BÜLENT ERANDAÇ

BÜLENT ERANDAÇ

Tarihi 15 Temmuz 2017

Ya istiklal ya ölüm

Son yüzyılın en büyük sosyal hareketlerinden birisine imza atan Büyük Türk Milleti, Cumhurbaşkanımız Tayyip Erdoğan bayraktarlığında, tankların önüne yatarak, savaş uçaklarına taş atarak, kurşunlara göğsünü siper ederek, 15 Temmuz 2016 gecesi Türkiyemiz'i büyük bir tehlikeden kurtardı. Ortaya çıkan gerçekler ışığında hayati sorulara cevap arayalım. 15 Temmuz Derin ABD-Avrupa kurgulamalı darbe teşebbüsünün amacı neydi?
Gladyo harekatıyla Türkiyemiz işgal mi edilecekti? İşgali Cumhurbaşkanımız Tayyip Erdoğan nasıl durdurdu? Taşeron FETÖ'nün NATO bağlantılarını kim kurdu?
CHP hükümet ortağı olsaydı, NATO-FETÖ darbesi olur muydu? İslam'ın bağımsız sesi, Yeni Türkiye lideri Erdoğan'ı neden yıkmak istiyorlardı?
Perde gerisindeki İsrail ve güçlü lobileri, Fetullah'a neden minnettardı?
Bir gerçek tüm koordinatlarıyla karşımızda duruyor. 27 Mayıs, 12 Mart, 12 Eylül, 28 Şubat, 27 Nisan ve nihayet 15 Temmuz... Hepsinin de arkasında Derin ABD-İngiltere-CIA-MI6- Pentagon, nihayetinde ŞAPKA NATO VAR. Rezaletlerin hepsinde ordu cuntaları, Batı'ya eklemlenmiş Büyük Sermaye, İstanbul Baronları, Merkez Medya, İttihat-Terakki ruhunun temsilcisi CHP zihniyeti, sağdan sola, gizli ve açık görev verilince emir telakki eden partiler, örgütler, platformlar, gladyolar yer almıştır. 27 Mayıs'ta rahmetli Adnan Menderes'i devirenler, 12 Mart'taki generaller, cuntalar ne ise 15 Temmuz da aynısıdır.
Darbeyi planlayan NATO'nun, bu sefer merkez üssü 1970'lerden beri devlete sızdırdıkları, Askeriye, Mülkiye, Hariciye, Adliye'nin kılcal damarlarına soktukları FETÖ militanları olmuştur. Bu darbe girişimine, NATO Gladyosu FETÖ ve bugün Avrupa'ya sığınan NATO'cu hain subaylar müştereken teşebbüs etmişlerdir. Tahrir Meydanı'nda katil Sisi'nin yaptırdığı gibi tanklarla, vatanı-demokrasiyi korumak için Cumhurbaşkanımız Erdoğan'ın konuşmasıyla sokaklara çıkan masum insanları katletmişlerdir. Tıpkı PKK'lı, DHKP-C'li teröristler gibi darbeye karşı askerleri, polislerimizi şehit etmenin çukuruna düşmüşlerdir. Millet -ümmet düşmanı olduklarını ortaya koymuşlardır. 2013 yılında NATO, 3 ülkede Türkiye, Ukrayna ve Mısır'da derin projeler hazırlamıştı. Darbelerle dizayn faaliyetine geçilecekti. Ukrayna, Mısır tamamlanmış, ancak Türkiye'de milletin adamı Tayyip Erdoğan'ı devirememişlerdi. Orada eksik kalan projeye, 15 Temmuz'da tamamlamaya kalktılar. 15 Temmuz'un ilk hedefi, yine Cumhurbaşkanımız Tayyip Erdoğan'dı. İslam dünyasının bağımsız sesi Erdoğan'ı devre dışında bırakacaktı NATO. Sonra, bir iç savaş çıkmasını öngörerek, Türkiye'nin düzeninin uluslararası bir dizaynın parçası olduğu, düzenin bozulduğu gerekçesiyle direkt müdahale edecekti. Yani NATO işgali hazırdı. NATO, FETÖ darbesiyle, içeride PKK'ya karşı çok başarılı bir mücadele veren, Suriye ve Irak'ta da Haçlı-Siyonist ittifakının taşeronlarına karşı en ciddi tehdit olan Türk Silahlı Kuvvetleri'nin omurgasını dağıtarak işlevsiz ve etkisiz hale getirecekti.
Türkiyemiz NATO'ya tam bağımlı hale getirilecek, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın İslam dünyasındaki sevgi haleleri kırılacak, Irak-Suriye- Gazze-Filistin- Kıbrıs'ta rahatça dizayn yapılacaktı. NATO-ABD himayelerinde kurulacak, 16 Temmuz darbe hükümeti, Batı'nın her tür talep ve beklentilerini kabul edecek durumda bulunacaktı.
Böyle bir hükümette, CHP-Kemal Kılıçdaroğlu ve Meral Akşener'in olmaması söz konusu olamazdı.

SONUÇ: Sık sık dünyaya kafa tutan, "Dünya 5'ten büyüktür" diye rest çeken, bölgesel aktörlükten küresel aktörlüğe geçmekte olan Cumhurbaşkanımız Tayyip Erdoğan, büyük Türk milletiyle kenetlenerek, Türkiyemiz'in kendi içine kapatılmasına ve yakın coğrafyasına bakamaz, ilgilenemez duruma düşürülmesine engel oldu. Ya istiklal ya ölüm, Kurtuluş Savaşı'dır, 15 Temmuz'dur.