Kotayı aşan uyuşturucu mafyasına CIA tarafından operasyon yapılıyor. On gün önce Filipinler Devlet Başkanı Obama'ya "O.... çocuğu" demişti. Hatta daha da ileri giderek "Cehennemin dibine git" çağrısı yapmıştı. Ardından "Bir günlüğüne cehennem görmek isterim.
Çünkü orada çok ABD Başkanı var" açıklamasını yapmıştı. Filipinler Devlet Başkanı ülkesindeki uyuşturucu çetelerine savaş açtı. ABD, Filipinler'de uyuşturucu ile mücadelenin sert olduğunu iddia edip eleştirince iki ülke arasında film koptu.
Dünyada toplanan milyarlarca dolarlık uyuşturucu paraları, Amerikan ve İngiliz bankalarına elini kolunu sallayarak giriyor.
Terörden uyuşturucuya kadar tüm yasadışı yollar artık istihbarat örgütlerinin elinde. FBI ajanlarından Sibel Edmonds FETÖ terör örgütünden bahsederken sürekli "Mafya örgütü" diyor. Aynı FBI'dan Paul Williams "CIA, FETÖ okullarına uyuşturucu parası yağdırıyor" diyor. Bu açıklamalar bir zamanlar ortalığı kasıp kavuran Boston Mafyasını aklıma getirdi. 1970'li yıllarda James Bulger diye mafya babası vardı.
Kendileri ile savaşan mafya ile anlaşarak, kendi liderini öldürten ve İrlanda mafyasının başına geçen bir isimdi o. Boston'un kuzeyi İtalyan, güneyi İrlanda mafyası tarafından yönetiliyordu. FBI, İtalyan mafyasını bitirmek için ilginç bir yola başvurdu. Gitti İrlanda mafyası ile anlaştı. Yani mafyayı bitirmek için mafyayı kullanıyorlardı.
İrlanda mafyası artık FBI personeliydi.
Buna karşılık her türlü cinayetten kirli işlere, uyuşturucu ticaretine kadar tüm yasadışı yolları kullanıyorlardı. Kimse gıkını çıkarmıyor, betona gömülen cesetlere, oluk oluk akan uyuşturucu paralarına dönüp kimse bakmıyordu. İtalyan mafyası, FBI ile işbirliği yapan İrlanda mafyası sayesinde bitirildiğinde herkes memnundu. Ancak bu mutluluk uzun sürmedi. Mafyayı bitirirken bir başka mafyayı kullanmak ve onun kirli işlerine göz yummak hukuk dışıydı. Savcılar harekete geçti ve bu kirli yolu kullanan FBI yöneticilerine davalar açıldı. Mafya babası James Bulger kaçıp sırra kadem basıyor, onunla işbirliği yapıp yol veren FBI yöneticileri hapse atılıyordu. Bugün de baktığımız 1970'lerin KİRLİ İTTİFAKI ile benzer bir durum var ortada. Terörün babaları ile masalara oturuyorlar. Gidiyorlar DAEŞ diye bir terör örgütü kuruyorlar.
Sonra o terör örgütünün üzerine PKK ile gidiyorlar. Mafyayı mafya ile işbirliği yaparak halletme kültürüne sahip olanlar, terörü de terörle halletme yoluna gidiyor. Teröristlerle KANKA oluyor, silah yağdırıyor, cinayetlerine seyirci kalıyor, uyuşturucu ticaretine, darbe girişimlerine göz yumuyor hatta ORTAK oluyorlar. Ortada muazzam bir hukuk dışı KAHPELİK var ve tüm dünyanın gözleri önünde pervasızca SUÇ işliyorlar. ABD başkanlığına adaylığını koyan bir kadın çıkıyor "PKK'nın PYD'sine silah göndermeye devam edeceğiz" diyor.
Ortada artık terörist devletler ve onların gangster başkanları var. Dünya, parayı elinde tutmak için her yolu deneyenlerin MAFYA yöntemleri ile yönetiliyor. Bankalar ve onların sahipleri baronlar, uyuşturucudan gelen paraları petrol ve silah şirketlerine yatırıyor, başkan adaylarını karşılarına alıp seçiyor, her yeri kan gölüne çevirerek dizayn ediyorlar. Mafya yöntemlerinin bir numaralı isimlerinden ABD'den dün açıklama geliyor.
"Türkiye Irak'ın toprak bütünlüğüne saygı duymalı" diye. Terbiyesizliğin ve alçaklığın geldiği noktaya bak. Yıllar önce kendi Dışişleri Bakanları Condoleezza Rice çıktı, "Ortadoğu parçalanacak, 22 yeni ülke çıkacak" dedi. Kazak-Türkmenistan petrollerini kontrol edip Hint okyanusuna inmek için Afganistan'ı işgal edip parçaladılar. Hazar ve Ortadoğu petrolleri uğruna Suriye'yi hücrelerine ayırdılar. Irak'ı işgal ettiler parçalara ayırdılar. Bizi "Toprak bütünlüğüne saygı"ya çağırıyorlar. Bu ikiyüzlü densizliği ancak ve ancak mafya ve terörist devletler yapar! Filipinler haklı!..
