Ergün Diler

ERGÜN DİLER

Tarihi 24 Aralık 2012

Kart-Kürt-Ankara

Barzani ve Talabani, ABD'nin Irak'ı işgalinden sonra öne çıkan isimler oldu. Bunun nedeni kendi başarıları değildi! ABD, Irak'a sanıldığı gibi demokrasi getirmek için asker çıkarmadı.
Tek derdi ENERJİ KORİDORUNU yönetmekti!
Ancak uzaktan bunu yapamıyordu! Bölgeyi teslim ettiği Barzani ve Talabani'nin de bunu yönetecek gücü yoktu. Amerika, Ebu Garip'te yaptığı insanlık dışı işkencelerden sonra orada kalamazdı!
Çırılçıplak soyulan, sapıkça işkenceler yapılan, dışkı yedirilen, aç bırakılan, köpeklerin önüne atılan insan fotoğrafları ortaya saçılıyordu!
Yapılanların hepsi BİLİNÇLİ eylemlerdi! İşkence uzmanları Araplar'ın cinsel aşağılanmaya karşı dirençsiz olduğunu tespit etmişti! "Çekilen fotoğraflar günışığına çıkmasın" diye hepsinin sorguda konuşacağı hesaplandı! Yani Müslüman dünyasını yaralayan kötü muamele bilimsel bir temele dayanıyordu!
Neyse... Seymour Hersh işkence raporunu açıklayan ilk gazeteci olurken Washington'un bölgedeki hakimiyeti aslında son buluyordu! Ama o dönem bunu çok az kişi görüyordu! Çekilme hazırlıkları yapan Amerika'nın bölgede güveneceği iki isim Barzani ve Talabani'ydi.
Ankara ise bekliyordu! Birinci ve İkinci Körfez savaşlarını uzaktan izlemeyi tercih eden Ankara, topun ayağına geleceğini biliyordu. 1 milyon ARAP hayatını kaybederken, binlerce insanın ırzına geçilirken tek kazanan KÜRTLER'di... Ama er ya da geç Amerikan askerlerinin ezdiği çoğunluk Kürtler'den hesap soracaktı!
Obama, askerleri geri çektikten sonra bu hesaplaşma için hazırlıklar beklendiğinden daha hızlı yapıldı! Bağdat yönetimi, ordusunu son model silahlarla donattı. Elde ettiği petrol gelirinin büyük bölümünü askeri harcamalara ayırdı. Kürtler'e yönelik saldırının bütün işaretlerini verdi.
Kuzey Irak yönetimi yani Barzani ise yıllarca Avrupa ve Amerika arasında gidip geldi. Kendine sığınacak sağlıklı bir liman aradı. Sonunda "Washington" dedi. Talabani de bir Kürt olarak en prestijli koltuğa oturdu. Cumhurbaşkanıydı!
Yıllarca bölgeyi izleyen Ankara, KÜRTLER'in bir devlet kuramayacağını iyi biliyordu. Akıllarından bile geçse Türk ordusu hemen bölgeye inecekti. Bundan bütün Kürtler'in haberi vardı!
Çatışmalara tarafsız kalan Türkiye, akıllı davranıp bölgeye asker yerine işadamı gönderiyordu. Kuzey Irak'ı Türkler uçuruyordu!
Hastaneler, okullar, havalimanları, yollar, alış-veriş merkezleri, barajlar hep Türkler tarafından yapılıyordu! Kimse de bunun ne anlama geldiğini göremiyordu! Bölge kan içinde yüzerken, her mahallede bomba yüklü araçlar patlarken, Türkler kazanmaya devam ediyordu!
Uzun vadeli plan saat gibi işliyordu! İşte geçtiğimiz günlerde Cumhurbaşkanı TALABANİ aniden rahatsızlandı. Maliki ile yaptığı görüşmeden sonra beyin kanaması geçirdi. Kimse orada ne konuşulduğunu öğrenemedi! Türkiye hariç!
