Tarihi 8 Eylül 2011

İşte haber bu!

Yine "Böyle de haber olur muymuş?" diye saldırıya geçerler mi, bilemem. Ama bildiğim bir şey var ki, yine alabildiğine rahatsız oldular, yine sıkıntıdan çatlıyorlar.
Çünkü, Takvim dün Türkiye'yi sarsacak bir habere daha imza attı. BDP'li Bengi Yıldız'ın aşk kaçamağının ardından "PKK'nın başimamının" görüntülerini yayınladı.
Yine Bodrum'da... Yine Ramazan Ayı'nın ortasında... Yine eşi ve çocukları ile değil, Şennur Çelikkol isimli bir başka kadınla...
Adam "imam", ancak "Ramazan gelmiş, bana ne" tavrı içinde. Elinde su şişesi ortalıkta geziniyor. Kimi zaman bikinili bayan arkadaşının sırtını kremliyor, kimi zaman da kaldığı otelin havuzunda ve Bodrum'un mavi sularında serinliyor.
İşte PKK'nın din istismarının belgesi!
Gözlerden ırak olunca Abdullah Öcalan'ın "Bizim dinimiz Zerdüştlüktür" sözlerini doğrulamak için ellerinden geleni yapıyorlar. Halkın karşısına çıktıklarında da herkesten fazla "Müslüman" kesiliyorlar.
***

Adam, herhangi bir cami imamı değil...
PKK'nın ve BDP'nin son derece önem verdiği bir şahsiyet! Terör örgütü ile paralel faaliyetlerde bulunan Anadolu Din Adamları Derneği'nin başındaki kişi.
Bu dernek, Marksist-Leninist bir yapı içinde kurulan PKK'nın eksiğini tamamlayıp, dindar bölge halkını hedef alıyor.
Kürtçe vaazlar düzenliyor... Sivil itaatsizlik eylemlerini organize ediyor... Halkı camilerin dışına çıkarıp, "alternatif cuma namazları" kıldırıyor... Kürtçe hutbeler verdiriyor... "Kürtçe Mevlüt" diye bastırıyor...
Kısacası, Kandil'den ve İmralı'dan gelen talimatları yerine getiriyor. Din adına kardeşi kardeşe düşman etmek için elinden geleni ardına koymuyor. Vatandaşın dini duygularını alabildiğine sömürüyor.
Sonrası malum...
Takvim'in dünkü haberinde görülüyor.
Ramazan Ayı gelince sırra kadem basıyorlar. Halk oruç tutup dini vecibelerini yerine getirmeye çalışıyor. Onlar ise, sevgililerini yanlarına alıp, Bodrum gibi tatil yörelerinde gözlerden uzak keyif yapıyorlar!
Bunların imamlığı bu kadar!
***

Şimdi, BDP'li Bengi Yıldız'ın Bodrum kaçamağının ardından olduğu gibi, birileri yine "Ne varmış" bunda diyebilirler. Bir defa daha meseleyi çarpıtıp, kafaları bulandırmaya çalışabilirler:
- Kürtler, Bodrum'a gidip tatil yapamazlar mı?
Yapabilirler elbette. İster Bodrum'a, ister Marmaris'e, isterlerse bir başka tatil yöresine giderler; diledikleri gibi tatillerini yaparlar.
Kimse onların tatillerine karışmıyor ki!
Mesele onların tatil yapmaları değil, sergiledikleri iki yüzlülük. Geniş kitlelere yönelik olarak ortaya koydukları istismarcı tavırlar. Baksanıza, millete veriyorlar talkını, kendileri yutuyor salkımı!
İşte, Takvim onların maskelerini çıkarıyor.
Geniş halk kitlelerine gerçek yüzlerini gösteriyor. Güzel bir gazetecilik örneği sergiliyor.
***

Takvim'in peş peşe ortaya koyduğu bu gazetecilik başarısını küçümsemeye çalışmak, biraz da meşrep meselesi.
Daha önce Bengi Yıldız haberinde Takvim'in başarısını gölgelemeye çalışan medya grubunun bir gazetesinde, dün şu başlık gözüme çarptı: "Ülkücülerden ilgi görüyorum."
Bu sözleri BDP'nin Genel Başkanı Selahattin Demirtaş söylüyordu.
Haberde de "Demirtaş, ılımlı kişiliği ve verdiği mesajlarla birçok çevreden olumlu tepki alıyor" değerlendirmesi yapılıyordu.
Şimdi kimse kusura bakmasın, ama bu yorumu yayınlayan bir zihniyet her şeyi yapar! "Ilımlı kişinin verdiği olumlu mesajları!" BDP kongresinde gördük:
Meclis boykotunu savunup Türkiye'yi uluslar arası arenada zor duruma sokmak için çırpındı, Abdullah Öcalan ve Kandil'in dümen suyundan çıkamadı, İstiklal Marşı yerine PKK'nın sözde "kahramanlık marşını" okudu, ölen PKK'lılar için saygı duruşunda bulundu, terör ve teröristin yanında yer alıp devlete meydan okudu...
Bu tavırlara övgüler düzenler, "Takvim güzel bir habercilik yaptı" deseler şaşardım.
Yapmazlar, yapamazlar, meşrepleri kaldırmaz!