Ekrem Kızıltaş

EKREM KIZILTAŞ

Tarihi 3 Mayıs 2016

1 Mayıs’ta ‘ezber bozmak’...

Avustralya Melbourne'deki taş ve inşaat işçilerinin günlük 8 saat çalışma talebiyle 1 Mayıs 1856'da yaptıkları yürüyüşle başlar 1 Mayıs geleneği. Günlük 12 saat ya da daha fazla olan çalışma saatlerinin 8'e indirilmesi için, ABD ve çeşitli ülkelerde sürdürülür.
8 saatlik işgününün bütün ülkeler tarafından kabul edilmesi 1 Mayıs'ı işçiler açısından sembol bir tarih haline getirdi. Şimdilerde bir yandan çalışanlara sağlanan haklar sebebiyle kutlanırken, bir yandan da yeni hak talepleri için bir platform olmayı sürdürüyor. Ancak İşçilerin Bayramı olarak kutlanması gereken 1 Mayıs, işçilikle uzaktan yakından alakası olmayan bazılarınca da provokasyon zemini olarak kullanılıyor.
Türkiye'de 1 Mayıs resmi olarak Bahar Bayramı kabul edilse de, sendikalar açısından işçi bayramıdır uzun yıllar. Ancak, Bayram olarak kutlanmak yerine, gerginlik çıkan ya da çıkartılan günler olarak geçer tarihe. 1 Mayıs 1977'de Taksim'de yaşananlar da, olumsuzluğun zirvesi idi.
1 Mayıs'la ilgili tartışmaların, bu tarihin AK Parti İktidarı tarafından İşçi ve Emekçiler Bayramı olarak ilan edilmesinden sonra neticelenmesi beklenirdi. Ancak atılan bu adım bile, bazılarını tatmin etmeye yetmedi. Dertleri ortalığın mümkün olduğu kadar karışmasıydı çünkü.
2016'nın 1 Mayıs'ı, geçtiğimiz yıllara nazaran daha sakin ve olumlu bir ortamda geçecek gibiydi.
Taksim inadından vazgeçen malum sendikalar, Bakırköy'de kutlama yapmaya razı olmuşlardı çünkü.
Ancak günün erken saatlerinde Gaziantep'ten gelen bombalı saldırı haberi, yüreklere acı saldı.
İşçiler kendilerine ayrılan meydanlarda kutlama yapmaya giderlerken, karışıklık peşinde olanlar da Taksim'e ulaşma peşindeydiler, her zamanki gibi. İstanbul'da günün bilançosu da oldukça kabarıktı.
231 gözaltı; 191 molotof bombası, 17 el yapımı patlayıcı, 147 havai fişek, 7 maske...

1 Mayıs ve Kur'an...
1 Mayıs açısından ezber bozan işler de oldu bu arada. Daha önce benzeri olup olmadığını bilmiyoruz, ama HAK-İŞ'in Sakarya'daki programı hakikaten görülmeye değerdi.
Türkiye'nin çeşitli şehirlerinden gelip Adapazarı Kent Meydanı'nda toplanan on binlerce işçinin katılımıyla yapılan mehterli, davullu zurnalı, halaylı, şarkılı türkülü... tam bir kutlama...
İşçilerin taleplerini dile getiren:
"Beni sendikamdan ayırma", "Emeğe saygı insana saygı", "Anayasak değil Anayasa", "Teröre hayır", "5620 Sayılı Kanun kaldırılsın", "İşçi sendika omuz omuza"... gibi pankart ve dövizler...
Ve tabii: "İnadına HAK-İŞ, inadına sendika", "Yaşasın 1 Mayıs, yaşasın HAK-İŞ", "Taşeronun hakkı kadroda saklı", "Teröre hayır, kardeşliğe evet"... sloganları..
Derken saygı duruşu, İstiklal Marşı ve ardından Kur'an-ı Kerim tilaveti... Evet evet, kürsüde Enfal Suresi'nin bazı ayetleri okundu ve meali verildi...
Ardından da, HAK-İŞ ve bağlı sendika yetkililerinin işçilerin halledilmesi gereken problemlerini dile getirdikleri konuşmalar... Şimdiye kadar çalışma hayatı ile ilgili olarak yapılanları takdirle anan ve bundan sonra yapılması gerekenlere dair konuşmalardı bunlar... Milliyet Gazetesi 'Sakarya'da ezber bozan 1 Mayıs kutlaması' başlığı ile verdi haberi.
HAK-İŞ'in Sakarya'daki 1 Mayıs programı 1 Mayıs tarihine geçecek ezber bozan bir kutlamaydı hakikaten.