Tarihi 17 Mayıs 2016

Hazır sevap!

Adına sevaplar yazılsın diye iyilik yapmanın bir anlamı varsa. Onun adı gösteriştir. Karşılıksız iyilik yapmaktan daha asil bir insani tavır olamaz. Çünkü hayatın fısıldadıklarını duymak, yaptığı iyiliği duyurmaktan bin kere kutsaldır. Sessiz iyiliklerde gözü olmayanların, karşılıksız iyiliklerde de gönlü yoktur çünkü. Ne güzel bir sözdür o. "İyiliği çiçeklerin saçtıkları koku gibi yapmazsan o iyiliğinin hayrı yoktur!" Ve ne kötü bir sözdür o. "İnsanlar yaptıkları iyilikleri pahalıya satarlar!"
***
Karşılıksız iyilik sebep ve sonuç duygusunun dışındadır. Gökyüzü insanlara şefkatle bakarken, bazı insanlar yoksul insanlara ucube gibi bakıyorsa. Hayat bazen bir fırına girip, ihtiyaç sahibi insanlar için iplere asılan yüzlerce ekmeğin yerine ulaşacağını düşünüp huzur bulmaktır. O ekmeklerin parasını ödeyenin kim olduğunun ne önemi var.
***
İyilik, dünyanın gerçeklerine de sahip çıkmaktır. Bir insanın, sokağındaki bir ağaç gölgesinin, karanlık adamların gölgesi olmaktan değerli olduğunu anlaması için, iyi biri olması gerekir. İyi bir insanın kendi ihtiyacı olanı bile dağıtacak kadar cömert olması onun asaletidir. Buna iyiliğin görkemi denir. Karşılığı da inanılmaz bir huzurdur.
***
Başkalarının çiçeklerini sulamaktır hayat. Başkaları onun çiçeklerinin kökünü kurutsa da. Acımasız dünyanın unutturmaya çalıştıklarını her zaman hatırda tutmak insanlığın yasasında vardır. Ama hak yemenin iyilik yapmaktan çok daha değerli olduğunu öğreten teknolojinin evrim projesi amacına ulaştı. Zenginler gözlerini doyursa, ihtiyaç sahibi insanları görebilirdi. Ama sevmek denen bir duyguyu bile reddedip, doktorasını kötülük üzerine yapanlardan karşılıksız iyilik beklemek nafile artık!
***
Para var ya para. Ahlakı bozan para gökyüzünün emirlerini bile unutturur. Eski güzelliklere yazılmış mektuplar yerine ulaşmaz olur. Karşılıksız iyiliklerin yerini, karşılıklı kötülüklerin aldığı bir dünyada "niye böylesiniz?" diye sorsak. Bizim sorumuz günah sayılır. Onların ki hazır sevap!


Oya Aydoğan
Oya Aydoğan'ın gençlik yıllarında magazin gazeteciliği yapardım.
Bir kez olsun tartışmadık.
Çok iyi insandı, kendine has bir üslubu vardı. Hep esprili söylemleriyle belirlerdi gündemi.
Saklayacak karanlık yanları olmadı hiç.
Hayatı hep gülümseyen yüzlerle karşıladı da.
Hayat ona karşı, boğazına kaçan bir patatesle, acımasız kullandı neşteri.
Erken yaşta veda etti yaşama.
Mekanı cennet olsun.
Allah yakınlarına sabır bağışlasın.

Mutluluk Takvimi
* Çocukları temizliğe alıştır.
* Sabırlı ol.
* Şeker kasesini doldur.
* Tavla oyna.
* Fanatik olma.

Hayat ne garip şeydir
Birini seversiniz
Aşk, aşk olarak kalmaz
İpliği pazara çıkar
Bir ucuzluk sergisinde
İhanet baki kalır

İnanmak yenilgidir
Güvenmek yanılgıdır
Sırtınızda bir hançer
Yüreğiniz ömür boyu
Bir nefrete sadık kalır

Hayat ne garip şeydir
Bir zamanlar yatağına
Güller saçtığınız insan
Şimdi gözlerinizde
Bir tarlanın ortasında
Korkuluk gibi kalır

Hakkı YALÇIN