Ekrem Kızıltaş

EKREM KIZILTAŞ

Tarihi 24 Mart 2017

AP tüy dikti!

Tüy dikmek, maksadı ifade edebilmek açısından çok güzel bir söz olsa da, ortaya çıkış hikayesi sevimsiz. Ancak Avrupa Parlamentosu'nda yaşanan son bir gelişme var ki, 'Avrupalılar tüy dikti!' deyimi, hakikaten cuk oturuyor.
Haberi duymuşsunuzdur. Türkiye'de İngilizce yayın yapan Daily Sabah Gazetesi'nin Avrupa Parlamentosu'nda dağıtımı yasaklanmış. 2014'te yayın hayatına başlayan ve yurt içinde özellikle yabancılar ve diplomatik misyon tarafından sıkı bir şekilde takip edilen Daily Sabah'ın en önde gelen vasfı da, ülkemizle ilgili objektif haberler yayınlaması.
Daily Sabah'ın dağıtımı, Hollandalı üye Jeroen Lenaers'ın talebi üzerine durdurulmuş.
Sebep ise bu kişinin, gazetenin Hollanda'nın Türk bakanlara yönelik tavrı ile ilgili "AB, demokratik haklara sanki hiç saldırı olmamış gibi davranıyor" başlıklı haberinden rahatsız olması. Lenaers, demokratik haklara Avrupa tarafından yapılan saldırıların görmezden gelinmesi gerektiğine inanıyormuş anlaşılan.
AP Başkanı Antonio Tajani tarafından 'inceleme sonucu' alındığı söylenen Daily Sabah'ın dağıtım yasağı ile ilgili AP'nın Basın Birimi Müdürü'nün yaptığı açıklama ise, tam bir skandal. Yasağı doğrulayan, ancak gerekçesini bilmediğini söyleyen Müdür Broeke, dağıtımın yasaklanması ile ilgili talebin "gazetenin yayın çizgisinden rahatsız olan bazı üyelerden" geldiğini ifade etmiş.
Belli ki, küfür ya da hakaret içermeyen ve son derece dikkatli bir dille yapılan eleştirilerden bile rahatsız olan üyeler hakim Avrupa Parlamentosu'nda. Türkiye söz konusu olunca, en ağır hakaretlerde bulunan, vatan hainliği yapan ve hatta kutsallarımıza küfreden yayınlar karşısında hoşgörülü olmamızı tavsiye eden kişiler bunlar. Ancak mesele kendileri olunca, sıradan bir eleştiri için bir yayın organına karşı alınabilecek en sert yönteme başvurarak, Basın Özgürlüğü'nden ne anladıklarını açıkça ortaya koymuş oldular.

GEL DE ENDİŞELENME!..
Sadece yaklaşan referandum sebebiyle şaküllerinin kaydığını düşünsek de, anlaşılan mesele çok daha derinlerde bir yerlerde. Avrupa değerleri olarak pazarladıkları hemen her şeyi yerle yeksan ettikleri, uluslararası kuralları hiçe saydıkları yetmedi, şimdi de sabah akşam tekrarlayıp durdukları 'İfade ve Basın Özgürlüğü'nü çöpe attılar.
Avrupa Parlamentosu'nda görev yapan 751 üyenin Türkiye ile ilgili objektif haberlere ulaşmasından rahatsız olanların attığı bir adımla karşı karşıya olunması, işin sadece bir yönü. Esas mesele ise, ağızlarını her açtıklarında 'gerektiğinde en ağır eleştirilere katlanılması ve kesinlikle ifade ve basın özgürlüğüne dokunulmaması gerektiği' tavsiyelerini tekrarlayanların, çıkarları söz konusu olunca ne hale gelebildikleri.
Avrupa Parlamentosu'nun yasaklama kararı, üyelerin Türkiye ile ilgili haberleri doğru bir kaynaktan öğrenmelerine mani olma gayreti ile de sınırlı değil belki. Daily sabah, Avrupa genelindeki gelişmelere de objektif bir şekilde yer vermeye çalışan bir gazete çünkü.
Avrupa değerleri olarak lanse edilen her şeyi açıkça ayaklar altına almak, uluslararası anlaşmaları göz ardı etmek, İfade ve basın Özgürlüğü'nü çöpe atmakÖ Son gelişmelere bakarak rahatlıkla söyleyebiliriz ki, Avrupa'nın durumu hakikaten vahimÖ Cumhurbaşkanımızın, Başbakanımızın ve bazı bakanlarımızın Avrupa ile ilgili endişe duymakta ne kadar haklı oldukları da ortaya çıkmış oluyor.
Gel de endişelenme şimdi.