BÜLENT ERANDAÇ

BÜLENT ERANDAÇ

Tarihi 14 Mart 2015

Dünü unutmayın

Bu yazıyı, 10 Ağustos'ta Aziz milletin doğrudan doğruya Tayyip Erdoğan'ı Cumhurbaşkanı seçmesinin anlam ve önemini anlayamayan ve milli irade ruh'undan habersiz odaklara ithaf ediyorum.
Hafızayı beşer, (insan hafızası) nisyan ile(unutkanlıkla), maluldür. Yani "insan unutur!". Unutmamak için ne yapmak lazım? Sık sık hatırlatmak.
13 MART 1973: Az daha, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Faruk Gürler, Cumhurbaşkanı olacaktı. 27 Mayıs'tan sonra asker cumhurbaşkanlığını kendisine bir hak olarak görüyordu.
Genelkurmay ve ordu komutanları, 30 yıl önce Gürler'i cumhurbaşkanı seçtirebilmek için Meclis'i ablukaya almıştı.
Milletvekillerinin etrafı subaylar tarafından kuşatılmıştı. 'Biz, Gürler'in seçilmesi konusunda kararlıyız' diyorlardı. Hele bir Albay'ın, 'Biz kalbimizi çıkardık, önünüze attık.
Çiğneyeni biz de tankla çiğneriz'
demesi, kan dondurucuydu.
Meclis'te cumhurbaşkanlığı seçimi için turlar başlamıştı. Genelkurmay Başkanı Faruk Gürler 200, Tekin Arıburun 282, Ferruh Bozbeyli 48 oy aldı. Salt çoğunluk olan 318 oya erişilememişti. Seçim çıkmaza girince Yeni Genelkurmay Başkanı Semih Sancar parti liderleriyle görüşmüştü. 'Gürler'i seçin, yoksa durum iyi olmaz' demişti. Ne günler ama... Hatırlamak bile, insanın tüylerini ürpertiyor.
1969 yılında Hava Kuvvetleri Komutanı olan Muhsin Batur'un gözü çok yukarılardaydı.
9 Mart Cuntasının Devrim Konseyi Başkanı Faruk Gürler, Başbakan'ı Muhsin Batur olacaktı. Yüksek komuta konseyi 12 Mart'ta idareye el koyunca darbe yön değiştirmişti.
1973 yılında, Gürler Cumhurbaşkanı olmak için ayrılınca, onun boşalttığı Genelkurmay Başkanlığı için DERİN HAMLELER yaptı. Semih Sancar ve Kara'cıların önünü kapatması karşısında, çok kızdı. Gürler'in Cumhurbaşkanı olmasının arkasından çekildi. Meclis'teki oylamalara bile katılmadı. Onun bu hareketi, Fahri Korutürk'ün önünü açtı. Ağustos 1973'te emekli olunca, Cumhurbaşkanı Korutürk, Batur'u kontenjan senatörü yaptı. Borcunu ödedi. Sol cuntacı Muhsin Batur, bir süre sonra CHP'ye KATILDI. Kader işte, 16 Nisan 1980'de, CHP'nin cumhurbaşkanı adayı oldu. 263 oy aldı. 276 alsa, az daha, CHP'li Cumhurbaşkanı olacaktı. CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun kulakları cınlasın.
Geleceklerini kurtardıklarını sanan siyasi parti liderleri, 7 yıl sonra (12 Eylül) Genelkurmay Başkanı Orgeneral Kenan Evren tarafından evlerinden alındılar, hapsedildiler.
O günleri unutanların başında, bugünkü siyasi parti liderleri başı çekiyor.
10 Ağustos'ta Aziz milletimiz Cumhurbaşkanlığına Erdoğan'ı aracısız, hilesiz-hurdasız doğrudan doğruya seçti. O günün anlam ve önemini tam olarak anlayabildik mi? 27 Mayıs darbesinin vesayet anlayışı olarak Türkiye'ye dayattığı cumhurbaşkanlığı anlayışı tedavülden kalkmıştı. Milletine tepeden bakan devlet anlayışı sona ermişti.
Çankaya, halkıyla bütünleşmiş, milli iradenin tam egemenliği altına girmişti.
Kısaca Türkiye, "küllerinden doğmuş" ve "Yeni Türkiye'nin kuruluşu" önünde artık bir engel kalmamıştı.

SONUÇ: Aziz halkımızın düşüncelerine tercüman olarak yazıyoruz: Muhalefet, 10 Ağustos'ta Erdoğan seçilmesin diye derin birçok senaryonun içinde yer aldı. Olmadı.
Aziz milletin yürüyüşünü durduramadılar.