BÜLENT ERANDAÇ

BÜLENT ERANDAÇ

Tarihi 9 Şubat 2017

Türkiye için EVET

Cumhurbaşkanımız Tayyip Erdoğan, muhtarlarla 36. kez bir araya gelirken, Cumhurbaşkanlığı Sistemi'nin stratejik ufkuna dair son günlerin en önemli konuşmalarından birisini yaptı.
Derinlikli sözlerinin birisi, güçlü Türkiye'nin temellerinin ne olduğuna ilişkindi:
Cumhurbaşkanı "Bana göre Cumhurbaşkanlığı Sistemi'nin en önemli yeri, seçilme yaşının 18'e indirilmesidir" derken,
GENÇ TÜRKİYE-GÜÇLÜ TÜRKİYE paradigmasına hayatiyet kazandırdı.
18 yaşındaki gençlerin milletvekili olmasını, daha ötede Bakan olmasının yolunun açılmasını, Türkiye'miz için başlı başına bir devrime çeviren Cumhurbaşkanımız Erdoğan'ın, stratejik ufkunun eseridir: "Seçilme yaşını 18'e indirme. Daha önce başbakanlığım döneminde 30'dan 25'e indirmiştik.
Bana göre en önemli maddelerden biri budur. 18 yaşında benim gencim hakkını kazanıyorsa milletim o genci parlamentoya gönderir. Ve bugün dünyada 57 ülkede seçme-seçilme yaşı 18'dir. Bakıyorsunuz 25 yaşında bakan oluyor. Bu konularda bir defa gençlerimize güveneceğiz. Ve inanıyorum ki gençlerimize bu farklı bir sınıf atlatacak. Gençlerimizin kendilerine 18 yaşında seçme hakkı veren ama seçilmelerine rıza göstermeyen bu sistemi değiştirmek için halk oylaması sisteminde gece gündüz çalışacaklarına inanıyorum." Cumhurbaşkanımız Tayyip Erdoğan, Başbakanlığı sırasında, kararlı biçimde, "ÜÇ ÇOÇUK"tan bahsetti.
Eski Türkiye'cilerin kafası basmadığı için, 21'inci Yüzyıl yönetimlerinin alacağı şekli algılayamamışlar, 3 çocuk konusunu utanmadan "NÜFUS ARTIŞI TEHLİKELİ" boyutunda değerlendirmişlerdi. Yeni Türkiye'nin lideri Erdoğan, üç çocuk isteğinin arka planında ne yattığını, kafası basmayanlara, ufku kısa olanlara, eski Türkiyeci mahfillere tek tek şöyle anlatıyordu:
"Bizim artış hızımızın ikinin üzerinde üçlere ulaşması lazım. Bunu başarmamız gerekiyor. Şu anda BATI sıkıntı içerisinde ama biz Türkiye'yi bu sıkıntının içerisine sokmak istemiyoruz. Aile var oldukça, millet var oldukça devlet var olur. GÜÇLÜ MİLLET olacaksak, güçlü ailelere sahip olmak zorundayız." Bir başka yönüyle, Cumhurbaşkanlığı Sistemi, 100 MİLYONLUK TÜRKİYE'NİN başarıya ulaştırılmasının da anahtarı durumunda. Cumhurbaşkanımız Erdoğan'ın talimatları doğrultusunda Türkiye'nin 2075 yılına kadar ulaşabileceği nüfusla ilgili 3 senaryo hazırlandı.
Sevgili TAKVİM okurları. Türkiye'mizde Allah aşkına 10 yıl önceye kadar, 25/50 yıllık uzun vadeli plan hazırlatan bir lider var mıydı? Erdoğan'ın sadece, 2023-2053- 2071 stratejileri Türkiye için bir devrimdir.
Analitik düşüncenin zaferidir.
1) 2016 sonunda 80 milyona yaklaşan nüfus, 1.85 çocuk doğumu oranıyla Cumhuriyet'in 100'üncü yılında 2023'te takriben 85 milyona yükselecek. Türkiye nüfusu en yüksek seviyesini 93 milyon 475 bin 575 kişi ile 2050 yılında görecek ve bu tarihten sonra nüfus azalmaya başlayacak.
Ülke nüfusu 2075 yılında 89 milyon 172 bin 88 kişiye kadar gerileyecek.
2) Kadın başına çocuk sayısı 2.5'a kadar yükselirse azalma olmayacak, devamlı yükseliş var. Buna göre, Cumhuriyet'in 100'üncü yılında takriben 87 milyon ulaşacak. Türkiye nüfusu 2044 yılında 100 milyon kişiyi aşacak, 2075 yılında ise 120 milyona yükselecek.
3) 3 çocuk ile 26 yıl sonra 100 milyon kişiyiz. Doğurganlık hızı artarak 2050 yılında 3'e ulaşacak, 2075 yılına kadar sabit kalacak. Nüfus, 2023 yılında 86 milyon olacak. 2039 yılında 100 milyon kişiyi, 2050 yılında 110 milyon kişiyi, 2059 yılında da 120 milyon kişiyi aşacak.
Ülkemiz nüfusu 2075 yılında 141 milyon kişiye kadar yükselecek.

SONUÇ: Büyük lider Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Sistemiyle beraber, 18 yaşındaki gençlere milletvekili-bakan olma devrimini gerçekleştiriyor. Aziz milletimizin destekleriyle uygulamaya girecek Cumhurbaşkanlığı sistemi,
"GÜÇLÜ MİLLET-GENÇ TÜRKİYE-GENÇ MİLLETVEKİLİ-GÜÇLÜ MECLİS" paradigmasına hayatiyet kazandıracaktır.
GENÇ TÜRKİYE'NİN DİNAMİK YÖNETİMİ İÇİN EVET.....