Tarihi 3 Ağustos 2009

Bakkaldan çekirdek alıyorum

* Sevgili Işık Hanım rüyamda bizim mahallede pek girmediğim bir bakkaldayım. İki sene önce bu bakkalın oğlu ile ortak grafik tasarım ve internet işleri yapmıştık. Şimdi bu bakkaldayım ve Ömer'in ablası kasada. Raflarda albenili poşetleri olan kuruyemişler görüyorum. Çekirdekler çeşit çeşit. Birbirine yapışık ikiz çekirdekler, burgulu uzun olanlar var. Bu çekirdekler çok hoşuma gidiyor. Bir paket burgululardan bir de kabuğuyla yenebilen soslu fındık alıyorum. Çekirdekler bana çocukken yediğimizlerimizi anımsatıyor. Bakkala hesabın ne kadar tuttuğunu sorunca biraz pahalı buluyorum ama kuruyemişleri alıyorum. Bakkal kız elimdeki poşette ne olduğunu soruyor. Naylon torbadan çıkardığım poşeti yırtınca içinden DVD film çıkıyor (hemen her rüyamda sinema, müzik, tiyatro ile ilgili birileri ya da bir şeyler oluyor) Kız sonra iade edeceğini belirterek filmi istiyor benden. Kuruyemişler sıcacıktı. Fındıklardan yiyorum. Kabukları çok lezzetliydi. Daha sonra tatil beldesine benzeyen otel gibi bir yerdeyim. Bana Büyükçekmece'yi anımsatıyor. Etrafta masa ve sandalyeler var. Sanki Büyükçekmece'de bizim evim hemen karşısındaki çay bahçesi gibiydi. Sahibi babamın arkadaşı, çocukluğum burada geçti. Teyzemlerin evinde buluyorum kendimi. Gerçekte böyle bir ev yok. Filiz isimli arkadaşımı gördüğüm için içim rahatlıyor. Ona kuruyemiş uzatıyorum. Kuruyemişler soğumuştu. "Isıtayım da sonra ye" diyerek evden çıkıyorum. Sonrasında geceyarısı asfalt bir yolda, bir yolcu minibüsündeyim. İneceğim yeri bir durak geçtiğimi fark ederek minibüsü durduruyorum. Ters tarafa gitmek üzere karşı yola geçiyorum. Yol ortasında ışıklı arabaları ile seyyar satıcılar var. Görüntü hoşuma gidiyor. Dilimlenmiş devasa kavunlar var. Fiyatını sorsam da adam onların sıkmalık olduğunu söylüyor. Aklımda bu kavun dilimlerinden bana ve bizimkilere (anne-babam-kardeşim) almak varken adam cam kapılı buzdolabındaki kavunları gösteriyor. Satılık olanlar bunlarmış. Ancak buzdolabındaki kavunları beğenmiyorum. (Adı saklı)

Sevgili Rüya Dostu; bu ortalıkla ilgili yarım kalmış birşeyler var. Hakkını almamış olmak ya da tam tersi karşı tarafa haksızlık yapmak. Bu deneyim seni farklı bir yöne götürmüş olabilir. Hayalkırıklığı yaşamış olabilirsin. Öncelikle hayatın keyfini çıkarman gerekiyor. Yaşam sana güzel olanaklar sunuyor ancak geçmişe takılı kaldığın için göremiyor ve değerlendiremiyor olabilirsin. Sana sunulanı alırken endişe duyma. "Ben buna değerim ve kabul ediyorum" cümlesini söyle.
Geçmişe, özellikle babanla yaşadığın anlara özlem duyuyorsun. Bu anlar özlem duyduğun, çocukluk döneminde yaşayamadığın şeylerde olabilir. Zihnin karışık. Geçmişi, yapamadıklarını çok fazla sorguluyorsun. Ayrıca ilişkilerde gereğinden fazla verici davranıyorsun. Hassas kişiliğin çok fazla ayrıntıya önem vermene sebep oluyor. Bu karşı taraf için hem güzel hem sıkıcı olabilir. Sevilmek ve onaylanmak duygun çok fazla. Böyle davranmanın sebebi bu olabilir. Bu davranış ve inanç şekli babadan sana aktarım olabilir. Baba, anne ve senin ilişkinizi gözden geçir. Zihnin dinlenmek istiyor. İşe geçmişi düşünmeyi bırakarak başlayabilirsin. Aile içinde iyileştirmek istediğin durumlar var. Rüyan bu sürecin başladığına işaret ediyor. Lütfen bazı şeyler senin istediğin gibi gitmezse sabırlı ol ve acele etme. Sakin olmak, zamana bırakmak sana ve ailene kazandıracak. Özellikle bu rüyan karşı cinsle olan ilişkinin, iletişiminin pozitif olarak köklü değişikliklere gideceğini gösteriyor. Bu ilişki bilinçaltı düzeyde takıntı haline getirmişsin. Lütfen ısrarcı olma. Kendine zaman ayır. Bu ilişkiyi devam ettirmek isteyen egon mu, özün mü? Buna karar ver lütfen. Rüyanın bütününde hem iş hem ilişki açısından ortaya çıkan inancın; "Elimden geleni yapıyorum ama haksızlığa uğruyorum", "Ne kadar çok çabalarsam çabalayım elde var sıfır". Lütfen bu inançların yerine olumlu düşünce ve duygular koy. En az 21 gün tekrar et. Örneğin "Sevilmek ve onaylanmak için sadece kendim olmam yeter" " Varlığımı kabul ediyorum, ben olduğum gibi değerliyim" cümleleri olabilir.