İnsani Zirve

Dünya İnsani Zirvesi dün İstanbul'da başladı. Amaç; insani yardım alanındaki sorunlara çözüm bulmak.
60'a yakın devlet ve hükümet başkanı zirvenin konuğu.
Ne büyük utançtır ki, bu toplantıya Amerika, Rusya ve Fransa katılmadı. *** Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın mesajı çok anlamlı.
"Birleşmiş Milletlere göre evini terk eden mülteci sayısı İkinci Dünya Savaşı'ndan bu yana en üst düzeye ulaştı.
Bunların neredeyse yarısı henüz çocuk.
Ve şu anda 60 milyon insan hayatta kalabilmek için yardıma muhtaç." *** O insanlar gizlenmiyor, çırılçıplak ortada.
Gözleriyle yaşamak dileniyorlar.
Çocukların alnında "bizi yaşatın" yazıyor da, okuyan kaç kişi?
Kaç devlet başkanı, kaç hükümet?
Gözlerinin önündeki doğruları, kendi çıkarlarının yanlışlarına kurban eden ülkeler, bu insanlık dramından utanç duymuyorlar.
Duysalar dünya bu halde olmaz.
Zenginliğe ve umarsızlığa kansızlık pompalayan ülkeler de buna dahil.
Zincirleme ihanetlerin tespihini çekenler de. *** Ama insanları yaşatmak için verilecek mücadeleden daha kutsal ne olabilir?
Ne olur yani, bir yemek eksik sipariş etsinler sofralarına!
Bir silahın kurşunundan vazgeçsinler.
Bir kadeh az içsinler içkilerini.
Mankenlere ödediklerini bir seferlik ücreti, çocukların hayatına bağışlasınlar.
Devrim istiyorlarsa işte onlara "merhamet devrimi!" *** Adı ne güzel; "Dünya İnsani Zirvesi!" Katılanların içinde bu duyguları yürekten hissedecek başkanların olduğuna şüphem yok.
Ama bu meseleyi bir toplantının ötesine taşıyacak başkanlara ihtiyacı var dünyanın.
Daracık sokaklarda çocukları öldürenlere inat.
İnsanları yaşatmanın anlamını hisseden.
Zirvenin sonunda dünyayı ayağa kaldıracak eylemlere soyunacak başkanlara.
Yüreğinden verecek olanlara. *** Bu insani zirve, kelebeklerin dağıttığı bildiri yerine geçmiyorsa.
Bu insanlık çağrısı, ölümün kıyısında çaresizce bekleyen insanları hayata döndürmek için harika bir zirve olur.
Dünya, hiç bu kadar yardıma muhtaç çocuğu bir arada görmüyorsa.
O çocuklara bu dünyada yer açmak için herkes elini taşın altına soksun. *** Yaşatacakları 60 milyon insan.
Şimdiye kadar öldürdüklerinin yanında çerez kalır çünkü!

***

Nobel ödüllü Aziz Sancar, öğretmenlere verilmesi gereken değeri işaret etti. Yetersiz değeri hissettiği için belki.

***

Tecavüzcü Cenneti

Kamyonete aldıkları genç kıza döverek tecavüz eden sanıklara bundan 4 yıl önce 14'er yıl ceza verildi.
Sanıklar, tutuklu kaldıkları süre ve temyiz aşamasının uzun sürebilme ihtimaliyle serbest bırakıldılar.
Duruma baksanıza! Hapiste yatmaları bile neredeyse tecavüz edilen kadının suç hanesine yazılacak.
Yargıtay bu cezayı az buldu ama sanıklardan biri firar, diğeri yeni bir suçla hapiste.
"Tecavüzcüleri koruyan hukuk, kadınların bu ülkedeki en büyük tehlikesidir" cümlesinde bir hata varsa, ben de bu cümlenin sanığıyım!

***

Mutluluk Takvimi

Gönülden bağış yap.
Sabah erkek kalk, kuşların sesini dinle.
Dolmuşa bozuk parayla bin.

***

Sakın gururlanma
Sevildim diye
Sana o gururu
Ben kazandırdım
Suç ortağın oldu
Bu hayırsız İstanbul
Ona da bu gururu
Sen kazandırdın

Bir daha gözlerimde
Asla büyüyemezsin
Nerede kaybolduysan
Kendini orada bul

Ama bana baktığında
Başını öne eğiyor
Gözlerini yumuyor
Utancından İstanbul

HAKKI YALÇIN