Tarihi 26 Mayıs 2015

Mavi ve siyah

Bir kafede tenha bir söyleşinin yan masasında boş yer vardı oturdum.
Bir kahve söyledim kendime, yanında soda.
Genç bir delikanlı ile yanındaki kızın muhabbetine ister istemez kulak kabarttım.
Onları dinlerken bana ait olmayan bir mektubu okur gibi hissettim ama onlar mektup değildi belki.
Duvar ilanı.
***

İkisi de şehrin rüzgarında savrulmuş umutsuz gençler.
Kız daha direnişli geldi bana. Erkek daha umutsuz.
Önce insanları aptal yerine koyan televizyon reklamları üzerine konuştular.
Kızın bakış açısına hayran kaldım. "Reklamlar insanların neyi alacağına karar vermesi için değil. İnsanlardan neyi alacağına karar vermesi için icat edilmiştir."
***

Genç yaşlarında bir sahil kasabasına yerleşmekten bahsetmeleri ilginç geldi.
Arada bir güncel konulara daldılar.
Zararlar hanesinde çözümsüz rakamlar!
İçinden çıkamadıkları meselelerin uzağında kaldılar.
***

Kız bir ara saati sordu, bu defa delikanlı harika bir cevap verdi. "Yelkovan durmuş; akrep geçmişi kurcalıyor."
Gülümsedim görmediler.
Anladığım kadarıyla ikisi de üniversiteyi bitirmiş, hayatın kapılarını çalıyorlardı da açan yoktu.
Nereye gitseler kar yağıyor.
Delikanlı iş için gittiği son görüşmeden de eli boş dönmüştü.
Bu çaresizlik karşısında annesinin ciğerinin yandığından bahsetti.
İçim cız etti.
***

Masadan kalkmaya hazırlanırken, delikanlı garip bir laf etti. "Bu düzen bana böbreğimi sattıracak."
Ben irkildim kız ciddiye almadı.
Yıllar önce bir lokantanın önünde ceketini satan bir babayı hatırladım.
Ceket de acı vericiydi ama böbrek satışının hayali bile beni dehşete düşürdü. "Ama ruh satışından iyidir" dedim.
***

Paranın elleri vardır, kir tanımaz.
Paranın gücü vardır, zengini tanır fakiri tanımaz.
Çoğalan ama görülmek istemeyen fotoğraflardan biriydi yan masada oturanlar.
***

Hesabı ödeyip çıktım. Dışarıda mavi bir gökyüzü vardı. "Maviyi anlatmak mesele değil" dedim. "Gençlerin içindeki siyahı anlatmak mesele."
Her gencin bir çığlığı vardı.
Her sözün bir adresi.
O gençler sessizce haykırıyordu sanki. "Adresimiz yok, umudumuz yok, bizi bulun!"
***

Ama kimseyi görecek hali yoktu.
Vefasız İstanbul'un!

***

Maganda üretimi
"Damsız girilmez" diyerek mekana alınmayan 5 zorba, otomobile binip giderken, silahlarını çekip ateşledi.
Kapı önünde bekleyenlerden biri de 30 yaşındaki İsveçli genç bir kadındı.
Başına 2 kurşun isabet etti ve hastanede öldü.
3 katil yamağı yakalandı "esas katil" aranıyor. Yakalansa ne olur. Onlar o kadar çok ve hızla ürüyorlar ki.
Bu da üretenlerin gururu olsun!

MUTLULUK TAKVİMİ
Resim sergisini dolaş.
Zenginlikle başarıyı karıştırma.
Doğal beslen.

Biten bir aşkın
Hikayesiydi
Ayrılıkları anlatırdı
Gözlerin
Bazen resmini
Çizerdin bana
O dalgalı denizlerin

Yüreğim şimdi
Çok uzaklarda
Hasretin kalbimi
Sardı diz boyu
Yalnızım
Sancılı ve efkarlı
Sensiz dinliyorum
Rodrigo'yu
Hakkı YALÇIN