Müfettiş raporu: Dinlemeler sistemli, planlı ve organize

Kaynak GAZETE Giriş Tarihi 01 Ağustos 2014 Güncelleme 01 Ağustos 2014, 01:30
Müfettiş raporu: Dinlemeler sistemli, planlı ve organize

İÇİNDEKİLER

Emniyetteki paralel yapı operasyonlarına dayanak oluşturan, İçişleri Bakanlığı Mülkiye Müfettişliği'nce 6 ayda hazırlanan ve 14 Mayıs'ta İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderilen 3 bin sayfalık raporda çarpıcı tespitler yer aldı. Raporda, usulsüz dinleme eylemlerinin "sistematik, planlı ve organize" bir görünüm arz ettiği ve "belirli bir amacı gerçekleştirmeye yönelik" olduğu belirtildi. Bazı kişilerin, gerçek isimleri yerine yargıyı yanıltmaya yönelik yanlış ve eksik isim bilgileri kullanılarak dinlendiği vurgulandı. Teknolojik imkanlar ve istihbari veriler göz önüne alındığında, şahısların gerçek kimlik bilgilerinin tespitinin kolayca mümkün olmasına rağmen iletişime müdahalenin yanlış ve eksik isim bilgileriyle müteaddit defa uzatılmasına devam edildiği ifade edilen raporda, iletişime müdahale edilen ilk talep ve uzatma kararlarında gerekçe gösterilen suç faaliyetlerinin "Ergenekon terör örgütü", organize suç örgütü, uyuşturucu madde kaçakçılığı gibi farklılıklar gösterdiği, bu konuda tutarsızlık ve keyfilik olduğu vurgulanan raporda, "İletişim dinleme karar talep evraklarında imzası bulunan kolluk görevlilerinin, gerçekleri bildikleri halde gerçeğe aykırı belge düzenledikleri ortadadır" denildi. Dinlenilen eski Anayasa Mahkemesi Başkanı Yekta Güngör Özden, TBMM Başkanvekili Sadık Yakut ile Hüseyin Şen'in teknik takibinin gerçek isimleriyle yapıldığı belirtilen raporda, ancak bu şahıslar hakkında "Ergenekon terör örgütü"yle ilgili teknik takibe gerekçe teşkil edecek herhangi bir bilgi ve belge olmadığı anlatıldı.

'BELİRLİ BİR AMACA YÖNELİK'
Raporda, bir gazetede (Star) 18 Mart 2014'te yayınlanan dinleme listesindeki usulsüz dinleme eylemlerinin "sistematik, planlı ve organize" bir görünüm arz ettiği ve "belirli bir amacı gerçekleştirmeye yönelik" olduğu izlenimi edinildiği belirtildi. Adana Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 16 Mart 2014 tarihli soruşturma evrakında da söz konusu yasa dışı dinleme eylemlerinin "yaygın, sistemli ve organize" şekilde yapıldığının anlaşıldığı kaydedilen raporda, dinlemelerin "Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin yasama, yürütme, yargı ve diğer idari kuruluşları, kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları, siyasi partiler, sivil toplum örgütleri ve basın kuruluşları mensupları, ekonomik ve sosyal yaşamın aktörlerine yönelik olduğunun değerlendirildiği" aktarıldı.