KURTULUŞ ATATÜRK FORMÜLÜ!
Avrupa'yı vuran ekonomik kriz, özellikle İtalya ve Almanya'da yarışlara büyük darbe vururken, Amerika'da da müşterek bahis oynayanların büyük oranda azalması gözleri, en parlak devrini yaşayan Türkiye'ye çevirdi. Bazı hipodromların kapatıldığı İtalya ve Almanya'daki at sahipleri ve jokeyler bir başka ülkeye gitmek için planlar yaparken; bunların başında da Türkiye'nin olacağı dile getiriliyor. Amerika'da ise at yarışı bahislerinin yıldan yıla düşmesi şimdi sık sık medyada da açık açık tartışılırken, Atatürk'ün o ünlü "At yarışları modern toplumlar için sosyal bir ihtiyaçtır" sözünden yola çıkılarak, Amerika'da bu krizden kurtulmanın tek yolunun "Atatürk formülü" nün uygulanmasında olduğu vurgulanıyor.
TÜRK MODELİ ÇOK GERÇEKÇİ
Amerika'da at yarışları bahislerinin düştüğüne, Türkiye'de ise büyüdüğüne dikkat çekilerek, "Türk modeli" nin en gerçekçi çıkar yol olduğunun belirtilmesi, Türkiye'nin bu konudaki başarılarının ne denli büyük olduğunu da gösteriyor. Türkiye'de at yarışlarının uzun bir geçmişi olduğunu Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehmet Mehdi Eker de belirterek, "Şimdi dünyada atçılıkta sekizinci durumdayız. Avrupa'da ilk üçteyiz. Bir çok ülke geriye giderken Türkiye atçılıkta dört nala koşuyor. Çok kısa bir zaman sonra Türk atçılığı tüm dünyanın ilgisini daha da çekecek ve örnek bir ülke haline gelecek. Türk atçılığının dünyaya damgasını vurmaya başladığı daha şimdiden yüksek sesle telafuz edilmeye başlandı bile"
DEV BİR KURULUŞ
Yılda ortalama 3850 koşu yapılan Türkiye'de halen 8 hipodrom bulunuyor. Gelecek yıl bunlara 2 tane daha eklenecek. Büyük Atatürk'ün dediği ve tüm dünyaya örnek olan Türk atçılığının en büyük özelliği, at yarışlarını bir kumar gibi değil;eğlence, piknik, atları sevmek, okşamak, açık havada güzel bir gün geçirmek ve çok az bir para ile, yani bir kaç lira ile de şans denemek şeklinde algılanmasıdır. Bu gün, ortalama 130 bin aileye ekmek kapısını açan at yarışları, ayrıca devlete ve bazı kurumlara da milyonlarca lira para kazandıran bir büyük "bacasız ekonomi" dir. Her sezon yüzde 25'le varan artışı ile büyük gelir sağlayan Türkiye Jokey Kulübü, devlete ve resmi kurumlara ödediği vergi dışında müşterek bahis oynayanlara dağıttığı paralarla da bugün Türkiye'nin dev bir kuruluşu halindedir.
AT DEĞİL SANKİ BİR ELMAS!
Bugün dünyada çok değerli yarış atları var. Bunların başında ise Frankel geliyor. Frankel 3 yaşında safkan bir İngiliz atı. Koştuğu 13 yarışı da kazanmış bir at. Frankel çok kısa bir süre önce Suudi Arabistan Prensi Halit Abdullah'a 110 milyon Euro'ya satıldı. Yani Türk lirası ile ortalama 200 milyon liraya. Bu para ile tam 600 adet lüks Ferrari marka otomobil ya da Türkiye'de lüks bir semtte 400 daire alabilirsiniz.
Her yıl 3850 koşu
Ülkemizde her yıl ortalama 3850 yarış yapılıyor. Hedef bu rakamı artırmak.
Yüzde 25 büyüme
TJK'nın gelirleri her yıl % 25 artıyor. Bu rakam Türkiye'deki en büyük artış.
Tam 8 hipodrom
Türkiye'de şu anda tam 8 hipodrom var. Önümüzdeki yıl bu sayı 10'a çıkacak.
1.3 milyar TL ikramiye
Yılda yarışseverlere dağıtılan ortalama ikramiye 1.3 milyar TL'yi buluyor.
Kamuya 775 milyon TL
TJK her yıl kulüp ve kamu payı olarak ortalama 775 milyon TL dağıtıyor.
