30 Mart'ta (Yeter, söz demokrasinin. Büyük Türkiye'ye inanıyorum) diyenler kazandı"
Yeni Türkiye'nin dilini kesmeye, güçlü bileğini bükmeye çok çalıştılar.
Türkiye'nin sesini kısarak bütün mazlumların da sesini kısmaya yok etmeye çok uğraştılar.
Ancak unuttukları bir gerçek vardı.
O gerçek; ZAFERİN İNANANLARIN OLMASIYDI.
Bu zafer basit bir zafer ve tesadüf bir zafer değildir. Bu zafer inancın, imanın, hainlere, kripto düşmanlara, küresel odaklara karşı koymuş bir duruşun haklı zaferidir.
Zalimler istemese de, münafıklar hazmetmese de bu millete ve bu kutsal vatan toprağına hizmet edenler aziz ve muzaffer oldular. Hainler, ülkemizde kaleyi içten işgal etmeye çalışsa da, hamdolsun milletimizin şuuru ve inancı kaleyi yine korudu.
Sandığın mesajı
Milli iradenin zaferi 31 Mart sabahı güneşin doğuşu ile tescillendi.
Vatandaşımız, Tayyip Erdoğan'dan memnun olduğunu söyledi. Durumdan memnun olmak, AK Parti'nin icraatçılığının, kalkınmacı kimliğinin, aktif dış politikasının ve elbette reformcu karakterinin onayıdır.
Halkımız, geleceği düşünerek Tayyip Erdoğan'ın başarabileceği kanaatini tescilledi. Bir anlamda sadece önümüzdeki 4 yılı değil, 2023'e yönelik de bir karara imza attı. 30 Mart'ın bir final değil yeni Türkiye'nin yürüyüşüne destek olduğunu gösterdi. Önümüzdeki dönemin siyasal koordinatlarını açıkladı.
Bugünden itibaren yeni bir döneme giriyoruz. Zor ancak anlamlı halk yürüyüşü yeniden hız kazanacak. Hem ekonomik hem de siyasi olarak yeni bir çıkışı izleyeceğiz.
Bugün yeni bir başlangıçtır ve hayırlı olsun. Aziz halkımız bu günden sonra safları daha sıkı tutarak tek yürek olarak, 2023 yürüyüşünü sürdürecektir.
100 yılın hesabı
Dünya genelindeki büyük değişim sonucu Türkiye tarihi fırsatların eşiğinde bulunuyor. 30 Mart'ta sandığa giren oylar, sadece iç siyasete nefes aldırmadı, Filistin, Lübnan, Irak, Çeçenistan, Arakan, Somali, Doğu Türkistan, Bosna Hersek, Suriye, Mısır ve diğer Müslüman Coğrafyasında yaşayan mazlum Müslümanların da hislerine tercüman oldu. İnşallah, 30 Mart ve sonrasındaki seçimlerde halkın oylarıyla gerçekleşecek zaferler, ülkemizin ve İslam coğrafyasının yeniden istiklal mücadelesinin de zaferi olacaktır.
Yakın coğrafya
Şunu unutmayalım; tam bugün Avrasya'da kilit ülke Türkiye'dir. Küresel güçler gözlerini Türkiye'ye dikmişler.
Üzerimizde büyük oyunlar oynanıyor. Bu egemenlik savaşı, aslında Osmanlı'nın bu coğrafyadan silinerek, Asya ile Avrupa'yı, Osmanlı olmaksızın, birbirine bağlayıp, dünyanın en zengin yeraltı kaynaklarının ve en bereketli pazarlarının ele geçirilmesi, yağmalanması amacına bağlı olarak başlayan bir savaştır. Enerjide yeni koridorlar, Yeni İpek Yolu (Transit Ticari Geçişler), Türkiye'nin geleceğinin parlak olduğunu ifade ediyor.
Aziz halkımızın birlik ve beraberlik içinde tarihi YÜRÜYÜŞÜ ve siyasi - ekonomik istikrarı sağlamaya kararlı oluşu, küresel odakların en büyük korkusu olacaktır.
Sonuç
100 yıl önce, Osmanlı-Türk imparatorluğunu tasfiye edenler, bu sefer aynı imkânı bulamayacaklar. Türkiye eski Türkiye değildir. Her türlü dış ve iç operasyonlara karşı koyacak savunma ve stratejik hamle kabiliyetlerine sahiptir.
Bu sefer ''Büyük Türkiye'' projesiyle karşılarına çıktık. 2023 hedeflerine ulaşarak, parsellenen coğrafyanın boynu bükük ülkesi olmayacağımızı haykırıyoruz.
