Bedel ödeyecekler

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Çin seferi öncesi sırtını terör örgütü PKK'ya dayayan HDP'li milletvekillerine net mesaj gönderdi: Bunları dokunulmazlık zırhından arındırmak suretiyle de 'terör örgütüyle iş mi tutuyorsun? Senin sırtını dayadığın yer terör örgütü mü? O zaman bunun bedelini ödemeli

Kaynak GAZETE Giriş Tarihi 29 Temmuz 2015 Güncelleme 29 Temmuz 2015, 01:39
Bedel ödeyecekler

İÇİNDEKİLER

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Çin ve Endonezya'yı kapsayan resmi ziyaretleri öncesinde, Esenboğa Havalimanı'nda terörle mücadele, yapılan operasyonlar ve terörist saldırılara ilişkin çarpıcı açıklamalarda bulundu:

TÜRKİYE Cumhuriyeti, teröristlerle, onları destekleyen sözde siyasetçi, sözde aydın, sözde sivil toplum kuruluşu temsilcisinden de şehitlerimizin kanlarının hesabını sorma gücüne sahiptir. Geri adım atma söz konusu olmayacaktır.

İHANETLE MÜCADELE
BU bir süreçtir ve aynı kararlıkla devam edecektir. Gerek kırsalda gerek şehirlerde olsun elinde silahı veya molotofu, yüzünde maskesi olan herkes önce güvenlik güçlerimizden, ardından adli kurumlardan gereken cevabı alacaktır. Bu yetkilerin en etkili şekilde kullanılması şarttır.

MİLLETİMİZİN sabrını zorlayan bu hainlere hak ettikleri şekilde karşılık verileceğinden milletimin endişesi olmasın. Devletimizin yönetim kademelerindeki ilgili tüm sorumluların üzerilerine düşen görevleri süratle ve kararlı şekilde yerine getireceklerine inanıyorum. Türkiye, ülkesine ve milletine karşı ihanet içerisine giren her türlü paralel devlet yapılanmasıyla mücadele dirayetine sahiptir. Bu milletin ve evletin hoşgörüsünü, sabrını istismar edenler hak ettikleri cevabı en kısa zamanda alacaklardır, almaya da başladılar.

EŞ zamanlı olarak gerek DAEŞ ile gerekse diğer terör örgütleriyle verilmekte olan mücadele aslında bu ülkenin basit bir itibar mücadelesi de değildir. Sadece ve sadece milletimizin huzuruna, milletimizin can güvenliğine, mal güvenliğine kastedenlere karşı devletin üzerinde olan görevi yerine getirme mücadelesidir ve bunu sonuna kadar kararlılıkla sürdüreceğiz.

KARDEŞLİĞE KAST EDİLDİ
İÇ Güvenlik Yasası'nın içeriğinde ne varsa... Yasal bir düzenlemenin kitaplar arasında kalması için yapılmamıştır.

30 Mart Yerel Seçimleri'nde, sonrasında da genel seçimlerde de Çözüm Süreci'nin nasıl istismar edildiğini gördük.
Dolayısıyla bu hasarla birlikte artık ortada bir gerçek var. Bu ülkede, milli birliğimize, kardeşliğimize kast edenlerle bir çözüm sürecini devam ettirmek asla ve asla mümkün değil. Olması gereken milli birlik ve kardeşliktir.

PARTİ kapatmaları doğru bulmuyorum.
Bunları dokunulmazlık zırhından arındırarak 'terör örgütüyle iş mi tutuyorsun? Senin sırtını dayadığın yer terör örgütü mü? Bunun bedelini ödeyeceksin. Terör örgütünü kendi arkasında gösterenler, 'biz sırtımızı, şuraya, buraya dayıyoruz' diyenler bu ifadelerin bedelini ödemeli.

SALDIRIYA uğramış Türkiye, burada kendisini koruma, güvence altına alma haklarını kullanmaktadır. NATO'da bunu sonuna kadar da kullanacaktır.

GÜVENLİ BÖLGE
Burada
ilk adım malum bu güvenli bölgenin alt yapısını oluşturmak. Konuyla ilgili olarak benim geçtiğimiz çarşamba günü Sayın Obama ile yapmış olduğumuz görüşmede bunları etraflıca ele aldık. Malum terör örgütü ve DAEŞ ile özellikle Kuzey Suriye'deki mücadelenin verilmesi çok önemli. Bölgelerin tehditten arındırılması ve güvenli bölgenin oluşturulması önemli. 1 milyon 700 bin Suriyeli vatandaşın içerisinde artık ülkelerine dönme beklentisi içinde olmaları da önemli.