Ergün Diler

ERGÜN DİLER

Tarihi 15 Haziran 2017

Kritik zirve

BAKINCA görülüyor ki artık hiçbir yer güvenli değil.
Londra'yı gördünüz!
Gece yarısı çok kişinin yaşadığı bina alev alıyor ve insanlar ölüyor... Kaza mı terör mü bilmiyoruz.
Ama "TERÖR" diye düşünmeden edemeyeceğiz. Çünkü yaşadığımız her olay bizi aynı kavganın adresine götürmekte!
Londra'da alevler yükselirken ABD'den silah sesi geldi!
Trump'ın yakın arkadaşı olan senatör Steve Scalise kurşunlandı. Trump, "Çok derin üzüntü yaşıyorum" dedi. Önceki gün de FBI, Panama eski Devlet Başkanı Ricardo Martinelli'yi ülkesine iade etmek üzere Miami'de tutukladı. Geçtiğimiz gün yazmıştım! KATAR EMİR'i Trump'ın davetini kabul edip gitse o da aynı akıbete uğrayacaktı...
Yani karşılıklı hamleler gelmeye devam ediyor. Gelecek de...
Devam...
İngiltere BAŞBAKANI Theresa May ARALIK AYININ ilk haftası BAHREYN'e gitti. Tabii biz görmedik duymadık! Aslında çok önemli bir buluşmaydı. Son derece kritik bir zirveydi! İngiltere'nin çok önem verdiği toplantıda MAY'in yanı sıra KÖRFEZ'e yön veren isimler de hazır bulunuyordu! Bahreyn Kralı Hamad bin İsa El Halife, Katar Emiri Tani, Suudi Arabistan Kralı Selman, Umman Kralı Sultan Kabus Bin Said, Kuveyt Emiri El Sabah, BAE Emiri Halife bin Zayid el-Nehyan...
Toplantıda çok şey konuşuldu! Ama MAY'in amacı tehlikeyi doğrudan muhataplarının yüzüne söylemekti.
İngiltere Başbakanı May, Trump'ın gelişi ile birlikte ABD'nin politika değişikliğine gittiğini aktardı. Ve masadaki isimlere dönerek "Hepiniz hepimiz sıkıntı yaşayabiliriz..." dedi. Suudi Arabistan Kralı Selman, "ABD yönetimi bizi hedef seçti. Ama suçlamaların tamamı asılsız. Olacak iş değil!" diye tepkisini gösterdi. Bunun üzerine MAY söz alarak şunları söyledi: "İngiltere ile olan yakınlığınız nedeniyle tehdit altında kalacaksınız.
Ancak İngiltere'den bağımsızlığınızı ilan etseniz de yakınlık inkar edilemez.
O nedenle Trump'ın isteklerine karşı durmayı başarmalısınız..." Toplantı bitti! May daha da açık konuştu: "Körfez ülkelerinin güvenliği Britanya'nın güvenliğidir. Eğer Körfez ülkeleri bir sorun yaşarsa, bu Britanya'nın da sorunudur. Çok güzel bir toplantı yaptık. İngiltere Kraliyet Donanması'nın, deniz güvenliğini güçlendirdiğini gördüm. Ortadoğu, dünyadaki petrolün çok büyük bir bölümüne sahip. Aynı şekilde doğalgaz rezervi de çok üstte. Petrol ve doğalgazın güvenli bir şekilde nakledilmesinde bize büyük görev düşüyor. Hepiniz, 'Birleşik Krallık'a, dünya vizyonunu uygulamada etkin bir rol oynayarak katkı sağlıyorsunuz..." Yani günlerdir yazdığım gibi KATAR sorunu aslında İngiltere sorunuydu. İngiltere'de yaşanan bombalı saldırılar, araçlı vahşetler, yangınlar, LONDRA'ya KÖRFEZ'den uzak durması için mesajdı. Uyarıydı. Zaten May de KÖRFEZ'in kendileri için "CAN" demek olduğunu biliyordu!
May, Körfez ziyaretinden yaklaşık 1 ay sonra, Trump'la görüşmek için Washington'a uçtu, ancak görüşme çok olumlu geçmedi! Trump, yeni bir döneme girildiğini ve Ortadoğu ile Afrika'nın artık Amerikan sistemini benimseyeceğini May'e açık bir şekilde söyledi. İngiltere'yi de yanında istiyorlardı! Ancak bir elleriyle de itiyorlardı! Hatırlayın o günleri! Tarihte daha önce olmayan bir şey oluyor ve İNGİLTERE BAŞBAKANI Washington'dan doğruca ANKARA'ya geliyordu. Bu gelişin birkaç nedeni vardı. Ama en önemlisi KÖRFEZ'de suların ısınacağını Ankara'ya iletmek isteğiydi!
Artık Ankara da Londra da BASRA'daki BASKIYI biliyordu.
Önceden işareti verilmişti... Katar Türkiye'nin kardeş ülkesiydi. Ankara sessiz kalamazdı. İngiltere ile Türkiye KÖRFEZ'de yan yana durma konusunda anlaştı. Zaten Türkiye olmadan kimse oralarda son sözü söyleyemezdi... İngilizler akıllı davranıp Türkiye'yi ikna etti. Çünkü Müslüman topraklarında her durumda Ankara etkili olurdu. Son sözü söylerdi.
