Mehmet Çetingüleç

MEHMET ÇETİNGÜLEÇ

Tarihi 2 Ocak 2014

Demokrasi karnemiz

Türkiye ne Cezayir, ne Tunus, ne
Mısır, ne de Libya.
Kimseden demokrasi dersi
almaya ihtiyacı yok.
Çünkü Türkiye
Cumhuriyeti'nin
vatandaşları, 1923 yıldan bu
yana tam 24 kez
milletvekillerini seçmek için
sandık başına gitti.
Çok partili hayatın ilk
seçimi 1946'da
gerçekleştirildi, ama 1923-
1946 arasında düşük
katılımlı da olsa halkı
"demokrasiye
alıştırmak"
için 6 kez genel
seçim yapıldı.

***

Sadece bu
mu? Türkiye
Cumhuriyeti'nde
1930 yılından beri
yapılan yerel seçimlerin sayısı 18.
Üç ay sonra halk 19. kez sandık
başına giderek belediye başkanları ve
encümen üyelerini belirleyecek.
Bu arada tansiyon yükseltecek
girişimler olabilir.
Tabi her aksiyonun bir reaksiyonu
olacağını hesaba katmak gerekir.
Özetle, yılın ilk çeyreği gergin
geçebilir.

***

Ancak; 2014'ün en önemli seçimi
belediyeler değil.
Türkiye Ağustos ayında 20. kez
Cumhurbaşkanlığı seçimi yapacak.
Bu kez Cumhurbaşkanını TBMM
değil, halk seçecek.
Belli ki son dönemde
sahnelenen oyunların perde
arkasında bu seçimi etkileme,
yönlendirme, yönetme arzusu var.
Başbakan Tayyip Erdoğan
Cumhurbaşkanı olma niyetini daha
önce dile getirmişti.
Son olaylar Başbakan'ın eğilimini
değiştirmeyi veya kendisinden sonra
partinin başına geçecek kişiyi
belirlemeyi amaçlıyor olabilir.
Ama bu konuda asıl sinyali
sandık, yani halk verecek.
Dolayısıyla yerel seçim sonuçları,
Cumhurbaşkanlığı konusunda alınacak
pozisyonları etkileme gücüne sahip
olacağı için özel bir önem taşıyor.

***

Her ne kadar sık sık askeri ve "sivil"
darbe girişimleriyle karşılaşsa da
Türkiye'nin demokrasi dersi almaya
ihtiyacı yok, ama ders verebilecek
birikime sahip.
Çünkü Türkiye Cumhuriyeti'nin 90
yıllık geçmişinde -Cumhurbaşkanlığı
seçimleri hariç- milletvekilleri ve yerel
yöneticileri belirlemek için toplam 42
kez sandığa gidilmiş.
Ayrıca 1961'den bu yana 6 kez
referandum yapılmış.
Yani burası "demokrasi"
söylemleri üzerinden "operasyon"
yapılacak ülke değil. Yanı başımızda
Esat ailesinin 40 yıllık diktatörlüğüne
sesini çıkarmayanların, Türkiye
üzerinde "demokrasi" maskesiyle
"demokrasi dışı" kurguları
sahnelemeye çalışması komik oluyor...