Kalp krizinin temeli anne karnında atılıyor

Anne adayları dikkat! Prof. Dr. Tuzcu, ‘Gebelikte yanlış beslenme, kirli hava, sigara ve çevresel etkenlerle bebekte kalp hastalıklarının temeli atılıyor’ uyarısı yaptı...

Kaynak GAZETE Giriş Tarihi 16 Kasım 2016 Güncelleme 16 Kasım 2016, 01:13
Kalp krizinin temeli anne karnında atılıyor

İÇİNDEKİLER

Kanser kadar yaygın olan kalp hastalıkları her yıl yüzlerce can alırken; Türkiye'nin dünyaca ünlü kalpdamar cerrahı Prof. Murat Tuzcu önemli açıklamalarda bulundu. Kalp hastalıklarında genetiğin etkisinin yüzde 10 kadar olduğunu söyleyen Prof. Dr. Tuzcu, "Ancak annenin karnında, annenin beslenmesi, kirli hava, sigara ve çevresel etkenlerle kalp hastalıklarının temeli atılıyor" dedi. Kalp krizi dediğimizin aslında 'buz dağının tepesi' olduğunu belirten Prof. Dr. Tuzcu, oluşma sürecinin ise çok geniş yelpazedeki bir dizi etkenden kaynaklandığını vurguladı. Genetik konusunda çok büyük araştırmalar olduğuna işaret eden Prof. Tuzcu şunları kaydetti:

ÇEVRESEL ETKİLER...
"Kronik hastalıklar bir tek gene bağlı değildir. Çok karmaşık yüzlerce farklı genin birbiriyle etkileşimi sonucu o zemin yaratılıyor ve o zeminin yaratılması yetmiyor çoğu zaman dışarıdan gelen olumsuz etkilerin de bu zeminle etkileşimi söz konusu oluyor. Sağlıklı bir hayat yaşıyorsanız, genetik aynı da olsa, sonuç aynı değil. Yani diyoruz ki, kalp hastalıklarının yüzde 90'ı kader değildir. Anne karnında genetik bir mirasımız olabilir ama annenin beslenmesi ile o çocuğun nasıl beslendiği, çocuğu nasıl bir yaşama maruz bıraktığı, baba evde sigara içiyor mu içmiyor mu, çocuk dışarıda oynayabiliyor mu, hareketli mi değil mi, dışarıda hızlı hazırlanan yemeklerden yiyor mu yemiyor mu bunların hepsi çocukluk çağında önem kazanıyor."

SİGARA TEK BAŞINA KRİZ FAKTÖRÜ DEĞİL
Kişinin hamilelik sırasında beslenmesinden, çocukluk çağındaki beslenmeye, daha sonraki süreçte yaşam biçimi ve koşullarından, yaşadığı şehrin ve ülkenin sosyalekonomik durumuna kadar çok geniş bir yelpazede etki eden unsurlar bulunduğunu hatırlatan Prof. Tuzcu, şöyle devam etti: "Kalp krizi ile sonlanan damar sertliği dediğimiz hadise, anne karnında kalbin henüz ilk atışlarıyla başlayan ve daha sonra birçok etkenin birbiri ile etkileşmesi sonucunda değişmesi ile yaşanan bir şey ve bir tek yol yok. Kalp hastalıklarını basite indirgeyip 'kolesterol, yüksek tansiyon' demek asla mümkün değil. Çünkü tek başına kolesterol etken değil, kolesterol önemli faktörlerden sadece biri. Sigara da tek başına bir faktör değil, birçok faktörden biri. Ayrıca şişmanlık, hareketsizlik, şeker hastalığı veya ona eğilim çok önemli. Bunlar kadar olmasa da yaşanan stresler önemli. Soluduğumuz hava kirliliği önemli. Bunların önem derecesi tabii ki fark ediyor. Yaşanan olumsuzluklar sonumuzu belirliyor."

MUCİZE TEDAVİ YOK
Kalp hastalıklarında etkenlerin çokluğu nedeniyle, hastalıkla mücadelede de 'mucize çözümler' olmadığını anlatan Prof. Dr. Murat Tuzcu, şunları söyledi: "Bu işlerin tılsımlı bir değnekle düzelmesi, müthiş bir sebebi veya çok büyük bir yeni buluşun her şeyi ortadan kaldırması gibi bir durum söz konusu değil. Genellikle Türkiye'deki ve dünyanın bir sürü yerindeki tartışmalar bazen yüzeysel olabiliyor. Mucize hiçbir şey yok. Hiçbir ilaç, hiçbir stent, hiçbir ameliyat sağlıklı bir yaşam biçiminin yerini tutmuyor. Korunma önemli."

SAFURE CANTÜRK