Tarihi 28 Temmuz 2016

Elde var umut

Fenerbahçe dün gece zaman zaman "hazırlıklı" göründüğü bir maçtan avantajlı çıktı.
Ozan'ın stajyer vuruşu olmasa.
İspanyol hakem maçın başında Fenerbahçe'nin attığı nizami golü yemese. Rövanş adına duyulan endişeden zerre kadar eser kalmazdı.
Her şeye rağmen dünkü maçı süsleyecek en anlamlı gerçek.
Gelecek haftaya taşınan umuttur.
***
Savunma ilk yarıda 3 stoperle vidalanmış da, oyuna katılımda pek aktif değildi.
İlk yarıda kanat bindirmelerine ihtiyaç duyulmayacak biçimde suskun bir duruş vardı.
İkinci yarıda baskın bir duruş.
Ve ikinci yarıda 3'lü sistemin tedirgin edici yanlarını da inkar etmeyelim.
***
Gecenin öznesi; takımın açılması kapanmasından daha anlamlıydı.
Rakip savunmanın arkasına atılan toplar, Fenerbahçe'nin ikili forvette en önemli silahıydı.
Fernandao kendisine bile ağırlık yapacak kadar hazırlıksız ve hantaldı da.
Formasını yere atan adam rakibin arkasına sızma konusunda daha aktifti. Attığı gollerde hakkını versem de bendeki ismi değişmez.
"Parlayan her şey altın değildir."
***
Dün gece orta alan sorunluydu.
Rakip alanda pozisyon yaratmak kadar. Rakibi durduk yerde ayaklandırmak gibi bir görevi de üstlenmişlerdi sanki.
Salih duran toplarda etkiliydi.
Ayağına hakimiyet ve yaratıcılığı da, diğerlerinden farklı bir resim çizdi. Zaman içinde gelişmesinin izlerini sahaya sürer ve çok yararlı olur.
Ama Ozan Tufan'ın bu haliyle bu takımda forma giymesi şaşırtıcı.
***
Monaco'nun da Fenerbahçe kadar hazırlıksız yanları vardı.
Ama onların dar alandaki etkili pas trafiği ve çabuklukları, dün gece için olmasa da rövanş maçı için Fenerbahçe adına tehlikeli sinyallerdi.