HER YIL DEVLETE 411 MiLYON TL!
Yılda ortalama 2.6 milyar TL brüt hasılatın 411 milyon lirasını KDV olarak devlete ödeyen TJK, Belediye, Kulüp ve kamu paylarını çıkardıktan sonra 1.3 milyar TL de ikramiye olarak dağıtmaktadır. Belediye, Kulüp ve kamu payları da ortalama 775 milyon lira tutmaktadır. Yani TJK devlete ve diğer resmi kurumlara böyle inanılmaz rakamlarda vergi ve pay ödemektedir.
EN PAHALI AT GUNDES'iN
Ülkemizde atların değeri kazandıkları yarışlarla ölçülüyor. Bugün Türkiye'de en pahalı atın sahibi bir Azeri işadamı Reza Zarrab'ın. Şarkıcı Ebru Gündeş'le evli olan Zarrab, Levent Kitapçı'ya ait bu atı tam 800 bin TL'ye satın alıp, eşi Gündeş'e armağan etti. Duty Free adındaki bu 4 yaşındaki at ilk yarışında 3'üncü olduktan sonra Başbakanlık Kupası'nda ise dereceye giremedi. Akif Bektaş'ın aldığı Göeğebakan ise 400 bin TL'lik değeriyle ikinci sırada yer alıyor.
İNGİLİZ' DE TÜRK KANI VAR!
Burada, ortaya atılan büyük bir iddiayı da belirtmeden geçemeyeceğim. Bakan Mehdi Eker bir konuşmamızda "İngiliz atlarında Osmanlı kanı var. 2. Viyana kuşatmasında elde edilen Osmanlı atlarının kanının İngiliz atlarına aşılandığı anlaşılmaktadır" demişti. Bu neden gerçek olmasın ki..! Atlar tarih boyunca hep Türklerle olmadı mı?
BİR AŞILAMA TAM 10 BİN TL
Yurt dışından getirtilen aygırların yavruları, koşularda büyük işler başarıyor. Bugün en büyük aşılamayı yapan atların başında Unaccounted For geliyor. Bunların bir aşısı 10 bin liradır.
TÜRKİYE'DE 18 BİN 500 YARIŞ ATI VAR
Bugün Türkiye'de 6 bine yakın tay ve bir o kadarı da koşan at olmak üzere toplam 18 bin 500 safkan İngiliz ve Arap atı bulunuyor. Karacabey, İzmit, Mahmudiye ve Şanlıurfa'da olmak üzere 4 hara, Seyhan, Silivri ve İzmir Torbalı'da da 3 aşım istasyonu atçılığımızın can damarları olarak faaliyetlerini sürdürüyor. Tabii bunlara 7 bini aşan damızlık kısrak ve 300'ün üzerindeki aygırları eklemek lazım.
TEK RAKİP FERRARİ!
Kökü şampiyon bir aileye dayalı safkan bir İngiliz atı, Usain Bolt ve şehiriçi trafiğindeki araçları rahatlıkla geçebiliyor. Bir yarış atı 64- 80 km. hız yaparken Bold ancak 42 km.'ye kadar çıkabiliyor...
Dünyanın en pahalı yaratık, canlı ya da hayvanları arasında yer alan yarış atları aynı zamanda şehiriçi trafiğinde dolaşan otomobillere, bugün dünyanın en hızlı adamı olarak kabul edilen atlet Jamaikalı Usain Bolt ve de yine en hızlı hayvan çitaya meydan okuyor. Bir safkan İngiliz atı, yarış sırasında 64- 80 kilometre hıza çıkarken, bir aracın şehiriçi hızı 40- 60 kilometreyi zor bulur. Saniyede ortalama 20 metre gidebilen bir safkan İngiliz atının bir adımı 7 metreyi aşabilir. Yani bir yarış atı saniyede 2.5 adım atabilir. Dünyanın en hızlı adamı Bold (100 metrede dünya rekoru 9.58) ise pistte ancak 40- 42 kilometrelik bir sürat yapabilir.
100 METREYİ 9.58'DE KOŞUYOR
Dünyanın en hızlı insanı olan Jamaikalı sprinter Usain Bolt 100 metreyi 9.58'de koşuyor. Fakat Bolt tüm bu yeteneklerine rağmen safkan bir İngiliz atı kadar hızlı değil!
DEMİR FEYİZOĞLU
