Bakanlar Kurulu üyeleri, Türkiye'nin gelecek yıllara yönelik siyasi takvimi açısından bakınca bazı önemli gelişmelere işaret ediyor.
Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin 2014 yılında yapılacağını düşünürsek, bu kabineden geleceğin "Başbakanı" çıkacak.
2014 yılında yapılacak Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Başbakan Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanı adayı olup Çankaya'ya çıkarken, iktidarda bulunacak AK Parti'nin Başbakan adayı olarak mevcut kabineden bir isim öne çıkacak.
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün 2014 yılına yönelik siyasi pozisyonu ayrı bir özellik gösteriyor. Gül'ün , Cumhurbaşkanlığı sonrası Başbakan olma olasılığının yüksekliğinden bahsedilirken, bir ara seçime girmesi, milletvekili olması için en az altı ay geçecek.
Gül'ün Başbakan olarak göreve başlamasına kadar, her halükarda yeni bir ismin Başbakan olarak AK Parti'nin başında bulunması şart görünüyor.
Arınç ya da Davutoğlu
İşte onun için, bu yeni kabineden yeni bir "Başbakan" çıkacağını vurgulamaktayız.
Allah ne gösterir bilinmez ama mevcut gelişmelere bakarsak, Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç veya Bakanı Ahmet Davutoğlu'nun, Erdoğan'ın son kabinesinden "Başbakan" olarak çıkma olasılığı yüksek görünüyor. Önümüzdeki dönemde yerel seçimler ile Cumhurbaşkanlığı seçimi var. Ancak genel seçimler ile yerel seçimler arasında 1 yıldan az süre varsa ikisinin birleştirilme olasılığı bulunuyor. Bu nedenle 2014'te üç seçimin aynı anda yapılabileceğinden bahsediliyor. Olmazsa, 2015 yılında yapılacak genel seçimlere kadar, yeni bir Başbakan görevde olacak.
Başkanlık sistemi
En geç iki yıl içinde, Başkanlık sistemi tartışmalarının da stabil duruma gelmesi mümkün görünüyor. Yeni anayasa bağlamında, Başkanlık sistemi için partiler arasında bir anlaşma olması zor göründüğünden, konunun bir halkoylamasına kadar gitmesi olasılığı bulunuyor.
Başkanlık sistemi gelsin veya gelmesin, 2014 yılında ilk defa halk tarafından yapılacak Cumhurbaşkanlığı seçimlerine Başbakan Tayyip Erdoğan'ın katılacağı
Türk kamuoyu tarafından genel kabul görüyor.
Kabinenin analizi
Erdoğan'ın yeni kabinesinin çok dikkatle hazırlandığı ve tecrübeye ağırlık verildiği gözleniyor.
Hassas bakanlıklarda çok dikkatli davranılmış. Siyaset ve devlete Bülent Arınç, ekonomiye Ali Babacan kumanda ederken, Prof.Dr. Beşir Atalay ve Bekir Bozdağ'ın, yeni anayasa ve açılım politikalarının takibi açısından Başbakan'a çok yakın çalışma şansı bulacakları görülüyor.
Adalet Bakanlığı'nın Sadullah Ergin'e, İçişleri Bakanlığı'nın Başbakan Erdoğan'ın belediye başkanlığı döneminden beri yanında bulunan İdris Naim Şahin'e emanet edilmesi, Milli Eğitim Bakanlığı'na Ömer Dinçer'in getirilmesi "vefa ve tecrübenin" karşılığı olarak görünüyor.
Binali Yıldırım, Zafer Çağlayan, Nihat Ergün, Mehmet Şimşek, Taner Yıldız, Ertuğrul Günay, Veysel Eroğlu, Recep Akdağ, Mehdi Eker, Hayati Yazıcı, Cevdet Yılmaz bölgelerinde yüksek seçim başarıları elde etmeleri sonucu bakanlıklarının devamı ile taçlandırıldı.
TOKİ başarısı ile parlayan Erdoğan Bayraktar Trabzon'u temsil ederken, bölge dengesi açısından Suat Kılıç Samsun'dan bakan oldu. Milli Savunma Bakanı olarak Sivas'ı temsilen kabinede yer alan İsmet Yılmaz'ın yıldızı 2007 seçimlerinde parlamıştı.
Seçim zamanı tarafsız Ulaştırma Bakanı, sonra Denizcilik Müsteşarlığı ve Kültür –Turizm Bakanlığı Müsteşarlığı döneminde aktif görevlerde bulunmanın sonucu gerçekleşen bir atama özelliğinde.
Fatma Şahin kabinenin tek kadın bakanı konumunda.
Milli Savunma Bakanı
Vecdi Gönül'ün, Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu'nun liste dışında kalması, sürpriz olarak değerlendiriliyor.
Bakan olacakları tahmin edilen Hüseyin Çelik, Ömer Çelik ve Menderes Türel'in daha sonraki yıllarda kabineye girme şansları olduğu belirtiliyor.
