BÜLENT ERANDAÇ

BÜLENT ERANDAÇ

Tarihi 2 Eylül 2012

Turizmin kılcal damarları

"Bacasız sanayi" olarak tanımlanan turizmde,Türkiye gerçeklerine bir göz gezdirelim.
2023 turizm hedefleri, 50 milyar dolar gelir ve 50 milyon turist.
Türkiye bütçesi 351 milyar TL. Turizm gelirlerimiz 30 milyar dolar. Bu durumda,Bütçe gelirlerinin yüzde 10'unu 30 milyar dolarla turizm karşılıyor.
Turizm gelirleri geriledi?
Gelen turist sayısı azaldı?
Turizmde tehlike çanları çalıyor? gibi sorular bazı gazete ve televizyonlarda haber oldu.
Yorumlarda ise siyasi manüplasyon kokusu aldım. Gerçekleri öğrenmek için Türkiye turizminin kılcal damarlarını bir kalp ve damar doktoru ciddiyetiyle takip eden, TÜRSAB Başkanı Başaran Ulusoy ile konuştum. İşte o sohbet:
Başkanım, rakamlar ne diyor?
Turist Sayısında yüzde 1.87 oranında gibi küçük bir düşüş var.
Ocak-Temmuz döneminde yüzde 1.87 düşüş oldu,Temmuz ayına bakıldığında yüzde 0.57 oranında düşüş söz konusu. İlk 15 ülkenin 6'sında artış 9'unda düşüş kaydedildi.
Artış, azalma nerelerden?
Gürcistan, İsveç ve ABD en çok artış olan pazarlar. Gürcistan geçen yıla göre yüzde yüzde 20.17'lik artışla zirvede. Suriye, İran ve Fransa düştü.
Yurt dışında yaşayan vatandaşlardan elde edilen gelirler bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 2.8 arttı.
Türk Turizminin gelecek raporu nasıl?
Türkiye'ye 2011'de 31 milyon 456 bin turist geldi. Uluslararası listede dünyada 7., turizm gelirleri itibariyle de 11. sıradayız. 2012'de mevziyi koruruz ,2013 yılından başlayarak tırmanışımızı sürdürürüz.
Başkanım, Türkiye(Denizkum-Güneş) dar bir alandan son yıllarda kurtuluyor. Yeni alanların durumu nasıl?
Sağlık ve Termal Turizm:
Türkiye'nin turizm stratejisi içinde, sağlık turizminin öncelikle ve ağırlıklı olarak termal turizm alanında gelişmesi öngörülürken, diğer ihtisas dallarını kapsayan, sağlık ve tedavi alanlarında son yıllarda kaydedilen gelişmeler, geniş anlamda tıbbi turizm gelişimini de ön plana çıkardı. Önemli bir jeotermal kuşak konusunda şanslıyız. Kaynak zenginliği açısından dünyada ilk 7 ülke arasında yer alıyoruz. Termal sularımız, debileri, sıcaklıkları, fiziksel, kimyasal, ve tedavi özellikleri itibariyle üstün niteliktedir.
Ülkemizin sağlık turizmi stratejisi içinde termal önem ve önceliğini korumaya devam edecektir.
Özel sektör neler yapıyor?
Öte yandan son yıllarda, özel sektörün gerçekleştirdiği atılımlar sonucunda, çeşitli sağlık kurum ve kuruluşlarının, yurtdışına açılmaları, tıbbi turizmi de ülkemizin sağlık turizmi gündemine taşıdı. Bir kısım özel tedavi ve sağlık kuruluşlarının, hastanelerin en ileri teknoloji, ve deneyimli kadroları ile en yüksek standartta sundukları hizmet ve tedavi olanakları, bir kısım ihtisas alanlarında tedavi olmak üzere gelenlerin sayılarının giderek artmasına yol açtı.
