Ekrem Kızıltaş

EKREM KIZILTAŞ

Tarihi 14 Nisan 2017

Çok iyi bir şey yapıyoruz...

Sadece bir hükümet sistemi değişikliği yaptığımızı, dolayısıyla rejimi filan değiştirmediğimizi biliyoruz. 'Hayır' cenahı da Cumhurbaşkanlığı Sistemi'nin tıpkı parlamenter sistem gibi bir hükümet sistemi olduğunu, rejim değişikliğinin söz konusu olmadığını anladı nihayet.
Değişikliğin tek adam rejimi ya da diktatörlük getirmeyeceği ve hele bölünmeye sebebiyet verme gibi bir tehlikesi bulunmadığını da biliyoruz.
Tartışma sürecinde, bu türden iddialarda bulunanların samimiyetsiz olduklarını anladık. Dahası, birliğimizi kuvvetlendireceğini bildikleri için asıl bölünme yanlılarının yeni sisteme karşı olduklarını gördük.
Mevcut halde Cumhurbaşkanlarına tanınan yetkilerin yeni sistemde azaltıldığını ve sorumluluklar da yüklendiğinin farkındayız.
İyice güçlenecek TBMM'nin Cumhurbaşkanı'na kanun ve seçim yenileme gibi usullerle müdahale edebileceği de ayan beyan ortada.
Yürütmenin denetime tabi olmayacağı iddiası tam bir safsatadan ibaret yani.
Parlamenter sistemde adeta iç içe olan yasama ve yürütme yeni sistemde birbirlerinden iyice ayrışıyorlar.
Yasamanın kanun yaparak ve yürütmenin de idare ile iştigal ederek kendi işlerini yapacakları hepimizin malumu.
Mevcut durumda hem yürütmeye ve hem de yasamaya müdahil olabilen bir başbakan yanında, 1982 Anayasası'nın verdiği yetkiler sebebiyle her konuya müdahil olabilen ve ama sorumsuz bir Cumhurbaşkanlığı makamı var. Yeni sistemde, devletin başındaki çift başlılık kaldırılarak, kararların daha hızlı ve problemsiz olarak alınmasının yolu açılıyor.
Demokrasi tarihimizin olumsuzlukları arasında yer alan ve altın değerinde yıllarımızı kaybettiren koalisyon tartışmaları ve hükümet krizlerine son verecek bir uygulama ile karşı karşıya olduğumuz açık. Bu da istikrarın kurumsallaşması ve kalkınma yolunda yürüyen ülkemizin bundan sonra adeta sıçramalarla devam etmesi demek...

Doğu yoldayız; çünkü...

Üyelerinin bir bölümünü atanmış yargı mensuplarının belirlediği HSYK yerine, tamamı halkımız tarafından seçilen Meclis ve Cumhurbaşkanı'nın belirleyeceği HSK sistemi, yargıyı adına karar verdiği milletimizle buluşturan bir yapı. Yargının bağımsızlığı yanına tarafsızlık esasının getirilmiş olması da başka bir kazanım bizler için. Seçebilen ama seçilemeyen 18-25 yaş arası kişilere seçilebilme imkanı getirilmesinin, aslında bir hakkın teslimi olduğunun farkındayız.
Hem söz konusu sınırlama sadece milletvekilliği ile ilgili değildi. Düzenleme ile belediye başkanlığı, belediye meclis üyeliği, muhtarlık ve azalık gibi seçilmeyi gerektiren diğer alanlarda da rahatlama getirilmiş olacak. 18-25 yaş arası gençler buralara da aday olamıyorlardı çünkü.
Ülkemizde şimdiye kadar yapılan ve yapılmak istenen iyi ve güzel her şeye anlamsızca karşı çıkanların 'hayır' cephesinin çelik çekirdeğini oluşturması, doğru yolda olduğumuzun göstergesi.
İç işimiz olan hükümet sistemi değişikliğine mani olabilmek için, Avrupa ülkelerinin adeta çıldırmış gibi davranarak kendi değerlerini, uluslararası kural ve teamülleri ayaklar altına almış olmaları da ülkemiz ve milletimiz için iyi bir şey yapıldığının en güzel delillerinden birisi.
Bütün bu olup bitenlerin en güzel taraflarından birisi de yaşananları büyük bir soğukanlılıkla izleyen milletimizin, sahip olduğu irfanın gereği olarak, hepimiz için doğru olanın ne olduğunu kavramış olması.
Kim ne derse desin, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'ne geçmekle iyi ama çok iyi bir şey yapıyoruz...