Her insanın sahip olduğu 7 evrensel huy

Her insanın başka insanlarla ortak davranışları ve fikirleri gibi benzerlikleri olabilir.
İşte sümüğünü yiyenden tutunda ozon suyu içmeden uyuyamayanına kadar var (Allah'ım sen koru yarebbbim). Bu çeşit çeşit psikopatlarla paylaştığımız evrenimizde tüüüüm insanların paylaştığı 7 huy da varmış. Şimdi hem onlara değinip, hem bana ne kadar uyuyor bakalım...
HERKES KENDİNİ DÜŞÜNÜR!
Çok net bir başlık zaten tamamen katılıyorum. Örneklendirecek olursam; bir keresinde yakın bir arkadaşımın sınıfta kalma durumu oluşmuştu. Bende içimden "Umarım geçer ya seneye ne yapcam tek tapanca'' demiştim (evet aynen bele dedim). Bunu bilinçli falan da düşünmüyordum aslında hem diyorum umarım geçer adamın emeklerine yazık hem de beynim sürekli bana kendimi düşündürüyordu.
Hikayenin sonunu merak ediyorsanız da geçemedi ya ama merak etmeyin tek tapanca kalmadım, ayrıca o da buldu bi yolunu zaten.
HERKES BİRAZ KISKANÇTIR
Evet bak bu başlık var ya benim yani nasıl anlatayım ne yapayım bilemedim ama ben ben bu benim.
Şaka bir yana kıskançlık hem güzel bir şey hem de başa bela resmen ve kıskanmayan insan var mıdır merak ediyorum. İlla sevgili kıskanmak değil aslında arkadaş, anne, baba, arabayı bile kıskanır insan. Misal ben objelerden çok insanları kıskanıyorum sanırım ama bir arkadaşım var tırnağıma sürdüğüm ojedeki simi bile kıskanabiliyor ki bi de bunların mavi gözlüleri var dikkat edin onlara. (Na na na na nazar show!)
İNSANLAR KENDİLERİNİN DOĞRUYU BİLDİĞİNİ İDDİA EDER
Zaten herkes başka açılardan baksa dünya bu durumda olmaz en yakın örneğiyle Suriye böyle olmazdı.
"Kimin doğru olduğunu tartışmayın. Neyin doğru olduğuna karar verin" Konfüçyüs.
İNSANLAR BİR ŞEYİ YAPMAKTAN ÇOK ELEŞTİRİRLER
Bayılırım net. Hatta milletçe bayılırız. Olumlu eleştiriye de ölümüne kapalıyız. Sırf eleştiri üzerine programlarımız var ya daha ne olsun!
HERKES DAHA FAZLASINI İSTER
Fazlam olmadığından daha fazlasını ister miydim bilemiyorum ama şu an mesela para istiyorum sonra para istiyorum ve biraz daha para istiyorum evet bu kadar sahneden iniyorum. Genel gördüğüm kadarıyla herkes bir şeyler istiyor ama şöyle zengin bi tanıdığım olmadığından bilemiyorum onlar da bir şeyler istiyor mu ama dünyanın en zengin adamlardan olan David Rockefeller mesela ölümsüzlüğü istiyordu. Bana lotodan 5 bin çıksa çıldırırım adam ölümsüzlük diyor derde bak. ZALIMSIN DÜNYA HAYINSIN!
TÜM İNSANLAR ÖLÜMDEN KORKAR
Çoğu insan korkarmış hatta korkmuyorum dese bile inanmamak gerekirmiş. Bunun üzerine ben korkmuyorum desem ne ka inandırıcı olur bilemedim. Yani genel olarak korkmasam da geride bıraktıklarıma vereceğim acıdan korkarım diyebilirim.
ÇEVREMİZ VAZGEÇMİŞ VE BAŞARISIZ İNSANLARLA DOLUDUR
Bu konu biraz karışık bence etrafında başarılı insan olan insanlar muhakkak ki vardır. Benim var mı diye düşünecek olursam... Yani kime göre neye göre her parası olan başarılı mıdır yani aile hayatı başarısız olabilir ya da arkadaşı yoktur.
Başarı ne diye ölçüp tartmak gerek önce.
Siz bu listeye ne ka katılıyorsunuz ne ka katılmıyorsunuz bilmiyorum ama şuraya da bir kaynak bırakayım hayrıma :) www.bilgierdemdir.com

