Lütfi Albayrak

LÜTFİ ALBAYRAK

Tarihi 17 Kasım 2017

Kızların her şeyi anlatması

Maalesef kızların büyük bir çoğunluğunda gözlemlenir bu.
Genelde birbirlerinin akıl hocalığını yaparlar ama çoğunlukla hüsranla sonuçlanır. Kavga, saç saça baş başa girme, sonrasında da arkadaşlıkların zarar görmesine sebep olur.
Anlattığı kişiyi ve anlatacağı şeyin sınırlarını iyi belirledikten sonra sorunsal olmaktan ziyade terapi olarak da tanımlanabilir.
Aslında insan bir şeyleri birilerine anlatma ihtiyacı duyan bir canlı olduğundan mütevellit normal olan durum.
Hele ki mevzubahis canlı bir kızsa, sevgilisi ile yaşadığı hiçbir sorunu kimseye anlatmayıp içinde tutmasının sonunda dönüşü gene er kişiye vıdı vıdı şeklinde olacağından işin sonunda gene zararlı çıkan erkek tarafı olacaktır.
Yani aslında bu durum bazen erkekler için avantaj gibi gözükse de bazen de dezavantaj olarak ortaya çıkabiliyor.
Misal düşünsenize sevgilinizle ayrıldınız ve sırlarınızı onun kız arkadaşı da biliyor.
Eee ne demişler iki kişinin bildiği sır değildir.
Genelde baktığınız zaman hangisinin aktif, hangisinin pasif olduğunu anlayabilirsiniz. Bu konuda zorluk çekmenize gerek yok çünkü aktif olan sürekli konuşuyor olurken diğer taraf kafa sallıyor olacaktır.
Kızlar için sevgili ile yaşanan sorunlar hiç bir zaman mahrem yerini tutmayacaktır.
Erkek için bu konular arkadaşını ilgilendirmez. Ancak ayrılık aşamasına geldiğinde bu konular açılır.
-Abi çok seviyorum ne yapacağım?
Genelde erkekler bu durumda fazla bir yorum yapmaz. Klasik replikler hazırdır.
-Boşver oğlum ya sana kız mı yok?

​DOKTOR
Adamın biri miskin miskin bir ağacın altında otururken derinden bir ses duymuş; "Oturduğun yeri kazzz" Adam şaşırmış, bakmış sağına soluna kimsecikler yok. Başlamış kazmaya.
Aaaa o da ne, bir küp altın! Almış altınları, panik içinde eve koşmuş.
Geceleri uyuyamaz olmuş. Bir gece aynı ses "Git altınları paraya çevirrrr!" Adam denileni yapmış. Gene uykusuz geceler...
Yine bir gece aynı ses "Las Vegas'a bir uçak bileti allll..." Neyse adam Las Vegas'a gitmiş, lüks bir otele yerleşmiş, sesi beklemeye koyulmuş. "Şimdi in aşağıya, git rulet masasına bütün paranı 5'e yatırrr!" Adam denileni yapmış. Kazanmış.
"Simdi 7'ye..." Yine kazanmış. "10'a" Yine... Adam çıldıracak. "Şimdi bütün paranı 8'e yatırrr!" Adam denileni yapmış. Alet dönmüş dönmüş, 4, 5,6, 7, 8 ve 9!!!!! Adam gözlerine inanamamış. Amanın bütün para gitmiş. Öfke, hüzün, küfür....
O anda o ses yine duyulmuş;
"Hassss".

​İZCİLER
Oymakbeyi, izci adaylarını karşısına toplamış, onlara izciliğin ilkelerini anlatmaya çalışıyordu:
-Bakın çocuklar, bir izci, her gün, hiç olmazsa bir kez birine yardımcı olmalıdır.
Hastalara, yaşlılara, muhtaçlara, her sabah okula geldiğiniz zaman size birgün önce nasıl bir iyilik yaptığınızı soracağım. Tamam mı? Ertesi sabah Oymakbeyi çocukları toplayıp sordu:
-Söyleyin bakalım... Dün ne gibi bir iyilik yaptınız?
Bütün çocuklar, hep bir ağızdan:
-Yaşlı bir kadının karşıdan karşıya geçmesine yardım ettik efendim.
Adamcağız şaşırdı:
-Hepiniz mi?
-Evet efendim, hepimiz birden.
-Neden?
Çocuklardan biri cevap verdi:
-Kadın karşıdan karşıya geçmek istemiyordu, ondan efendim!

AlkışlıYorum
"Evlilik doğaya aykırı bir kere.
Sen hiç dul bir maymun, boşanmış bir timsah gördün mü? Ya da davullu zurnalı düğün yapan bir zebra, gelinlik giyen bir tavşan?" dedi. "Hayır ama konuşabilen bir öküz tanıyorum" dedim, küstü.
Evde günlerdir süregelen tatil hazırlıkları ve telaşı ile ilgili babamın yorumu: "Kavimler göçü gerçekleştirmiyoruz, şuursuzca doldurmayın valizleri!"