İngiltere'nin Ankara'ya yakınlığı Washington'u daha da kızdırdı. Bunun üzerine Pentagon devreye girdi.
YPG'ye verilen silahlar hem açık açık gösterilmeye başlandı hem de miktarı artırıldı. Bu iki ülkenin yakınlaşmasına karşı verilen tepkiydi!
"Eğer sen Körfez'de İngiltere ile ortaklık yaparsan, sınırının diğer tarafındaki tehlike daha da artacak..." iletisi yollandı! Türkiye buna hazırlıklıydı! Bunu açık şekilde gösteren ABD, operasyonun ikinci hamlesini Katar'a yapılan uygulama ile ilan etti.
YPG'den sonra ikinci adım Katar'dı...
ABD de İngiltere de KATAR'daki şirketlerin durumunu en iyi bilen iki ülkeydi. Katarlı şirketlerin ortakları İngilizlerdi! ABD bunu bilerek bastırdı!
TANİ'ye ya da Katar'a uygulanan AMBARGO aslında İngiltere'ye yönelikti.
Asıl adres BUCKINGHAM'dı!
Peki koskoca İngiltere boş mu duracaktı?
Durmayacaktı elbette! ABD'de senatörü kim vurdu bilmiyoruz.
Muhtemelen gerçek ortaya çıkmayacak. Ama İngilizler bölgede önemli adımlar atacak. İlk iş BARZANİ! Londra IRAK'ta bölünmeye karşı planını hazırladı.
ABD istiyor ama galiba İngilizler son golü atacak. Öyle gibi... Irak'ta gerginlik tavan yapmış durumda.
Bağdat bölünmenin önüne geçmek için adımlarını peş peşe atacak.
Türkiye'de bölünmeye çok sıcak bakmayacak... KUZEY IRAK kartı, ABD'nin planlarını tümden bozacak bir adım! Kavga büyük! Gerilim de...
Gerilimin diğer adı da YPG!
Washington artık resmen tarafını ve ortağını seçti. Türkiye gibi bir ülke dururken gidip kendilerinin yaşattığı bir ÖRGÜTÜ muhatap aldı... Olacak iş değil ama oldu. Ulaşacakları sonuç olmasa da ABD bu yolda ilerliyor...
Pentagon'un önünde iki engel görüyor. Biri İngiltere diğeri Türkiye...
Pentagon BASRA'yı almak, petrolü ve gazı ele geçirmek ve daha da önemlisi İPEK YOLU'nda son sözü söylemek için gelecek! Gelecek ama kazanacak mı? ZOR!
Buralar onlara çok uzak coğrafya.
Türkiye olmadan kimsenin burada maçı bitirme şansı yok. Bu bizim en büyük avantajımız. Bu bölge bizim! Asırlardır yönettiğimiz yerler. KOD'larını bildiğimiz aileleri tanıdığımız ilişkilerini çözdüğümüz devletler! Biz olmadan bu topraklarda at koşturmak hiç kolay değil! Zaten ABD de bunu biliyor...
Ama yine planlarından geri durmuyorlar!
Pentagon harıl harıl çalışıyor...
Yeni gündemleri AGİT!
Şaşırdınız mı!
Açalım biraz...
ABD Türkiye'nin geri adım atmasını bekliyor. Ama öyle bir adım gelmeyecek. Bunun üzerine PENTAGON Avrupa'da en güvendiği TEŞKİLATI ayağa kaldıracak.
AGİT'i! Yani Avrupa Güvenlik İşbirliği Teşkilatı'nı... Hazırlıklar tamam! Pentagon buraya yüzde 100 hakimdir. Emirleri onlar verir!
Kimse de dışına çıkamaz. AGİT 16 NİSAN REFERANDUMU İÇİN OLUMSUZ KARAR VERMEK İÇİN GÜN SAYIYOR. BİR EL DEVREYE GİRER DE İŞ DEĞİŞİRSE BAŞKA! Ama şu an ABD'nin baskısıyla OLUMSUZ RAPOR AÇIKLANACAK.
Nabız bunu gösteriyor. ABD, AGİT üzerinden 16 NİSAN'ı karaladığı an YPG'ye verilen yardımlar, içerideki bazı gruplara da verilecek. Amaç bir iç karışıklık huzursuzluk çıkarmak.
Güveni zedelemek... Türkiye'yi istedikleri yola sokmak. Hiç kolay değil ama deneyeceklerini konuşan çok! İşitiyorum!
Görülen o ki; gelmeye çalışacaklar!
Bilinen şu ki; gelenler püskürtülecek...
MÜCADELE SÜRÜYOR!
Bu nedenle Türkiye'nin içte ve dışta verdiği kavgayı bilin! Bilin ki tarafınızı belli edin!

NOT: Bana en çok BYLOCK sorusu geliyor. Bu konuda kitap yazabilirim. Yanlış yapılan çok şey var! Öyle şeyler biliyorum ki şaşırıp kalırsınız! Belki yakında yazarım! Önemli olan içten operasyon yememek!