OH OHH!
Temel, bir gün Afrika'ya gider. Hazır gitmişken bir de deveye bineyim öyle döneyim der.
Neyse deve kiralayan bir yer bulur ve sahibine nasıl sürüldüğünü sorar, -Oh diyince gider. Ohhhh Ohhh! diyince koştura koştura gitmeye başlar.
Temel sorar:
-Eeee, nasıl duracağım?
-Amin diyince de durur.
Neyse bizim adam biner deveye, - "Oh", der, başlar yavaş yavaş gitmeye.
Neyse, bir süre sonra sıkılır ve "Ohhhh Ohhhh" der. Bu sefer deve de koşturmaya başlar.
Temel çok keyiflidir.
Bir yandan koştura koştura giderken bir yandan da çevreyi seyretmektedir.
Tam bu sırada bir bakar karşısında bir uçurum. Ne yapacağını şaşırır.
Heyecandan ne söyleyeceğini unutur.
Neyse der bari bir "son dua" okuyayım ve başlar okumaya.
Duasını bitirince "Amin" der ve deve zınk diye durur uçurumun kenarında.
Bizim adam kurtulmanın verdiği rahatlıkla derin bir nefes alır:
-OHHH BEEE!

​ŞEMSİYE
Yıllar önce İngiltere`de erler şemsiye kullanmazmış. Şemsiye taşıma hakkı sadece subaylara tanınıyormuş.
O yıllarda bir gün genç teğmenlerden biri, koltuğunun altında bir şemsiye ile hızlı hızlı yürüyen eri görünce, beyninden vurulmuşa dönmüş. Eri çağırarak:
- "Bu ne küstahlık", demiş.
Ve şemsiyeyi aldığı gibi dizinde iki parça etmiş.
-Bu sana bir ders olsun, bir daha böyle küstahlıklar yapma!
Neye uğradığını anlamayan er:
- "Başüstüne", diyerek selamı çakmış ve şöyle sormuş:
-Teğmenim, beni az önce evine yollayan general şemsiyesini istediğinde kim kırdı diyeyim?

​AlkışlıYorum
Yolda giderken gözlerime sözde iltifat etmek için ''Naber yeşillik(!)?'' diye laf atan yurdum öküzü; marul tarlam olaydı da sen de orada otlaya duraydın, sonra seni değerin olan üç kuruşa sataydım ben, ne güzel olurdu!

Tavsiye EdiYorum (Kitap)

ÜSKÜDAR'DA SON OYUN, SON VEDA…


Zehr-i Bal serisinin beklenen üçüncü ve son kitabı Sırr-ı Sevda'da tüm giz perdeleri aralanıyor. Yazar Sezgin Irmak, akıcı üslubuyla okuru şaşırtmaya devam ediyor. Zehr-i Bal kitabıyla ve romana özel online müzik albümüyle okurun ilgisini çeken Sezgin Irmak, son kitabı Sırr-ı Sevda ile de büyük beğeni topladı. 1870'lerde geçen hikayede dönemin önemli kadılarından Rauf Efendi'nin kızı Gülpare ve Kalaycı Hamza'nın devlet ile aşk arasındaki imtihanları konu alınıyor. Portakal Kitap'tan çıkan seride ön planda aşk tutulurken, gerçekçi karakterler de bir arada. Zehr-i Bal Serisi, Osmanlı'nın ilk kız öğretmen okulundan çocuk yuvalarına, düzenlenen isyanlardan istihbarat teşkilatına, vatanseverlerden madrabazlara kadar önemli konulara değiniyor. Basit bir kalaycı gibi gözüken Hamza'nın şiire olan merakı ve Gülpare ile yaşadığı aşk, kitabın akıcılığını bir hayli etkiliyor.