Osmanlı adaletiyle Cihan İmparatorluğu kurdu. Orduları sefere çıktığında dağları ve çölleri aşarken özel şahıslara ait arazilerden de geçmek zorunda kaldı. Padişahlar her sefere çıkışta emir yağdırdı. "Geçtiğiniz tarlalarda zayiat verirseniz, bağ ve bahçelerden meyve-yiyecek alırsanız haram olur, kul hakkına girer" diye. "Kul hakkının olduğu yerde savaş kazanılmaz" diye de ekledi. Bu nedenle ordu ne zaman sefere çıksa geçtiği arazide ağaçlara keselerle altın bırakırdı. Güvenlik güçlerimiz şimdi PKK terörüne karşı bazı il ve ilçelerde mücadele veriyor. Bunlardan birinde askerimiz, girdiği boş eve para bırakıp "Dolabınızda yiyecek vardı, kullandık, hakkınızı helal edin" diye bir de not düştü. HDPli milletvekili de çıkıp bunu eleştirdi. Maalesef, askerimizin yaptığı o üzerinde çok düşünülmesi gereken muhteşem hareketi anlayamayanlar kaybetmeye mahkumdur. Çünkü onlar KULLANIM GÜCÜ olanlar tarafından oyuncak gibi sahaya sürülen ve ellerine silah verilenlerin yanındadır. ABD PKK'yı Suriye'nin kuzeyinde ölüme gönderiyor.
PYD'nin hakim olduğu kuzeydoğu Kobani hattı ile kuzeybatı Afrin hattı arasında "Türkiye'nin kırmızı bölge, girilemez" ilan ettiği alan var. Ruslar Kuzeybatı'da deniz dibindeki Afrin'de sıkışıp kalan PYD'lilere silah yağdırıyor. Hedefleri, PYD'lileri ölüme göndererek Kobani ile Afrin'i birleştirmek.
Sınırımızın tamamını, PKK kontrolündeki PYD'nin eline geçirilmesini sağlayıp, Kuzey Iraktan başlayan ve Akdeniz'de son bulan bir Kürt koridoru açmak. Ardından Ortadoğu petrollerini ve doğalgazını bu hat üzerinden Akdeniz'e taşıyıp, saf dışı bırakılmış Türkiye'nin ENERJİ MERKEZİ olmasını önlemek. KULLANIM GÜCÜ olanlar ve beyinlerini çalıştıranlar bu amaçla PKK'yı Suriye'de ölüm tarlalarına sürmekten zevk alıyor. Zorla dağa kaçırılıp militan yapılan zavallılar da kimin ve neyin uğuruna öldüklerini bilmeksizin toprak altı ile tanışıyor.
ABD Başkan Yardımcısı Biden Türkiye'ye geldi ve bazı yazarlarla, gazetecilerle görüştü.
Baktığımızda içlerinde solcular vardı ve hemen tamamı Erdoğan düşmanıydı. Solcu ile ABD Başkan yardımcısı aynı masada...
İşte bunun adı Kullanım Gücü'nün zirvesidir. Biden'in önünde eğilmekten zevk alıp selfie yarışına girenler, o masaya neden çağrıldıklarından bihaberler maalesef.
Hatta bazıları da "Neden biz çağrılmadık" diye ağlamaklı ortalarda söylenip duruyor.
Biden "Türkiye'de düşünce ve basın özgürlüğü" ile ilgili eleştiriler yapıp Erdoğan nefreti taşıyanlarla görüşüp, ardından koşar adım Erdoğan'ın yanına gidiyor. Çünkü adam Erdoğan ile pazarlık yapacak. Toplantı öncesi kurduğu muhalif masa ile eline jokerleri alıyor. Ayrıca ABD ve Türkiye anlaşırsa, masaya oturttuğu Ankara muhaliflerine şirin gözükerek eleştirilere set çekiyor. Kullanım GÜCÜ böyle akılla çalışıyor. "Özgürlükler" umurlarında değil, öyle olsa her gün Suudi Arabistan'da konuşurdu.
Putin döneminde Rusya'da tam 700 gazeteci öldürüldü, Moskova'da Putin'e sallardı, hiç yapmadı. Adamlar Yunus beyniyle çalışıyor, kullanacakları her argümanı masaya çekiyor.
Taliban lideri öldükten sonra iki kişi liderlik kavgasına girdi, ABD gitti terörist dediği örgütün kavga eden iki beyninden birine destek vererek yanına çekti ve böldü.
Kullanım Gücü, sahaya öperek sürdüğü PKK'yı da önümüzdeki dönemde bölerse şaşırmam. Türkiye PYD için Cenevre konferansına rest çekerek, Kullanım Gücü'ne çomak soktu. Merak etmeyin... Ankara'nın da beyni, içerdeki bihaber kullanılanlara rağmen fazlasıyla çalışıyor.
