Ergün Diler

ERGÜN DİLER

Tarihi 21 Ağustos 2015

HDP bombayı biliyordu

Amerikalı dostumun söylediklerini sizlerle paylaşınca dün hiç olmadığı kadar arayan oldu.
Beyaz Saray, Pentagon ve CIA'dan bilgi aktaran DOSTUM bu kez nedense her zamankinden çok daha fazla ilgi çekti. Aklınıza gelmeyen pekçok soru aldım Çok daha NET yazmam isteniyordu. "Açık seçik yazın da herkes kimin ne olduğunu anlasın!" diyen çoktu.
Benim kimseyle bir sorunum yok!
Hiç de olmadı. Ama GAZETECİYİM . Dünyada, bölgede ve ülkemde ne olduğunu anlamak gibi bir görevim var. İnanın saatlerimi buna ayırırım.
Başka da bir iş bilmem!
Elimden de gelmez.
Parayla pulla, koltukla, statüyle, nüfuzla hiç işim olmaz!
Kimseden bir şey beklemem ve istemem. Ama gerçeklerin mağarada olduğu ülkemde bir şeyleri paylaşmak beni çok mutlu eder. Bunları yaparken İSİMLERE girmem! Bütün gücümle şahıslardan kaçmaya çalışırım. Kimseyle bir alıp veremediğim yok. Hesaplaşma gibi görüleceği için cümlelerimi özenle kurarım. Bu nedenle BİLDİKLERİM yazdıklarımın çok ötesinde.
Hayat SORUMLULUKTUR! Herkesle empati yapmaya özen gösteririm.
Hakkında bir satır yazacağım insanın eşini, annesini, babasını, yakınlarını, çevresini düşünürüm...
Eksik de olsa mesajımın ulaştığını bilirim. Zaten lafın tamamı deliye söylenir! Arayanlara, ulaşanlara bunları söyledim.Amacım OYUNU görebilmek ve aktarabilmek! Mesele Türkiye! İsimlerin hiç önemi yok! Neyse... Kaldığımız yerden devam edelim... Amerikalı dostum bizi bugün de bilmediğimiz dehlizlere götürecek. Şaşırıp kalacağız. "Nasıl oluyor da bunları göremiyoruz!" duygusuna kapılacağız. Büyük kumpası gösterecek.
Ve aslında oyunun sandığımızdan da büyük olduğunu anlayacağız. Devam...
Sizden ilk kez bir ABD'li generalin ismini böyle özenle kullandığınızı gördüm. Garip geldi bana!
Gelmesin. Gerçekten özel biri çünkü!
Özellikle Obama için.
Biraz daha detay verir misin?
Yanılmıyorsam 22 Temmuz'da Başkan Erdoğan, Başkan Obama'yı aradı. Kulağıma gelenlere göre Obama ya o telefonda ya da hemen sonrasında PKK'ya vurulacak darbeyi öğrendi.
Türk Silahlı Kuvvetleri'nin yaptığı büyük operasyonu yani?
Evet! Ama sana bu konuda ilginç detaylar vermek istiyorum.
Dinliyorum!
Aslında Ankara, Obama'nın da son tavrını merak ediyordu. Türk ordusu, Kandil'de vuracağı noktaların planını uygulamaya koymuştu. Vurulacak her hedef, Türkiye tarafından izleniyordu.
Karar verildikten sonra, vurulacak hedeflerde bir hareketliğin olup olmadığı saniye saniye izlendi.
Anlamadım!
Eğer operasyonun yapılacağı bilgisi sızsaydı hedeflerde anında hareketlilik başlayacaktı. Ankara bunu biliyordu!
Türkiye, 2011 yılında Kuzey Irak'taki Z bölgesine yaptığı operasyondan sonra tarihinin en önemli operasyonunu 24 Temmuz'da yaptı.
Sızmadı yani?
Hayır, hiç bilgi akışı olmadı.
Nevada'da eğitilen bazı PKK liderleri habersiz bırakıldı!
Ama önemli bir ayrıntı vardı!
Siz bilmiyordunuz!
Neymiş o?
Obama, Türkiye'nin Kandil operasyonunu sadece General Joseph Dunford'a söyledi. En güvendiği kişiye...
Genelkurmay Başkanı Dempsey'ye söylemiş olsaydı, attığınız bombalar havai fişek gösterisinden öteye geçmeyecekti. Ya da Dempsey operasyonu öğrenseydi, Türkiye, 24 Temmuz'dan önce Kandil'deki hareketliliği görüp operasyonu başlatacaktı. Ancak etkisi yüzde 100 olmayacaktı.
