BÜLENT ERANDAÇ

BÜLENT ERANDAÇ

Tarihi 11 Ocak 2013

Zaman aşımına uğramasın

Kimilerinin örtülü darbe olarak nitelendirdiği 1993'te meydana gelen karanlık olaylar 2013'te zaman aşımı süresi olan 20 yılı geride bırakmış olacak mı? Önemli hadiseler bütün sırları ile tozlu raflarda mı kalacak?
Bu sorulara cevap olacak bazı gelişmeler yaşanıyor. 8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın oğlu Ahmet Özal, 7 Ocak 2013 günü Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile Huber Köşkü'nde görüştü. Ahmet Özal çıkışta, "Babamın ölümüne ilişkin davanın zaman aşımına uğramaması konusunda görüştüm" açıklamasında bulundu.
Ahmet Özal'la sohbet eden bir gazeteciyim.
Son konuşmamızda şöyle konuşmuştu: 1993'ün mercek altına alınması gerektiğine işaret etmiş, Türkiye için o dönem, önemli bir dönemdir 93 yılı. Ergenekon davalarından 100 kat daha önemlidir."
Şimdi zaman aşımı riskini irdelemek istiyorum:
İşkence ve faili meçhul cinayetlerde zaman aşımını ortadan kaldıracak olan 4. Yargı Paketi'nin MECLİS'e gelmesi bekleniyor.
Bununla beraber, Emekli başsavcı Reşat Petek, zaman aşımı süresinin uzatılmasının mümkün olduğunu belirtiyor. Ceza hukuku uzmanı Prof.
Ersan Şen, 20 yıl olan zaman aşımı süresinin uzatılabilmesi için ancak şüphelilerin tespit edilip dava sürecinin başlatılmış olması gerektiğini savunuyor. 1993 yılının faili meçhul olaylarının 2013 yılında, tozlu raflara gitmesini, soruşturma savcıları yukarıdaki maddeler bağlamında durdurma imkânına sahip bulunuyor.
* TURGUT ÖZAL:
Ankara Savcısı Kemal Çetin soruşturmayı sürdürüyor. Soruşturma Nisan 2013'e kadar bitirilmediği takdirde zamanaşımından düşecek. Savcı, Özal'ın zehirlendiğine ilişkin yeterli, kesin ve inandırıcı kanıt elde ederse, şüpheli sıfatı ile ifade alırsa, dosya kurtulacak. Yoksa yapılan soruşturma "takipsizlikle" sonuçlanacak.
Dosya kapanacak.

RİSK ALTINDAKİ DOSYALAR
* UĞUR MUMCU:
24 Ocak 1993 yılında, evinin önünde düzenlenen bir bombalı saldırı sonucu öldürüldü. Uğur Mumcu cinayetinin Soruşturması çeşitli aşamalar geçirdi.
Ankara Başsavcılığı, cinayetle ilgili 11 Temmuz 2000'de talep üzerine şu açıklamayı yaptı: Sanıklar Ferhan Özmen ve Necdet Yüksel hakkında dava açıldı, Ankara 2 Nolu DGM'nin bu kişileri mahkûm etti. Suikast eylemini Özmen ve Yüksel ile halen firarda bulunan Oğuz Demir'in gerçekleştirdi, bu kişilerin de suikastın arkasında olduğu iddia edilen Tevhit-Selam Kudüs Ordusu örgütü üyesi oldukları mahkemece saptandı. İddianamede ikametleri Tahran/İran olarak gösterilen bu kişilerle ilgili, "Askeri yönden İran'da eğitilmişler ve doğrudan gizli olarak bağlantı kurulan bu tip elemanlara ayrıca bomba ve silah eğitimi verilerek örgütsel gruplarla bağlantıları kesilmiştir" deniyor.
2011'de Mumcu ailesinin yeniden soruşturma talebi üzerine, Ankara Savcılığı soruşturmaya gerek olmadığına karar verdi. Mumcu Ailesi "Topluma olayın faili olarak sunulanlar değil, olayın arkasındaki gerçek failler ortaya çıkarılıncaya kadar bu dosya kapanmamalıdır" diyor.
* EŞREF BİTLİS:
Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Eşref Bitlis'in hayatını kaybettiği şüpheli uçak kazası. 17 Ocak 1993'te yaşanan kazaya ilişkin Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından açılmış bir soruşturma var ancak şu ana kadar herhangi bir şüpheli hakkında yakalama kararı çıkarılmadı.
Son olarak Emekli Orgeneral Çevik Bir'in ifadesi alındı. Yeni bilgiler, suikast olduğunu gösteriyor. Savcının sürpriz bir çıkışla zaman aşımını durdurması bekleniyor.
* ADNAN KAHVECİ:
5 Şubat 2013'te şüpheli bir kaza sonucu vefat eden Adnan Kahveci'nin vefatının 20. yılı doluyor.
* MADIMAK:
2013 Temmuz'da Sivas ve Başbağlar olaylarının üzerinden 20 yıl geçmiş olacak.
Bu karanlık hadiseler bazı davalara konu olsa da olayların üzerindeki sır perdesi aralanamadı. Fakat Cumhurbaşkanlığı denetleme kurulu çalışıyor. İlginç gelişmeler olabilir.
* BAHTİYAR AYDIN:
22 Ekim 2013'te, Diyarbakır Jandarma Bölge Komutanı Tuğgeneral Bahtiyar Aydın'ın şüpheli ölümünün üzerinden 20 yıl geçmiş olacak. Bahtiyar Aydın paşanın içeriden bir suikasta kurban gittiğine dair iddialar ve şahit ifadeleri pek çok soruşturma dosyasına girdi.
* CEM ERSEVER CİNAYETİ:
Efsane Binbaşı' olarak ün yapan ve JİTEM'in kurucusu olarak anılan Cem Ersever, 80'lerin sonu ve 90'ların başında Güneydoğu'da PKK ile ilgili tüm istihbarı çalışmaları yönetmişti. Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Eşref Bitlis'in kuşkulu bir uçak kazasında ölümünden bir ay kadar sonra, binbaşı rütbesindeyken, 17 Mart 1993'de 30 arkadaşı ile birlikte görevinden istifa etmiş, kendisine bir şey olursa Hanefi Avcı'ya haber vermesini istemişti.
Ersever, mahkemeye ifade vermek için 24 Ekim 1993'te Ankara'ya gitti ve bir daha kendisinden haber alınamadı.
1 Kasım'da Ankara Çamlıdere'de sevgilisi Neval Boz'un, 2 Kasım'da Ankara Polatlı'da itirafçı Murat Demir'in ve 4 Kasım 1993'de Ankara Elmadağ'da Ahmet Cem Ersever'in cesetleri jandarma tarafından bulundu.
Birbirlerini tanıyan bu üç kişiyi kimlerin öldürdüğü bir sır olarak kaldı.
Soruşturma ve olası dava için, 4 Kasım 2013 gününe kadar henüz zaman var.