim ki motoru stop etti.
Hayli uğraşıp çalıştıramayınca kocamdan yardım almak için eve geri döndüm.
Eve girince gözlerime inanamadım..
Kocam komşunun kızı ile yatağımızda..
Ben 32, kocam 34 yaşında komşunun kızı ise 22..
Biz 10 yıldır evliyiz..
Yakalanınca resmen çöktü ve itiraf etmek zorunda kaldı..
6 aydır birliktelermiş.. "Ya bu ilişki şimdi burda bitecek veya evliliğimiz..!" dedim bağırarak..
O gün işi bıraktı, gitgide artan bir depresyona girdi..
Onu çok seviyorum ama o ultimatomu çekince yok oldu..
Resmen eridi... Artık ona ulaşamıyorum...
Lütfen bana yardım eder misiniz?..
Sevgilerimle Ayşe..
Sevgili Ayşe; Hava soğuksa, hele bu tip kısa mesafelerde motor ısınmadan bastıysan arabalar genelde bunu yapar..
Kaputu aç yakıt borularına şöyle bir bak, ezilme, çöküntü gibi bir şey var mı..
Manifolt bağlantılarını ve karbüratörü gözden geçirt.
Eğer bunlar sorunu çözemezler ise sorun yakıt pompasında olabilir.
Bujilere yeterli benzin gelmiyordur. (Araban tüplü mü benzinli mi dizel mi yazmamışsın)
Sanırım yardımcı oldum

YUMURTA DAVASI
İskoçyalının tavuğu İngiliz'in bahçesine yumurtlamış.
Biri: Tavuk benim, yumurta da benimdir.. diyor.
Diğeri: Benim bahçem, dolayısı ile yumurta da benimdir… En sonunda İskoç: Bu böyle sürer gider.
En iyisi birbirimize birer tekme atalım. Yerde en kısa süre kalan yumurtayı alsın" der.
İngiliz de kabul eder. İskoç'un önce tekme atmasına karar verirler. İskoç en ağır postallarını giyip gelir. İyice bir abanıp İngiliz'in bacaklarının arasına bir tekme atar. İngiliz yerden yarım saat sonra ancak kalkabilir. İngiliz tam tekmeyi atmak için hazırlanacakken, İskoç yumurtayı uzatır: Al senin olsun, bir yumurta için değmez…

TREN
Seyahatten dönen adam arkadaşına yakınıyordu:
Birader perişan oldum, felaket bir tren yolculuğu geçirdim.
Arkadaşı merakla...
-Hayrola ne oldu?
-Trende yerim tersti başım döndü, midem bulandı, yahu.
-Aman be kardeşim, insan karşısındakine rica edip yer değiştirir...
-Benim de aklıma geldi gelmesine ama karşımda kimse oturmuyordu ki!...

EKONOMİ
Mevsim yaz, aylardan Ağustos ayı… Riviera kıyısında küçük bir kasaba, kasabada yaz sezonu. Ancak yağmur yağıyor yani kasaba bomboş. Herkesin borcu var ve kredi ile yaşıyorlar. Şans eseri bir otele, zengin bir Rus geliyor ve resepsiyona 100 $ bırakıp, odaya bakmaya çıkıyor.
Otel sahibi parayı hemen alıp, et marketine olan borcunu ödüyor.
Market sahibi 100$ kaparak, hemen toptancıya olan borcunu vermeye gidiyor.
Toptancı büyük bir sevinçle parayı alıp, kriz nedeniyle kredili hizmet veren son defa birlikte olduğu fahişeye götürüyor.
Fahişe parayı alıp aynı otele giderek oraya olan borcunu ödüyor..
Ve o anda Rus müşteri odadan geri dönüyor ve odayı beğenmediğini söyleyip 100$ parasını alarak kasabayı terk ediyor.
Rus müşterinin bu ziyaretinden somut olarak hiç para kazanan olmuyor..
Fakat tüm kasaba borçlarından kurtuluyor ve geleceğe ümitle bakıyor…!!
İşte ekonomi böyle bir şey……….