Dünyadaki 500 milyon engelliden 9 milyonu Türkiye'de yaşıyor.
Üstelik kitlesel engellerle de yaşıyorlar.
O insanların mutlu olması için çaba harcanmayan bir ülkeyiz.
Onlar da bunun farkında.
Toplumsal ilgi çekebilmek için, böyle günleri bekliyorlar. "Sözün bittiği yerdeyiz" mesajıyla, ağızlarını siyah bantla kapatarak.
Ve sorunlarını yüksek sesle dile getirerek.
Engellilerin yüzde 66.9'u kaldırımlardan şikayetçi.
Her yıl müteahhitleri zengin etmek için değiştirilen kaldırımlar, engelli insanlar için çok şey ifade ediyor.
Yaya yolu, yaya geçidi.
Ama müteahhitler ve yetkililer için bunlar büyük külfet!!!
Her yıl vatandaşın parasıyla taşları söküp çıkarmak varken, engellilerin rahat yürümesi neyin nesi?
Lafla peynir gemisini yürütmenin alemi var mı?
Özürlüler Yasası kapsamında bu yılın temmuz ayına kadar kamunun sorumluluğundaki yerler, engelli erişimine uygun hale getirilecekti.
Yasa 2015 yılına ertelendi.
İşte size engelli insanlara verilen değerin resmi belgesi!
Engelli insanlar toplu da taşınamıyorlar.
Bindikleri toplu taşıma araçları onlar için güvenli değil.
Yıllardır bunun haykırışı yapıldığı halde, bu konuda hiçbir şey yapılmıyorsa.
Engelli insanları, "nasılsa yaşamıyorlar" diye varsayıyorlar herhalde.
Devletin engelliye açması gereken memur kadroları, henüz açılmamış.
Ama "hamili kart yakınımdır" yazılı beylere bayanlara her kapı açık.
Topluma; engelli insana nasıl davranması gerektiğini öğretmek de borçtur.
Bunu yapması gereken televizyonlardır, okullardır ama ne yazık ki böyle bir zarafeti kendilerine layık görmeyen bir sistemimiz var.
Görüyoruz ki...
Onları engelleyen sadece kader değil, yetkililer.
Parça parça
İnsanları eğitim aldıkları okullarla özdeşleştirip, ayrımcılığı sürdürenler var.
Bizler ve onlar sisteminin en acımasız tohumlarını ekenler.
Bu ülke bir daha asla "bütün" olmayacak.
Çünkü parçalar bütüne hükmediyor.
Ve bütün her yıl biraz daha parçalanıyor.
Bir gazete kağıdı gibi, parça parça!
Kıyamet varsayılan 21 Aralık için Şirince'de bütün oteller doldu. Minyatür mahşer kutlaması!
Mutluluk takvimi
Almayacağın mal için satıcıyı oyalama. Çocukların odasına kapıyı vurup gir. Şekerli yiyecekten kaçın. Kışa hazırlan.Bana durup durup
Anadolu kokan
Hikayeler anlatmayın
Beni her gece yarısı
Türkülerle ağlatmayın
Gurbette bir anam var
Kapanmayan yaram var
Bu şehirde kavgam var
Yarama tuz basmayın
Kurşuna dizilir
Tüm hayallerim
Hayat pazarında
Bir dilenciyim
Yaşıyor sanmayın
Yaşamıyorum
Büyük şehirlerin
Ölmüş genciyim
Hakkı YALÇIN
