Lütfi Albayrak

LÜTFİ ALBAYRAK

Tarihi 20 Eylül 2017

Maaşı ilk haftada bitirenlerin ay sonu yaklaşırken yaşadığı 10 durum

Parayı bankada gördükten yarım saat sonra maaşın eriyişini görenler, maaşı ilk haftada bitirenleri duyunca "Oo haydi yine iyisiniz, bir hafta dayanmış maaş" diye söylenmeye başladılar bile. Bütün ay beklediğimiz maaşın; kredi kartları ve faturalardan oluşan orduya yenik düşmesi, mutsuzluğumuzun temel nedeni aslında.
"Sen aylık maaşsın bir haftada erimek nedir?" diye isyan edenlerin geri kalan haftalarda ne yaptığını inceliyoruz.
Kredi kartlarının sadece asgari borcu ödenir.
Asgari denilince aklınıza 400-500 TL gelmesin, üç dört kart birleşince 1500-1600 TL oluyor ki bu zaten maaş.
Asgari borcu ödenmiş olan kartta açılan limitle hayata devam edilir.
Yani aslında borcun ödendiği filan yok. O eli banka uzattı, o cüzdanı banka kaptı.
Yemek için şirketten verilen kartlarla alışverişe başlanır.
Sonra öğle yemeklerinde eşe dosta "Ismarlasana kanka" muhabbeti yapılır.
Aile ile yaşayanlar akşam dışarı çıkacaksa da önce eve gider, akşam yemeğini yer öyle çıkar.
Bir de yemeğe para vermeyelim zaten durumlar kötü düşüncesi hakimdir. Yine iyi yanından bakalım; yemek yiyecek bir yer var.
Tek başına yaşanılıyorsa; kebaplara, Çin yemeklerine veda edilir, alemlerin en güzel yemeği MAKARNA'ya talim edilir. Evdekilerden yemek yapmak da bir seçenek ama sonuç beklenildiği gibi olmayabilir.
Çeşit çeşit makarna yaparak başka yemek yediğinizi düşünebilirsiniz.
Eşinizle yaşıyorsanız ve o da çalışıyorsa "Bir ihtimal ikinci haftayı görür müyüz acaba" diye umutlanırsınız.
Tabii ki boşa durum daha zor artık.
Çocuk varsa ayın başında ona para ayırında o bari güzel büyüsün.
Faturalardan sadece acil olanlar ödenir.
Kesilmeden önce son anda ödenen faturalar, faturalarımız. Kira meselesine girmeyelim.
Borç almalar başlar. Borç yiğidin kamçısıdır, battı balık yan gider gibi sözlerde teselli aranır.
"Ben sana ay başında vereceğim, 'e ay başı bana ne kalacak hiç.' O zaman da başka arkadaştan alırım."
Borç alamayanlar ise banka kartlarından ve kredili mevduat hesaplarından para çeker ki bu zaten bitmeyen bir döngü.
Sonra maaş ilk gün bitiyor.
Son hafta evrene mesaj gönderme ve dua etme, "Kanka ben hastayım dışarı çıkamıyorum" sözleriyle geçiştirilir.
"E maaşlar zamanında yatar da kurtulursun umarım!" thegeyik.com

​1 YIL
Bir hayli yaşlı olan Fadime ve Temel'e basın mensupları sormuş:
- Kaç yaşındasınız?
- Seksen yedi, demiş Fadime... Yüz yaşıma kadar yaşayacağım...
- Ben de seksen yedi, demiş Temel... Ben yüz bir yaşıma kadar yaşayacağım.
- Neden bir yıl fazla yasamak istiyorsunuz?
- Hiç değilse bir yıl kafamı dinlerim.

​PİYANİST
Piyanist büyük konser için Viyana'dadır.
Çok güzel bir konser sonrası soyunma odasına giderken yolda bir adam çiçeklerle yanına gelir ve:
- Bravo hemşerim. Karadeniz seninle gurur duyuyor.
Piyanist bunun üzerine çok şaşırır ve sorar:
- Sen nereden bildin benim Karadenizli olduğumu?
- Valla genelde piyanonun başına oturan piyanist, taburesini piyanoya doğru çeker.
Sen piyanoyu kendine doğru çekince anladım.

​TAKSİMETRE
Taksinin yokuşta frenleri patlamış, müthiş bir hızla aşağı iniyor.
Kayseri'li müşteri bağırmış.
-Durdur şu arabayı.
Şoför panik içinde haykırmış.
-Durduramıyorum!
-O zaman taksimetreyi durdur hiç değilse.

AlkışlıYorum
İşyerinden ayrılırken arabam bir türlü çalışmıyor ve yardım almak için bu işlerden anladığını söyleyen arkadaşımı arıyorum.
Arkadaşım motor bölümünden bir yer tarif ediyor ve tarif ettiği yerden araba çalışır haldeyken ses gelip gelmediğini soruyor, "Bilmiyorum çalıştırıp bir bakayım" diyorum ve arabayı çalıştırıyorum, o sırada dakikalarca sesi aradıktan sonra arkadaşım soruyor; "Sorun neydi tam olarak?" ben de "Araba çalışmıyordu" diyorum, sonrasında ondan gelen ikinci soruyla ikimiz de susup kalıyoruz öylece.
"Bu çalışan ne?"