Tarihi 3 Şubat 2010

Kahraman katil(!)

Yavuz Bingöl'ün, birkaç gün önceki açıklamasına baktım. "Mehmet Ali Ağca varsa, ben yokum!"
Kendisine teklif yapan yapımcı Fatih Aksoy'un, aynı zamanda Mehmet Ali Ağca ile ilgili projesini duyunca, böyle bir açıklama yapma gereği duymuş.
Önceki gün, aynı meseleyle ilgili Oya Başar'ın tepkisine baktım. "Bu teklif dehşet verici!"
İkisini de alkışladım.
***

30 yıl hapis yatmış bir katili, bir insanın canını alan caniyi, televizyon programına çıkarmak, nasıl bir gururdur acaba?
Nasıl bir para ihtirası?
Ve nasıl bir sorumluluk (!)
***

Sanat alemi tüccardır.
Toplum vicdanında aklanmamış insanları da sever. Popüler insanları da...
Onlar, ölüm yok gibi yaşarlar da, "para yok gibi" yaşayamazlar!
Fakat hiç mi gocunmazlar, bu para hırsından?
Vicdanları kayıptır da, ayıp olan şeyler yok mudur hayatlarında?
***

Gerçek sanat böyle zamanlarda haykırır.
Parayı lanetleyen sevginin eylemidir, bu karşı duruş. "İnsanlarımızı öldürtmeyeceğiz" haykırışıdır, onurla.
İnsanlar sadece, kurşunla öldürülmüyor çünkü.
***

O yüzden Yavuz Bingöl, "Mehmet Ali Ağca varsa, ben yokum" diyorsa.
Bizler Yavuz Bingöl için varız!
Oya Başar, "Bu teklif dehşet verici" diyorsa, alıcılarımızın ayarıyla da oynarız!
***

Yapımcı beyefendiye gelince...
Küçük insanlar bazen, büyük işler başarır!
O yüzden bu büyük projenin yarım kalması, ya da tamamlanması aynı şey.
Yapmış kadar oldu.
***

Eşkali belirlendikten sonra... Bir katili televizyon kahramanı yapmak isteyen biri, yüreklerde nasıl aklanır?