Peki Amerika neden İncirlik için bastırdı?
Çünkü ABD için çok önemli. IŞİD, ABD tarafından kuruldu. Görev emri CIA eski Başkanı Petraeus tarafından uygulandı. IŞİD'in en güçlü yapısı tartışmasız ABD'nin emrinde. Ancak IŞİD'in İngiltere, Fransa, İtalya, Almanya kolu da çok güçlü. Bu ülkelerin hepsi IŞID'e özel birimlerle katılmış durumda.
Hepsi de ayrı bölgelerde. Irak'taki ABD üsleri 3 kez saldırıya uğradı.
Pentagon'un uyuyamadığı geceler oldu.
Yani?
Bu saldırılar İngiltere ve Almanya IŞİD'i tarafından organize edildi. İncirlik veya Diyarbakır'daki Türk üslerinde bulunan Amerikan askerlerine saldırı ihtimali yok. Türk üsleri, ABD için şu anda en güvenli nokta. Amerikan uçaklarının bomba yağdırdığı IŞİD, İngiliz ve Almanya'ya bağlı olan grup.
Başka?
Dahası var! Türkiye'nin ilk kara ve hava operasyonunda ALMANLAR 'ın iki emekli askeri öldürüldü. Bu askerler Almanya için çok önemliydi. Büyük sarsıntı yaşadılar. Cenazeler çok özel bir törenle uğurlandı. Ama sizin haberiniz olmadı.
Almanlar da her taşın altında!
Elbette! Almanya'nın Türkiye'deki füze rampalarını çekme kararının arkasında bu var! Türkler, IŞİD'deki Alman komutanlarını operasyonla tasfiye edince onlar da bu kararı hayata geçirdi! Türk istihbaratının KİLİS'in 30 kilometre dışındaki araziyi temizlemesi ALMAN IŞİD'i adeta bitirdi. Büyük darbe oldu.
Peki Almanlar'ın IŞİD'i neden özellikle hedef seçildi?
Güzel soru? Cevabını biliyorsun!
Hayır bilmiyorum!
Çünkü Suruç'taki saldırı Alman IŞİD tarafından gerçekleştirildi. Suruç'taki patlayıcı Alman malı. Daha önemli bir ayrıntı vereyim istersen!
Bekliyorum!
Kürt siyasi hareketinin Suruç'ta bulunmama nedeni de Alman istihbaratı tarafından verilen bilgiydi! Seçim öncesi Diyarbakır'da Kürt siyasi hareketinin mitingi öncesi yaşanan patlama da Alman IŞİD'i tarafından gerçekleştirildi.
Bu detay çok ilginç!
Kürt siyasi hareketinin en önemli isimleri, Diyarbakır'daki patlamayı biliyordu. Her miting öncesi, halkın arasında dolaşan Kürt vekil adaylarının hiçbiri o gün Diyarbakır'da miting öncesi yoktu. Türk istihbaratında miting öncesi o vekillerin olmadığının görüntüleri var.
İyi gidiyoruz! Başka?
Geçtiğimiz ay Esad'la konuştum.
Biliyorsun eski dostumdur. Severim. Çok uzun sohbet ettik.
Nedir durumu?
İlk kez bu kadar moralsiz gördüm. İlk kez "acabalarla" dolu bir görüşmeydi.
Putin'e, eşinden bile çok güveniyordu.
Ancak Vladimir Putin'in avucunda bir koz olduğunun farkına vardı.
İlaçlarla yaşamaya çalışıyor. İntihar ederse, hiç şaşırmam. Çünkü bu sayede ailesinin yaşamsal alana kavuşacağını biliyor. PYD konusunda da kendini suçluyor. "Ortaklık büyük hataydı!" diyor. "Ortaklar birbirlerinin alanına girmez. PYD, 2 Nusayri köyünü ateşe verdi.
Hem de korunmasını özellikle istediğim iki köyü..."
sözleriyle pişmanlığını aktardı.
Sizlerle paylaşabileceklerim bu kadar.
Çünkü "savaş çıkarma" gibi bir niyetim yok!
Ama gördüğünüz gibi herkes bölgede. Anlık ve duygusal tepkilerden uzak duralım. Anlayalım ve oyunu bozalım.
Hüsran dolu yıllar yaşamak istemiyorsak uyanık olalım ve kardeşliğimizi tekrar keşfedelim. Bu atmosferde zor ama başka çaremiz yok! Ya birlikte var olacağız ya da oyuna gelip ayrı ayrı küçüleceğiz... Kimse bunu istemez! İnanın oyun çok kirli!
AKLIMIZI
kendimizden hiç uzaklaştırmayalım...