Bu kısa sürede pek çok projeye imza attı.
Ancak, 2010'un sonunda sansasyonel bir haberle kamuoyunun önüne çıkarıldı: "Garnizon Koşusu'na izin vermeyen Vali"
Bazı çevreler tarafından bir kalemde silinip atılmaya çalışıldı!
Dün, Ankara Valisi Alâaddin Yüksel'le birlikteydik. Başkent'teki 6 ayının bilançosunu masaya yatırdık. Önce MOBESE'lerden başladık. "Ankara'ya 1.5 senede sadece 30 kamera takılmıştı" dedi:
- Bunu 2.5 ayda 825'e ulaştırdık ve açılışını yaptık.
2009 yılı ortalarında Bakanlar Kurulu kararı ile oluşturulan "Kalkınma Ajanslarını" anlattı:
- Ankara'da faaliyete geçmemişti.
Yer bulduk, destek ofislerini oluşturduk. ODTÜ ve Boğaziçi mezunu 3 yabancı dil bilen 40 eleman aldık.
Yüksel, bu ajansın nasıl çalışacağını da anlattı:
- Yatırımcı gelecek, dosyasını buraya verecek. Aylarca koşturmayacak. İşlemleri burada yapılacak. 8-10 gün sonra da kendisine "gel inşaata başla" denilecek.
Ankara'da tam 49 adet müze var. 40 kütüphaneye sahip. 11 tiyatro, 2 opera ve bale, 29 adet de sinema salonu bulunuyor.
Termal açıdan da son derece zengin.
Buna karşılık, Türkiye'deki büyük seyahat acentelerinin hiçbirinin tur paketinde Başkent'in adı yok. Vali Yüksel, "Olmaz böyle şey" demiş. 100'e yakın turizmciyi Ankara'da bir otelde toplamış. Başkent'in özelliklerini ortaya koymuş.
Sonuç:
İki gün önce Türkiye'nin büyük tur operatörlerinden birinin Genel Müdürü, Başkent'e gelip müjdeyi vermiş:
- 2011 yılı turizm kataloğumuza Ankara'yı da dahil ettik.
Görüşmemizde Vali Yüksel, daha şimdiden aylar sonrasına randevuyu verdi:
- Seninle Mayıs sonunda şehrin girişine gideceğiz. Ankara'ya turist taşıyan otobüsleri karşılayacağız.
Bir başka proje de hayvancılıkla ilgili.
Bunun için tam 38 trilyon ayrıldı.
Esenboğa'nın çevresi tezek kokusundan kurtuluyor. Ankara'ya Türkiye'nin ilk ve tek Hayvancılık İhtisas Organize Sanayi kuruluyor. İşletmeler burada toplanacak. Ankara, hayvancılık borsası haline gelecek.
Artık, Ankara Valiliği'nde her salı "halk günleri" yapılıyor. Yönetim, vatandaşın derdini dinliyor.
Başkent, ayıptan da öte bir sıkıntı ile karşı karşıyaydı. Tam 125 bin vatandaşın nüfus cüzdanı yoktu. Bunun için midibüsler kiralandı. "Tekerlekli nüfus idareleri" oluşturuldu. Mahalle aralarına gönderildi.
103 bin Ankaralı'ya nüfus cüzdanı verildi.
Şimdi, İçişleri Bakanlığı aynı sistemi Türkiye'ye yaymaya çalışıyor.
Başkent'te yıllardır yaşlı insanlar kışı sokaklarda geçiriyordu. Vali Yüksel talimat verdi. Hepsi tek tek toplandı. Üç yıldızlı bir otelle cüzi bir miktara anlaşıldı. Yıllardır kışı sokaklarda geçiren 170 yaşlı, şimdi 3 yıldızlı otelde kalıyor.
Bunlar, örnekler içinden sadece birkaç örnek. Ankara Valiliği, yıllardır ağırlıklı olarak protokolle uğraşıyordu. Şimdi ağırlığı sorun çözme ve hizmete verdi. Altı ayda da bunlar yapıldı.
Gazi Koşusu'nun engellenmesi konusuna gelince... Vali Yüksel, lafı evirip çevirmeden konuştu:
- Halkı sıkıntıya sokup rahatsız ederek, tepkisine yol açarak bayram kutlanmaz. Biz, ana arterleri açık tutup, kutlamaları halkla beraber yapmak istiyoruz.
Artık, tek kutlama yerinin Ulus'taki Atatürk Heykeli önü olduğunu söyledi:
- Bu halk; devletine, bayrağına ve değerlerine bağlı. Onlar zaten gereğini yapıyor. 10 Kasım'da, Ankara'da tam 200 bin araç durdu. İçindekiler dışarı çıktı. Atatürk için saygı duruşunda bulundu.
Biz de Vali Yüksel'le konuşup, Başkent'in görülmeyen bu yüzünü ortaya koymaya çalıştık!
