BÜLENT ERANDAÇ

BÜLENT ERANDAÇ

Tarihi 23 Nisan 2013

Krizin siyasileri topun ağzında

23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramınız'ı kutlarım. 23 Nisan 1920, TBMM'nin ilk günü olması nedeniyle ayrı bir anlam taşımaktadır. Şimdi 2001 krizine bir yolculuk yapalım. Türkiye'yi 2001 krizine götürenleri, 'Kara Çarşamba' ile Cumhuriyet tarihinin en büyük krizine sebep olanları, meydana getirilen dalgalarda hortumlarla bazı çevreleri milyarder yapanları, milleti gözyaşına boğanları hatırlatmak.
2001 krizine sebep olanları yargılayacak Vicdan Mahkemesi'nin şüphelileri:
Ecevit hükümetinin Başbakan Yardımcıları, Hüsamettin Özkan, Devlet Bahçeli ve Mesut Yılmaz. Ekonomi bakanları, Hikmet Uluğbay, Recep Önal.
Maliye Bakanı Zekeriya Temizel Merkez Bankası Başkanı: Gazi Erçel Hazine Müsteşarı: Selçuk Demiralp İlk kararı Türk Milleti'nin vicdan mahkemesi verdi. Bülent Ecevit, Devlet Bahçeli ve Mesut Yılmaz'ın partileri, 3 Kasım 2002 seçimlerinde hezimete uğradı.

Rapordaki 3 madde

Cumhuriyet tarihinin en büyük ekonomik krizi olan, Türkiye'ye 300 milyar lira kaybettiren, binlerce kişinin işsiz kaldığı, yüzlerce işyerinin kepenk kapattığı 2001 krizinin üzerinden uzun değil, 12 yıl geçti.
Türkiye, 2001 yılı öncesinde hem içten hem dıştan soyuldu. Enflasyon bir iç soygun mekanizması olarak kullanıldı. Yüksek faiz de bir dış soygun ve dışarıya kaynak aktarma mekanizması olarak devrede tutuldu. Kamuoyunda 'Kara Çarşamba' olarak da adlandırılan kriz sürecinin bir gününde bir gecede faizler yüzde 7 bin 500'e çıktı. Merkez Bankası'ndan bir gecede 7,6 milyar dolar çıktı. Kur 600 bin liradan 1 milyon 600 bin liraya fırladı. 2005 yılında Başbakanlık Teftiş Kurulu'nun hazırladığı bir rapor, Ecevit hükümetinin, Başbakan yardımcıları Hüsamettin Özkan, Devlet Bahçeli ve Mesut Yılmaz'ın sorumluklarını gözler önüne seriyor.
BİR: Siyasi sorumluluğunu zamanında yerine getiremeyen liderlerin gecikmesinden dolayı zarar büyüdü.
İKİ: Hükümet ile ekonomi bürokratları arasında koordinasyonsuzluk krizi büyüttü.
ÜÇ: krizin çıktığı 19 Şubat 2001 günü Hükümetin 'dalgalı kur'a geçmesi gerekirken sonuçlarından korkuldu, hızlı hareket edilmedi.
Böylece Merkez Bankası'nın 21 Şubat 2001 Çarşamba günü yaklaşık 3,5 milyar dolar tutarındaki döviz rezervini düşük kurdan satmasına sebebiyet verildi. Bunun Türkiye'ye maliyeti, o günkü değerler üzerinden 2,1 katrilyon lira oldu."
Türkiye'nin 2001 döneminde yaşadığı krizde kritik görevde olan Hazine Müsteşar Yardımcısı Osman Tunaboylu daha sonra itiraflarda bulundu: Krizden siyasetçi ve bürokratlar sorumludur. O tarihteki Hazine ve Merkez Bankası 'IMF programı' diyordu başka bir şey demiyordu." (NOT: Kriz gecesi Merkez Bankası Başkanı Gazi Erçel ile Hazine Müsteşar yardımcısı Osman Tunaboylu arasındaki kavgayı Yaman Torüner yazdı. Gözden kaçan makale bir başka yazı konusu olacak) Türkiye'nin kanını emen IMF ile yapılan STAND-BY anlaşmasının ardından 2000 yılında devreye giren istikrar programı büyük çöküşün baş sorumlusuydu.
Kısa vadeli borçlar 28,9 milyar, toplam dış borç stoku da 114,3 milyar dolara çıktı.
Kriz gecesi Merkez Bankası'ndan Başkan Gazi Erçel'in bile döviz çektiği anlaşıldı.

SONUÇ:
2001 krizi, Türkiye'nin en büyük ve en derin kriziydi. Krizin arka planını TBMM'de kurulacak araştırma veya soruşturma komisyonu ortaya çıkaracak.
Hazırlanacak rapor, bağımsız Türk mahkemelerinin önüne gelecektir. Bu krizi tetikleyen etkenler nelerdi? İç ve dıi soygunda kimler görev almıştır? Krizin arka planında hangi eski bakanlar ve ekonomi bürokratları vardı? Siyasi irade ve bürokratlar beceriksiz miydi? Merkez Bankası'nın sattığı milyar dolarlık dövizlerden CitiBank ve Deutsche Bank büyük kar elde etti. Bu bir tesadüf olabilir mi? Acaba kimler yabancıları olacakları üflemiş olabilir? Bu soruların cevapları, Türk milletinin vicdan mahkemesinden sonra Türk mahkemelerinin de önünde hesap vermek zorunda kalacak birçok ismi ortaya çıkaracaktır.