Tarihi 25 Nisan 2015

Karunların prensi

Savaşlar, ülkelerin fakirleşmesi demekti. Ancak aynı zamanda da bazı kişilerin KARUN gibi zengin olması demekti. Gerçi Karun'a, Allah kimya ilminin en büyüğünü vermişti. Altını topraktan çıkarmıyordu, tam tersine kimyasal formüllerle üretiyordu. Yaşadığı dönemde Musa Peygamber ile beraberdi, onun sağ koluydu. Topraklar o kadar genişledi ki, Musa Peygamber ona bir vilayeti verdi. "Burayı sen yönet" dedi.
Şehirde her yer altındı. Evler, saraylar ve eşyalar ama her yer.
Hazinelerinin saklandığı depoların anahtarlarını ancak bir bölük asker taşıyabiliyordu. Çünkü iki kimyasal reaksiyon ile üretim vardı. Ve derken bir kavim, Musa Peygamber'e savaş ilan etti. Tek sıkıntıları vardı. Musa Peygamber'in ordusu vardı ama onun sağ kolu KARUN da ayrı bir vilayette ALTIN ile beslediği devasa bir orduya sahipti.
Düşman kavim, "İki ordu birleşirse yenemeyiz" görüşündeydi. Karun'un kapısını çaldılar. "Biz senin Peygamberine savaş ilan ediyoruz. Senden tek bir isteğimiz var, bize katıl demiyoruz ama lütfen ordularınla karşımıza çıkma.
Savaş anında yaşadığın şehirden çıkma
" dediler. Karşılığında 1000 deve yükü altın hediye edeceklerini söylediler. Allah'ın kimyasal formülle AL TIN üretmeyi ihsan ettiği yeryüzünün en zengin adamı KARUN, Peygamberini bin deve yükü altına satıp, savaşa katılmadı. "Karun gibi zenginsin ama gözün doymadı" sözü taa o tarihten günümüze böyle taşındı. Ve tabii Karun'un genleri de hiç yok olmadı dünyada, günümüze kadar ulaştı. Yaşanan tüm savaşlarda KARUNLAR hep vardı ve olacak. Onlar savaşmadan, kandan beslenenler, PARA'ya tapanlar ve secde edenlerdi. Mesela 1. Dünya Savaşı bunların en güzel örneklerinden biriydi. Savaşı kaybeden Almanya'yı Versay anlaşmasında masaya oturtup soyanlardan biri de 117 kişilik SİYONİST delegasyonu içinde olanlardan Dolar milyarderi Friedman'dı. "Almanya savaşı kazanmak üzereydi" diyordu Friedman. Ve oynanan satrancı şöyle açıklıyordu: "Almanlar kazanan olarak, İngiltere ve Fransa'yı anlaşma masasına çekmek üzereydi.
Ancak Alman Siyonistler, İngiltere'den İsrail'in kurulması sözü alarak taraf değiştirdiler. İngilizler de İsrail'in kurulması karşılığı ABD'nin savaşa sokulmasını ve Londra'nın yanında yer almasını istiyordu. Siyonistler söz verdiler ve parasal güçlerini kullanarak ABD'yi 1917'de savaşa sokup Almanya'nın karşısına diktiler
." Evet savaşlar SATIŞ demekti ve satışlardan tek mermi atmadan KARUN gibi şişmanlayanlar her tarihte vardı. ABD 1. Dünya Savaşı'na sokulmadan önce Washington'daki tüm medyaya sahip olan Bankacı Siyonistler Amerikan halkını ALMANCI yapmıştı.
İngilizler'le yapılan anlaşmadan sonra ABD medyasında bir anda Almanlar "CANİ" ve "BARABAR" ilan edildi. Ülkeler savaştı, KARUNLAR savaşmadan satıştan TRİLYON DOLARLARI cebe indirdi. Ve dahası şirketler, ülkeleri ele geçiren taraf oldu. Çanakkale'ye oğlu Prens Harry ile gelen Prens Charles'ı izledim dün. "1.Dünya Savaşı, imparatorlukların bittiği dönem oldu" diyordu. Bizi aptal zannediyordu. O savaşta biten İmparatorluk sadece Osmanlı İmparatorluğu'ydu. Büyük Britanya İmparatorluğu, hala dimdik ayakta ve 50'nin üzerinde ülkeyi MANDA yapmış, 25 ülkede ise İngiltere Kraliçesi'nin fotoğrafını RESMİ PARAya basmış durumda, dünyayı soymaya devam ediyor. Ve 1. Dünya Savaşı, sadece Osmanlı İmparatorluğu'nu batırırken, PARA İMPARA TORLARI'nın sayısını artıran Büyük HARP olarak tarihe geçti. Ve günümüz KARUNLARI, Kraliçe'nin yanındaydı, Bankalar ve Finans İmparatorluğu'nun kurulduğu London Of City'de binlerce finans kurumu ile ayrı bir DEVLET'ti. Çanakkale'deki törenlere AMİRAL üniforması ile çıktı Prens Charles.
Oğlu da denizci subayı kıyafeti ile konuşma yaptı. Biz hep görüntülere bakıp, seyreder geçeriz. Ancak görüntülerdeki ayrıntıları fark etmeyiz bile. Prens Charles dün neden AMİRAL kıyafeti ve madalyalarla çıktı Çanakkale'ye? Ne mesaj vermek istiyordu? Ve dahası gözümüzden kaçan MÜTHİŞ bir ayrıntı daha neyin nesiydi?
BİLİNMEYEN SIR AYRINTI ve MESAJI da bu akşam 22.00'de ahaber'de YAZBOZ'da açıklayacağız. 21. yüzyıl KARUNLARI ve onların PRENSLERİ'ni anlamadıkça, ülkemizde yaşananların perde arkasını çözemeyiz. Tüm dostları bu akşam YAZBOZ'a bekliyoruz.