İstanbul bronşiti öksürtüyor herkesi

Trafik stresiyle boğuşan İstanbullular’ı kirli hava da vuruyor. Kuru öksürükle başlayıp, geceleri artıp uykudan uyandıran, bronşların aşırı duyarlılığından ortaya çıkan ‘İstanbul bronşiti’ kolay geçmiyor

Kaynak GAZETE Giriş Tarihi 30 Aralık 2016 Güncelleme 30 Aralık 2016, 00:00
İstanbul bronşiti öksürtüyor herkesi

İÇİNDEKİLER

Büyük kentlerde yaşayanların derdi de büyük oluyor. İstanbullular da düşük nüfuslu bölgelerdekilere göre daha çok hastalanıyor. Medical Park Ankara Hastanesi Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Duygu Özol da, metropol hastalıklarına dikkat çekerek 'İstanbul bronşiti'ne karşı uyarıyor.

NEFES YOLLARINI ETKİLİYOR
"İstanbul bronşiti büyük şehirlerin kirli havasından kaynaklanan, kuru öksürükle seyreden, geceleri artıp uykudan uyandıran, bronşların aşırı duyarlılığından ortaya çıkan bir hastalıktır" diyen Prof. Dr. Özol, hastalığın daha çok çocuk ve kadınları etkilediğini söylüyor. Sigara içenlerde belirtilerin ağır ve kalıcı olduğunu ifade eden Prof. Dr. Özol, "İstanbul bronşiti hava yollarının aşırı duyarlığı sonucu nefes darlığı, öksürük ve hırıltılı solunumla karakterize bir hastalıktır ve metropolde yaşayanlarda sık görülmektedir" şeklinde konuşuyor. Prof. Dr. Duygu Özol, İstanbul bronşitinin, bilindik bronşit, grip ve zatürreden farkını ise şöyle açıklıyor: "Bu hastalıklar en sık viral ve bakteriyel mikroorganizmalar ile oluşmaktadır ve tedavilerinde antibiyotikler kullanılır. Oysa İstanbul bronşiti gibi metropol hastalıkları hava kirliliği ve değişen çevre şartları sonucu oluşan hassasiyet, aşırı duyarlılığın bir yansımasıdır. Antibiyotiğe yanıt vermeyen uzamış öksürükler, göğüste daralma, tıkanma ile karşımıza çıkmaktadır. Hasta doktor doktor gezer, ancak doğru teşhis konulmazsa, yanlış tedavilerle iyileşmez. İstanbul bronşitine benzer belirtiler görüldüğünde, doktora gitmek gerek. Bu hastalık, buhar yoluyla verilen nefes açıcı ilaçlarla tedavi edilebilir."

ENDÜSTRİYEL TAVUK YEMEYİN
İstanbul bronşitinden korunmak için doğru beslenmek gerekiyor. Metropol insanının artık doğal gıdalarla beslenemediğini söyleyen Prof. Dr. Duygu Özol, şu önerilerde bulunuyor: "Büyük şehirlerde yaşayanlar içinde koruyucu ve katkı maddeleri olan hazır çorbalar, hazır soslar ile endüstriyel tavuk ve tavuk ürünlerini tüketiyor. Bunlar da astımdan, alerjik deri döküntülerine kadar pek çok rahatsızlığa yol açıyor. Bünyesi hassas olsun olmasın herkes doğal yollarla hazırlanmış, katkı maddesi ve koruyucu içermeyen, endüstriyel seri üretim ürünler yerine mevsiminde yetişen sebze-meyveleri mevsiminde tüketmeye özen göstermelidir."

EGZOZ GAZLARI CİĞERİ BİTİRİYOR
Hava kirliliği; canlıların sağlığını olumsuz etkileyen, canlı hayatına ve ekolojik dengeye zarar verecek kadar havadaki yabancı maddelerin, normalin üzerinde miktar ve yoğunluğa ulaşmasıdır. Oluşan hava kirliliğinin en önemli nedenleri ısınma amaçlı, düşük kalorili ve kükürt oranı yüksek kömürlerin yaygın olarak kullanılması, motorlu taşıtlardan çıkan egzoz gazları, yanlış planlama sonucu şehir içinde kalan sanayi tesisleri ve hava/ rüzgar akımlarını bozan yüksek binalar oluyor. Yeşil alanların çoğaltılması, sanayi kuruluşlarının şehir dışına taşınması, otoban kenarlarının yerleşime açılmaması ve toplu taşıma olanaklarının artırılması şehirlere nefes aldıracaktır.

KORUNMAK İÇİN BUNLARA DİKKAT!
* Sigara içmek çok önemli bir risk faktörüdür. Sigara içilen ortamlardan da kaçının.
* Doğal, mümkün olduğunca organik gıdaları tüketin. Fast-food türevi yiyeceklerden uzak durun.
* Evinizi sık sık havalandırın ve güneşin içeri girmesine izin verin.
* Oda/araba spreylerinden uzak durun. Çünkü oda spreyiyle moleküller havada asılı kalarak nefesimizle birlikte direkt akciğerlere gider.
* Ev, işyeri ve arabada kullanılan klimaların düzenli bakım ve onarımlarını yaptırın.
* Temizlik malzemeleri kullanırken keskin olan kimyasalları kullanmaktan kaçının. Onun yerine geleneksel ve insan/doğa sağlığıyla uyumlu Arap sabunu, sirke ya da organik ürünlerden yararlanın.