Termal turizm dahil, sağlık amacıyla ülkemize gelen ziyaretçi sayıları, yıllar itibariyle dalgalanma göstermekle beraber genelde hızlı bir yükseliş trendi izlemiştir. 2010 yılında sayı 115 bin 223'e yükselmiştir. Türkiye, Asya, Balkanlar ve diğer bir kısım Avrupa ülkelerinden; onkoloji, kardiyoloji ve kardiyovasküler cerrahi, göz hastalıkları, kadın doğum, organ nakli, ağız ve diş sağlığı gibi uzmanlık dalları başta olmak üzere çeşitli hastalıkların tedavisi amacıyla gelen artan sayıda ziyaretçi çekmektedir.
Arnavutluk, Kosova, Bosna Hersek, Sırbistan, Kazakistan, Ukrayna, Gürcistan, Azerbaycan, Bulgaristan, Romanya, Irak, İran, Suriye, Hollanda, İngiltere ve Almanya'dan çok sayıda hasta tedavi amacıyla Türkiye'ye gelmektedir.
İstanbul kongre yıldızı olarak nereye koşuyor?
Dünya genelinde yapılacak kongre sayısı ilk kez 10 bin sınırını aştı.
İstanbul 2000'li yılların başında Dünya Kongre Şehirleri sıralamasında 40'ıncı sıralarda yer alırken 2009 yılında 80 kongre ile 7. sıraya tırmandık. 2010 yılında ise 109 kongre ile 7'inci sırada yer almıştı.
2011'de dünya dokuzuncusu durumunda.10 binin 10'unu almak hedef. İstanbul'a yapılacak yeni yatırımlarla bin kongre yapacak duruma gelmeliyiz.
İstanbul'un hangi yatırımlara ihtiyacı var?
3. havaalanı kısa zamanda devreye girmeli. Galata Port, Haydarpaşa Port için düğmeye basılmalı. Marmaray devreye girince, Avrupa-Asya arasında kesintisiz demiryolu ve tren seferleri, Türkiye'nin yüzünü ağartacak.
Denizyolları can damarımız olacaktır.
Başkanım, dev gemiler İstanbul, İzmir limanlarına akın ediyor, Türkiye ne yapmalı?
Kruvaziyer turizmi, dünyada hızla gelişen ve bulunduğu ülke/şehre oldukça yüklü gelir bırakan, orta ve üst gelir grubuna hitap eden bir turizm çeşididir. Arap Yarımadası, Kızıldeniz, Karadeniz ve özellikle Akdeniz Bölgesi gerek pazarlama stratejisi gerekse kruvaziyer destinasyonlarında yeni güzergahlar yaratması bakımından dikkat çekmektedir. Akdeniz Çanağı kruvaziyer destinasyonları için giderek yükselmekte olan bir yıldız olduğun son 3 yılda kruvaziyer turizmin gözdesi haline gelmiştir. Bu turizm çeşidi özellikle Akdeniz'de İspanya, İtalya, Yunanistan, Hırvatistan, Malta ve Mısır'da ön plana çıkmaktadır.
Türkiye müşteri bakımından giderek önem arz eden bir pazara odaklanmaktadır. Bu Pazar Akdeniz kruvaziyer pazarıdır. 2011'de limanlarımıza 1623 kruvaziyer gemi uğradı ve gemilerle gelen, giden ve transit yolcu sayısı 2 milyon 191 bin 420 kişiye ulaştı. Yapılması Gerekenler: Trabzon, Kuşadası, Samsun, İzmir, Antalya ve Mersin'de bulunan ve Kruvaziyer gemi kabul eden limanlar yenilenerek genişletilmesi. İstanbul'daki liman kapasitesi hızla artırılması,İstanbul, Antalya ve İzmir'de bulunan yat limanlarının mega yatları kabul edecek şekilde yenilenmesi gerekmektedir.

SONUÇ:
Türkiye, geleceği parlak bir ülke. 2023 hedeflerine ulaşmak kolay olmayabilir ama zorlukların altından kalkacak genç bir nufüsa sahibiz. 2023'te Dünyanın onuncu ekonomisi olacak Türkiye, yarınların oyun kurucusu konumunda bulunacaktır. Bugünlere bakıp içimizi karartanlara bakmayın. Bugün geçer, önemli olan yarınlar.