Tarihi 14 Eylül 2017

e-günahkar!

Arakan'daki insanlık dışı katliamdan kaçan Müslüman bir evladın, yaşlı anne ve babasını sepete koyup taşıdığı bir fotoğraf var.
Çocukluğumuzda su satan "sakalar" gibi.
O genç de hayat sakası!
Üstelik bu taşımayı 7 gün boyunca sürdürmüş.
Arakan'dan Bangladeş'e kadar.
***
Anne baba evlatlarına yalvarıyor.
"Bırak bizi oğul." Omuzlarında onurlu bir apolet yaptığı iki insanın varlığı hayırlı bir evlada ağırlık yapmıyor.
"Bir evlat anne ve babasını nasıl bırakır!" diyor Böyle bir duyguyu Arakan'da katliam yapan puştlar hissedebilir mi?
Hissetseler o katliamı yaparlar mı?
***
Namuslu insanların alın teriyle yazılır günlükleri.
Şerefsizliğin ambargosunu kırıp, yollara düşerler.
Silaha karşı inanç.
Bombaya karşı direniş!
Ve onlar yeni telefon modellerinin tanıtıldığı günde, bütün dünyanın gözüne sokarlar bu direnişi.
"Utanın!" diye!
***
Amerika neden utanır ki?
İrma ve Harvey kasırgalarında ölen insanlar için bizler derin acı duyarız.
Sonra "Arakan seyircisi" Trump'a bakarız.
Bir süre önce Ortadoğu'da zorbalıkla silah anlaşması yapan ve 500 milyar dolar kazandığını zanneden Trump'a bu kasırgaların ödettiği bedelin 500 milyar dolar olması tesadüf müdür?
Bunlar, "Dünyada 1.5 milyar insan fazlalığı var!" deyip, insanların katledilmesine çanak tutanların ve paraya ölümüne sevdalı olanların kaçınılmaz kaderi değilse nedir?
***
Amerika Manhattan'da bir alışveriş merkezinin tuvaleti. Tuvalette sıvı sabun makinesi renge göre ayarlanmış.
Sensör beyaz insanın eline sıvı sabun veriyor ama siyahi ele asla.
Bu ahlaksız ayrımcılığın hala ayakta olmasının Amerikan siyasetiyle kan bağı varsa! Amerika'nın ödeyeceği bedeller de olacaktır.
Kızılderililerin ve siyahi insanların verdiği onurlu mücadele insanlık yarası olarak dururken!
***
Amerikan teknolojisi, şu sıralar insan kopyası üzerine çalışıyormuş. Yeni insan modeline "e-insan" diyorlar!
İlk olarak çocuk katilleri Trump' ve Obama'nın kopyalarını yapsınlar ki...
Ödeyecekleri bedeller ikiye katlasın!
"e-günahkarlara" mahsuben!

​O KADAR ÇOKLAR Kİ!
Anne ve 15 yaşındaki oğlu tutkulu biçimde televizyonun başındaydı.
Sokak ağzının temsilcisi bitirim yorumculardan biri, ekranda kanını emiyordu değerlerin.
Çocukları harcamaya yönelik sistemin karşısında anne dayanamadı ve futbola meraklı oğluna seslendi.
"Yarasaları görüyormusun oğlum!" Televizyonun başına kilitlenen çocuk alaycı biçimde gülümsedi.
"Hangisini anne?"

Mutluluk Takvimi
Bugünü dün kadar kolay harcama.
İşini titizlikle yap.
Yaşlılara saygı göster.
Rahat giyilen ayakkabı al.


Beni olduğum yere çakan
Suskun bir veda busesi
Hala fırtınalar kopan
Deli bir aşk bizimkisi

İçim dışım vurgun yemiş
Gözlerim denizlerden asi
Böylesi hiç görülmemiş
Deli bir aşk hikayesi

Bize yaptığın haksızlık
Kalp acıyor ten sızlıyor
Buraya kadar değil hayat
Aşk alnımızda yazıyor

Taşlar yağsın gururuna
Neler verdim ben uğruna
Bugünüme yarınıma
Çizgi çektim senden sonra

Hakkı YALÇIN