Diyarbakırlı Gülseren Tanrıkut (18), iki eşli babasının, Kayseri'deki resmi nikahlı eşini ziyarete gittiği sırada, üvey ağabeyinin tecavüzüne uğradı. Diyarbakır'a döndüğünde başka biriyle imam nikahıyla evlendirilen Gülseren, bakire çıkmadığı için eşinen yediği dayaklardan bıkınca baba evine dönüp, bir şirkette sekreterlik yapmaya başladı. Ancak dul kadın damgası yediği ve askılı elbise giydiği için komşuları dedikodu çıkarttı. Bunun üzerine babası Hasan ve kardeşi Mehmet Tanrıkut (15) tarafından öldürüldü. Gülseren, yatakta uyuduğu sırada babası tarafından elektrik ısıtıcısının kablosuyla boğuldu. Mehmet de el ve ayaklarını tuttu. Kızının tanınmaması için yüzüne naylon poşet eritip damlatan baba, ardından cesedi şeker çuvalına koyup 2 oğluna "Atın" emri verdi. Kardeşlerinin bir duvar dibine bıraktığı Gülseren, annesi tarafından sol ayak serçe parmağındaki şekil bozukluğundan teşhis edilebildi. Eski yasaya göre açılan davada, babanın 30, kardeşin de 15 yıl ceza aldığı karar, yeni yasa lehlerine olduğu için bozuldu. Yargıtay da, "dedikodular ve askılı elbisenin" tahrik sayılmasını istedi. Diyarbakır 2. Ağır Ceza Mahkemesi babayı 20, kardeşi ise 6 yılla cezalandırdı. Kardeş Mehmet şimdi özgür kaldı. Babası da 2 yıl sonra çıkacak.
YALAN YAKALAMANIN YOLLARI
HÜLYA AVŞAR DİYETİ
MUTLULUK VEREN YİYECEKLER
HEPSİ DAHA İYİ BİR CİNSEL YAŞAM İÇİN
SAĞLIKLA İLGİLİ ÖNEMLİ TAVSİYELER