Tarihi 22 Aralık 2010

İşte yeni CHP

Kemal Kılıçdaroğlu, CHP'de son derece ilginç ve beklenmeyen isimleri vitrine aldı. Kurultay ile birlikte "Yeni bir CHP"nin ortaya çıktığını söyledi.
Şimdi bu "Yeni CHP"nin kadrolarına bakalım...
Bülent Kuşoğlu: DYP'nin Ankara İl Başkanıydı. Kısa süre önce de Adüllatif Şener'in Türkiye Partisi'nin Genel Başkan Yardımcısı seçilmişti.
Faik Tunay: Siyasete ANAP'tan girdi.
Son olarak Mustafa Sarıgül'ün "Değişim Hareketi"nin içindeydi.
Ali Arif Özzeybek: ANAP'ta Genel Başkan Yardımcılığı görevinde bulundu.
Turan İçli: İP Ankara milletvekili adayıydı.
Birgün Ayman Güler: Mümtaz Soysal'ın Bağımsız Cumhuriyet Partisi'nin Genel Başkan Yardımcısıydı.
Veli Özdemir: HADEP'ten milletvekili adayıydı.
Sezgin Tanrıkulu: Diyarbakır eski baro başkanıydı. Habur'dan Türkiye'ye giren PKK'lıların avukatlığını yaptı. Önay Alpago: SHP'nin devlet bakanıydı. Sonra Çiller'in DYP'sine geçti.
Her iki dönemde de CHP'ye en sert eleştirileri yapan isimdi.
Ercan Karakaş: SHP'nin Kültür Bakanıydı. CHP'ye ağır eleştiriler yaptı.
Faruk Loğoğlu: Mustafa Sarıgül'ün Türkiye Değişim Hareketi içindeydi.
Ayhan Erdemir: Alevi Bektaşi Derneği Genel Başkan Yardımcısı.
Binnaz Toprak: Cumartesi günü CHP'den PM üyesi seçildi. Pazartesi günü BDP'nin Diyarbakır Çalıştayı'nda özerklik tartışmalarının yapıldığı yuvarlak masa toplantısına katıldı.
Muhammet Çakmak: DP Genel Başkanı Mehmet Ağar'ın danışmanıydı.
Seçilir seçilmez bir gazeteye verdiği demeçte Fethullah Gülen için "Bilge bir adam, iyi şeyler yapıyor" dedi.
Sözün kısası...
Kılıçdaroğlu, geçmişte CHP ile hiç ilişkisi olmamış çeşitli kesimlerden isimleri parti yönetimine aldı.
***

Kimlerin gittiğine gelince...
1992'de CHP'yi yeniden açan isimler tasfiye edildi.
Kemal Kılıçdaroğlu, 1980 darbesi ile kapatılan CHP'ye yeniden hayat veren Deniz Baykal, Ali Topuz, Hasan Fehmi Güneş ve Adnan Keskin gibi isimlere "buraya kadar" dedi.
Böylece CHP'de 1992-2010 dönemi kapandı. "Olmaz, gitmez" denilen pek çok isim listeye alınmadı. Erbaşar Ersoy, verdiği mücadele ile 1992'de yeniden açılan CHP'nin binalarını ve İş Bankası'ndaki hisselerini geri alan bir isimdi. Hukukçu olarak, Önder Sav'ın son yaptığı başvuruda da Kılıçdaroğlu'nu sıkıntıdan kurtarmıştı.
O da liste dışında kaldı.
***

Bu tablo, tepkileri ve sıkıntıları da beraberinde getirdi. Kurultay sonuçlarına Çankaya İlçe Seçim Kurulu'na yapılan itiraz reddedildi. Ancak, Kurultay'ı iptal ettirmek için daha üst mercilere itiraz edildi.
Kurultay'a üç noktada itiraz var:
1) CHP Tüzüğü'nün 55. Maddesine göre divan üyeliğine seçilecek kişinin delege olması şart. Ancak, divana seçilen Bingöl İl Başkanı Sema Kaygalak delege değildi. Sonradan çekildi, ama iki saat görev yaptı.
2) Kadın Kotası'na, Bilim Platformu'ndan 6, blok listeden de 17 bayanın girmesi gerekiyordu. Ancak, blok listeden 15 kadın PM'ye alındı.
3) PM'ye seçilmek için 3 Aralık'tan önce CHP üyesi olunması gerekli.
Ancak, PM'ye alınan 17 kişi CHP'nin üyesi değil.
Yapılan itirazın sonucu birkaç gün içinde belli olacak. Kılıçdaroğlu'nun yeni CHP'sinin yola devam edip etmeyeceğini yargı belirleyecek.
***

Kimse üzerinde durmadı, ama Kılıçdaroğlu konuşmasında çok ilginç sözler kullandı. Bir dönem ciddi tartışmalara yol açan "deliğe süpürme" konusuna da değindi. Kılıçdaroğlu, "Bunları deliğe süpürün, önümüzü açın" dedi.
CHP içinde, bu sözleri ABD'ye "direkt mesaj" olarak algılayanlar var.
Peki ABD bu mesajı görecek mi?
Görürse gereğini yerine getirmek için adım atacak mı?
Bunu da zaman gösterecek!