Madem sözü kumpastan açtık devam edelim.
Dün sizlere İngiliz AKLI'nın, Osmanlı'nın son döneminde Arapları hem İstanbul'a başkaldırtıp hem de birbirlerine nasıl kırdırdıklarını anlatmıştım.
Bugün Suriye'de yaşanan tüm olaylar birebir örtüşüyordu.
Bir IŞİD hamle yapıyor, yayılıyor, aldırıyor, genişliyor bir Kürtler ilerliyordu. Sonra IŞİD tekrar Kobani'ye baskın yaparak, insanları kurşuna dizerek cevap veriyordu. Sınırımızdaki saldırılardan nedense hep ANKARA zarar görüyordu, bir de Türkmenler. IŞİD Kobani'yi vurmadan önce Türkiye'de bir gazeteyi kullandılar "Bakın Suriye'de kesilmiş saç kılları. IŞİD traş olup Türkiye'ye giriyor" dediler. Ardından IŞİD Kobani'ye saldırınca gazetelerimiz, yazarlarımız bizi dünyaya ihbar etme yarışına girdi; "Kobani'ye saldıranlar Türkiye üzerinden girdi" diye. HDP de bunu slogan yapıp papağan gibi eşlik etti. Halbuki saldırı olduğu anda BBC, Kobani ile görüşüyor ve YPG komutanı "Türkiye kuzeyde kardeşim, bize saldıranlar güneyden geldi" diyerek herkesi yalanlıyordu. Aynı yalanlama dün bir kez daha yapılıyordu. Ama olsundu, bizde Türk görünümlü İngiliz çoktu, memleketi yalanlarla dolanlarla dünyaya gammazlama yarışında üzerimize yoktu. Nitekim İngiltere'de yayın yapan Baronların gazetesi Daily Telegraph bizim yerli ihbarcıların üzerine hemen atlıyor ve dün Martin Spencer imzasıyla bir haber yayınlıyordu. "Kobani'ye yapılan son saldırı ile ANKARA IŞİD'in önünü açıyor" diye. Nasılsa Türkiye'den kendi ülkesine iftira atan YERLİ KAYNAK çoktu. YPG "Türkiye'den gelen IŞİD yok" diyor, Türk görünümlüler "Aaa olur mu canım var" diyor. İngilizler de "Yes yes" diyerek Bremen mızıkacılarının anıranı gibi takılıyordu. Daily Telepgraph maden bulmuştu, olayları daha da yukarılara taşıyordu; "Çok sayıda gazeteci Türkiye içerisinde IŞİD militanlarıyla röportaj yapmayı başardı. Türkiye'nin istihbarat servisi MİT'in bu militanların izini süremediği fikri çok da inandırıcı değil" diye yazıyordu. Aynı gün Guardian'da çıkan haber hiç önemli değildi. Bir İngiliz gazeteci aylardır internetten IŞİD'e katılmaya ve koca bulmaya hazırlanan İngiliz kızlarla internetten yazışıyor, görüşüyor, haber yapıyordu. Bir tane İngiliz kızı "Cihadın suyunu çıkardık.
Acayip cool bir kulübün üyesi gibi işaret parmağımızı havaya kaldırıyoruz" diyordu gazeteciyle konuşmasında. Yüzlerce İngiliz kız IŞİD'e destek atıyordu facebook sayfalarında. Daily Telegraph bizim MİT'e ve Türkiye'ye çamur atmaya çalışacağına gidip kendi ülkesindeki IŞİDçilerle ve MI6 ile uğraşmalıydı. Ama adamlar memleketlerinin yediği her b.k'u bildikleri halde Türkiye'ye iftira ile gelmeyi seviyorlardı. Bizdeki yerliler ise İngiliz gibi ülkesini korumuyor. İngiliz gibi Türkiye'ye sallıyor. The Economist dün "DİNAZOR LAİKLER " diye yazmış. Daha önce CHP'yi destekliyordu, son seçimlerde Nişantaşı gibi HDP'li oldular. İngiliz Elçisi de CHP lideri Kemal Bey'i ziyaret etmiş.
Ardından Kemal Bey "Asla rövanşist olmayacağız, AK Parti ile koalisyona hazırız" demiş. Belli ki İngiliz elçisi İLK KEZ böyle bir ortamda ziyaret ettiği Kemal Bey'i ikna etmiş. Çünkü İngilizler, Baronlar ve TÜSİAD, AK Parti-CHP koalisyonunu çok istiyor. Washington-Moskova-Ankara eksenine zarar vermek isteyenler fena çalışıyor. Dün Kafkaslar'da Çeçen Emirliği IŞİD'e bağlılık yemini etti. Çeçenlerin lideri Ali Ashab Kebekov IŞİD'e ağır eleştirilerde bulunuyordu.
2015'te adamı öldürerek hallettiler, şimdi yeni lider IŞİD'e bağlandı. "IŞİD'in Kafkasya Vilayetiyiz" diye açıklama yaptılar dün.
Kobani üzerinden Ankara, Kafkaslar üzerinden Moskova HEDEF... İngilizler Avrupa'nın AMBARGO koyduğu Moskova'ya müracaat etti geçtiğimiz hafta. "Rusya üzerinden gelip Türkiye'den geçecek TÜRK AKIMI boru hattından biz de istifade edelim" diye. Anlayın artık neler oluyor diye... Arapları, Kürtleri birbirlerine boşuna kırdırıp öldürtmezler!. Kimse masaya KARTSIZ oturmaz.