Maliki, Talabani'yi hastaneye düşürecek olan görüşmede çok ağır sözler söyledi! Talabani'nin hem soyuna, hem inançlarına ağır hakaretler etti! Bir Cumhurbaşkanı olarak asla duymaması gereken şeyleri işitiyordu! Görüşmeden sonra kendisi hastaneye kaldırılırken SES KAYDI Ankara'ya geliyordu!
Defalarca söylediğim gibi bölgede TÜRKLER'den izinsiz KUŞ bile uçamıyordu! Yine öyle olmuştu!
Ankara hem Barzani'yi, hem Talabani'yi, hem de Maliki'yi biliyordu! Hepsi için yeterli derecede bilgi vardı!
Bu noktadan sonra sesli düşünelim...
Zaten Irak'taki çoğunluğun hedefi olan Kürt liderlerin uluslararası camiada yeterli saygınlıkları yoktu! Kimse onlara çok güvenmezdi! Ankara da Washington da bunu biliyordu! Bence Barzani de Talabani de zamanı gelince TASFİYE edilecekti! Bu ne zaman olurdu bilemem! Ama bölge uzun süre iki ismi birden kaldıramazdı! Bir de eli tetikte olan MALİKİ vardı. Saatli bomba gibi...
Yakın gelecekte Maliki ne yapıp edip PETROLÜN Türkiye'ye akmasını önlemek için saldıracak! Bölge büyük bir karışıklığın içene düşecek. Kürtler gidecek bir yer bulamayacak! Son çare olarak uzun zamandır EKONOMİK işbirliği içinde oldukları Ankara'nın kapısını çalacak. Ankara da "Orada yatırımlarımız var" gibi çok anlamlı bir gerekçeyle bölgeye inecek. Hem Kürtler'i, hem sermayesini, hem ENERJİ koridorunu korumaya alacak. Kürtler hayatta kaldıkları için Ankara'ya gönülden bağlanacak. Ama Ankara'nın sessiz bir şekilde işleyen planı gereği Barzani de Talabani de tasfiye edilecek!
Herkesin BİLGİSİNİ toplayan Ankara, bölgeyi kendi istediği şekilde düzenleyecek! Ve sıra Kürtler'in başına bir lider bulmaya gelecek!
İşte BÜYÜK DEVLET olmakla TEPKİLERDEN ÇEKİNMEK arasında gidip gelmenin yaşanacağı yer tam da burası olacak!
Ankara burada ne yapacak?
Ya Irak'tan güvendiği birini öne çıkaracak. Ya öne çıkan isimlerden birini seçecek! Ya da elinin altında tuttuğu bir kartı öne sürecek... Tıpkı Osmanlı gibi...
Ama önce Kandil'den PAKETLER bir gelsin! Belki hiç bilmediğimiz gerçekler ortaya çıkar.
Belki ondan sonra Ankara'ya çalışacak o isim bütün Kürtler'i etrafında toplar.
Kim bilir? NOT 1: Neçirvan Barzani, "Maliki, bize karşı operasyon düşünüyor. Bu konuda bizim için bir umut kapısı var, o da Türkiye. Eğer bu umut kapısı kapanırsa, Bağdat'a teslim olmayı düşünmüyoruz. Ancak Türkiye ile çok önemli adımlar attık ve atmaya devam ediyoruz. Kürt devleti iddiaları sürekli dillendiriliyor. Türkiye, herhangi bir Kürt devleti kurulmasına karşı. Bu çok açık. Türkiye'nin her zaman böyle bir gelişmeyi durduracak askeri gücü vardı ve hala var. Bu bizim kaderimiz..." NOT 2: Alman Dışişleri Bakanı Westerwelle: "Biz Avrupalılar 2013'ün ilk yarısını kullanmalı ve diğer başlıklar üzerinde müzakereleri başlatmalıyız. Yoksa yakında Türkiye'nin bize olduğundan daha çok bizim Türkiye'ye ihtiyacımız olacak."

İsterseniz yukarıdaki yazıyı bir kez daha okuyun!