Mehmet Çetingüleç

MEHMET ÇETİNGÜLEÇ

Tarihi 9 Ocak 2010

Referandumla gündeme gelen 3 soru

"Referandum süresini kısaltma teklifi"
Türkiye'nin yoğun gündemi içerisinde kendine yer bulmayı başardı.
Yanıtı aranan 3 soru var.
Hükümet Anayasa değişikliklerinde referandum süresini 120 günden 45 güne indirmeyi hedefleyen tasarıyı neden Meclis'e sundu?
Bir erken seçim olasılığı mı var?
Yoksa genel seçim öncesi bir ön yoklama mı yapılmak isteniyor?
***

İlk sorudan başlayalım:
İktidar partisinin Meclis'teki milletvekili sayısı: 337.
Anayasa değişikliklerinin referandumsuz gerçekleşebilmesi için gerekli oy sayısı 367.
Yeni kurulan Barış ve Demokrasi Partisi'nin 20 milletvekili ile destek vermesi halinde bile Anayasa değişikliklerine sağlanacak destek sayısı ancak 357'ye çıkabiliyor.
Bağımsız 9 milletvekili var.
Tamamından destek sağlamak çok zor.
Ama tümünün destek verdiği varsayılsa dahi ulaşılan 367'ye ulaşılamıyor.
Dolayısıyla Anayasa değişikliğini "referandum"suz gerçekleştirmek imkansız.
Bu durumda hükümet "referandum" için 120 gün hazırlık süresi ile zaman kaybetmek istemiyor.
Değişikliklerin süratle uygulamaya girebilmesi için süreyi 45 güne çekiyor.
Tasarının amacı bu.
***

Gelelim 2. soruya:
Bir erken seçim söz konusu mu?
Emekli maaşlarındaki iyileştirme ve referandum süresinin kısaltılması, "Hükümetin acele ediyor. Bu yıl erken seçim var" yorumlarına yol açsa da, gerek Başbakan, gerekse diğer Hükümet üyeleri defalarca erken seçim olmayacağını açıkladı.
Başbakan Erdoğan dün "erken seçim tartışmalarını sık sık gündeme getirmenin geri kalmışlığın tezahürü olduğunu" söyledi.
...Ve son noktayı koydu:
"Altını çizerek ifade ediyorum. Kimse seçim rüyası görmesin..
Seçimler Anayasanın öngördüğü sürede zamanında yapılacaktır."
Bu açıklama gösteriyor ki, referandum süresini kısaltmanın bir erken seçimle bağlantısı yok...
***

...Ve son sorunun yanıtı:
Anayasa değişiklik paketinin içeriği, referandumda kitlelerin kararını etkileyecek önemli bir unsurdur.
Ama bu oylamayla bir anlamda "kamuoyu yoklaması" yapılmış olacak.
Hükümet referandum sayesinde hem Anayasa değişikliğini gerçekleştirecek, hem genel seçim öncesinde halk desteğinin ne oranda olduğunu görecek.
Referandumdan çıkacak sonuç, Hükümetin ileriye dönük politika ve planları üzerinde de etkili olacaktır...
***

Referandumun tarihi de önem taşıyor.
"Anayasa değişikliği"ni gerçekleştirme misyonuyla TBMM Başkanlığına seçilen Mehmet Ali Şahin'in bu hedefe ulaşmak için yakın zamanda harekete geçmesi bekleniyor.
Şahin, önce muhalefet partilerini de Anayasa değişikliğine destek vermeye çağıracak.
Bu başarılamazsa, iktidar partisi tek başına harekete geçecek.
Anayasa değişikliği sürecinin birkaç ayı bulabileceğine dikkat çekiliyor.
Dolayısıyla yaz aylarında referandum yapılma ihtimali yüksek.
Ardından 2 yıl içinde 2 kez daha sandık halkın önüne gidecek.
Genel seçim ve Cumhurbaşkanlığı için.
İşte bu yıl halkın önüne konulacak ilk sandık, 2011 ve 2012 yıllarına ilişkin de ipucu olacak...